Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/9514 Esas 2020/471 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9514
Karar No: 2020/471
Karar Tarihi: 28.01.2020

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/9514 Esas 2020/471 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı kooperatifin üyesi olan müvekkilinin parasal edimlerini yerine getirmediği gerekçesiyle kooperatif üyeliğinden ihraç edildiği ve davacı vekilinin bu kararın iptali için dava açtığı belirtilmiştir. Davacı vekili, müvekkilinin kooperatife borcu olmadığını ve ihraç kararının usulüne uygun olmadığını ileri sürmüştür. Davalı vekili ise ihtarnamelerin usulüne uygun şekilde tebliğ edildiğini ve davacının borcunu ödemediğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkeme, davacının komşusu olmadığına dair beyanının samimiyetsiz olduğunu belirterek tebliğ işleminin usulüne uygun şekilde yapıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Karar temyiz edilmiştir ve temyiz itirazları reddedilerek hüküm onanmıştır.
Kararda geçen kanun maddeleri açıklamalı olarak aşağıda verilmiştir:
- Türk Ticaret Kanunu (TTK) Madde 845: Kooperatifin yönetim kurulu üyeleri ve kooperatif denetçileri ile kooperatifin bağımsız denetim kuruluşları, kooperatifin hukuki işlem yapabilen organlarıdır.
- TTK Madde 1463: Bir borç ilişkisinin borçlu tarafından ifa edilmesinin sağlanması amacıyla yapılan ihtar, rücu veya benzeri bildirimlerin, borçlunun bağlı olduğu bir ticaret odası, sanayi odası, esnaf ve sanatkarlar odası veya taşınmazın bulunduğu yerdeki tutanakçılar tarafından tebliğine karar verilir.
23. Hukuk Dairesi         2016/9514 E.  ,  2020/471 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, davalı kooperatifin üyesi olan müvekkilinin parasal edimlerini yerine getirmediğinden bahisle kooperatif üyeliğinden ihraç edildiğini, müvekkilinin davalı kooperatife borcu olmadığını, ayrıca ihraç kararının ve ihraç kararına dayanak ihtarnamelerin davacının kanuni ikâmetgah adresine tebliğ edilmediğini, usulüne uygun tebliğ edilmeyen ihtarnamelerin sonuç doğurmayacağını ileri sürerek 14.01.2012 tarihli yönetim kurulu ihraç kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın ihraç kararının tebliğinden itibaren üç aylık hak düşürücü süre içinde açılmadığını, ihtarnamelerin davacının kooperatife bildirdiği adresine tebliğe çıkarıldığını, usulüne uygun yapılan ihtarlara rağmen davacının borcunu ödemediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; davacının ... isimli komşusu olmadığına dair beyanının samimiyetsiz olduğu yapılan zabıta araştırması ile anlaşıldığı bu suretle davacıya yönelik tebliğ işleminin usulüne uygun şekilde yapıldığı gerekçesiyle süresinde açılmayan davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.  
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 28.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.