Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/4878
Karar No: 2010/6095
Karar Tarihi: 14.12.2010

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/4878 Esas 2010/6095 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Taraflar arasında, katkı payı alacağı davası açılmıştır. Davacı, evlilik birliği içinde edinilerek davalı eş adına kayıtlanan taşınmazlar ve araçlar ile ortak hesaptan çekilen para için 113.000 TL alacağının faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar vererek 140.896,60 TL katkı payı alacağından 113.000 TL'sinin işleyecek faizi ile birlikte tahsil edilmesine hükmetmiştir. Davalı vekili kararın bozulması için temyiz itirazında bulunmuştur. Yargıtay, davada uygulanması gereken hukuk kurallarını belirterek, Aile Mahkemelerinin kuruluş, görev ve yargılama usullerine dair kanunun eldeki dava için geçerli olmadığını ve Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülmesi gerektiğini belirtmiştir. Bu nedenle, kararın görev yönünden bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri: 743 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 170. maddesi, 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un 4. maddesi, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesi.
8. Hukuk Dairesi         2010/4878 E.  ,  2010/6095 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Katkı Payı Alacağı

    ...ile ... aralarındaki katkı payı alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ...Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinden verilen 16.02.2010 gün ve 1390/90 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 14.12.2010 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davalı vekili Avukat ... ve karşı taraftan davacı vekili Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek, dosya incelendi gereği düşünüldü:

    KARAR

    Davacı ... vekili, tarafların çalışmaları sonucunda elde ettikleri gelirlerle evlilik birliği içinde edinilerek davalı eş adına kayıtlanan dava dilekçesinde ada ve parsel numaraları yazılı 6 parça taşınmaz ile plakaları yazılı 3 adet araç bulunduğunu, ayrıca taraflar adına ortak olan hesaptan davalı tarafından 8.10.2001 tarihinde çekilerek götürülen 60000 Gulden para olduğunu belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla dava konusu mal varlığının edinilmesine vekil edeninin sağladığı katkılara karşılık olmak üzere 113000 TL alacağın faizi ile birlikte davalıdan alınarak vekil edenine verilmesini istemiş ve daha sonra ıslahla 234620 TL ye çıkartmıştır.
    Davalı ... vekili ise; uyuşmazlık konusu mal varlığının 1.1.2002 tarihinden önce edinildiğini bu nedenle uyuşmazlığın edinilmiş mallara katılma rejimi kuralları uyarınca çözülemeyeceğini, tarafların halen evli olduklarını ve eldeki davanın vekil edeni üzerinde baskı kurmak için açıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 140896,6 TL katkı payı alacağının 113000 TL"sinin dava tarihinden, 27896,60 TL"sinin ise ıslah tarihinden işleyecek faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine ve fazlaya ilişkin isteğin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya arasında bulunan kayıt ve belgelere göre; tarafların 13.1.1976 yılında evlendikleri ve halen evli oldukları, eldeki davanın konusunu oluşturan mal varlığının
    1.1.2002 tarihinden önce edinildiği ve görülmekte olan davanın da 12.11.2001 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Davacı tarafından katkının yapıldığı iddia edilen tarih ile eldeki davanın açıldığı tarih eşler arasında 743 sayılı TMK.nun 170. maddesi uyarınca “mal ayrılığı” rejimi kurallarının geçerli olduğu döneme ilişkin bulunduğundan görülmekte olan uyuşmazlığın Borçlar Kanunu’nun genel hükümlerine göre çözüme kavuşturulması gerekmektedir. Görev kamu düzenine ilişkindir (Yargıtay HGK. nun 16.11.2005 tarih 2-673-617 sayılı kararı). Bu nedenle yargılamanın her aşamasında taraflarca ileri sürülebileceği gibi mahkemece kendiliğinden dikkate alınması gerekir. Görülmekte olan davanın açılma tarihi 12.11.2001 tarihi olduğuna ve taraflar halen evli bulunduğuna göre davanın açıldığı tarihten sonra yürürlüğe giren 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4. maddesindeki; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere (TMK.nun m.118-395) kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemesinde bakılacağına ilişkin bulunan düzenlemenin eldeki davaya uygulanamayacağı açıktır. Davaya Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken bu husus düşünülmeden Aile Mahkemesi sıfatıyla yargılamaya devam edilip, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    Davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün görev yönünden ve HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 825 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay duruşmasında avukat marifetiyle temsil olunan davalıya verilmesine ve 2.093,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 14.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi