Esas No: 2021/804
Karar No: 2022/3299
Karar Tarihi: 29.04.2022
Danıştay 8. Daire 2021/804 Esas 2022/3299 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2021/804 E. , 2022/3299 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/804
Karar No : 2022/3299
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Elektrik Dağıtım A.Ş.
VEKİLLERİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı elektrik dağıtım şirketi tarafından, 2016 yılı için eksik hesaplanan 408.930,70-TL tutarındaki kurum payı bedelinin yazının tebliğinden itibaren 30 gün içerisinde ödenmesi aksi halde borcun tahsili için yasal yollara başvurulacağına yönelik … tarih ve … sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Mali Hizmetler Daire Başkanlığı Gelirler Müdürlüğü işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:… , K:… sayılı kararda; 2016 yılı yatırımına ilişkin projeler kapsamında ve altyapı kurumları adına yapımı tamamlanan imalat bedelleri hakediş bedeli olarak hesaplanan 2.944.341,33-TLnin istenilmesine ilişkin işlemlere karşı açılan davada ve Sayıştay Raporu'ndaki tespitler doğrultusunda eksik hesaplandığı belirlenen 408,930,70-TL'nin davacıdan istenilmesine ilişkin işleme karşı açılan davada, davanın reddine karar verilmiş olduğu gözetildiğinde, belirlenen 408,930,70-TL farkın ödenmesi hususunda davacıya 30 gün süre verilmesine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; temyize konu kararın gerekçe ihtiva etmediği, kurum payı adı altında tahakkuk ettirilen bedel konu işlerin kesin program haline getirilen büyükşehir içinde yapılacak altyapı yatırımlarını kapsamadığı, aksine trafo ve enerji kabloları gibi dağıtım tesislerinin yer değişikliği işlemi olan deplase işlerine ilişkin olduğu ve bu işlerin ortak programa alınan altyapı hizmetlerinden olmadığı, mevzuat gereğince bu işlerin yapımına ilişkin bedellerden davacı şirketin sorumluluğunun bulunmadığı, davacı şirketin özel hukuk tüzel kişisi olduğu ve altyapı programlarına ayrılmış bir ödeneğinin bulunmadığı, bahsi geçen işlerle ilgili yapılan protokoller gereğince davacı şirketten bir bedel talep edilmesinin mümkün olmadığı, kurum payı bedelinin ödenmesi talepli dava konusu işlemin yetki, sebep, konu ve amaç yönünden hukuka aykırı olduğu belirtilerek temyiz istemine konu kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı tarafından; usule yönelik olarak, dava konusu işlemin kesin ve icrai niteliği olmadığı; esasa yönelik olarak, Sayıştay raporu gereği hesaplanan kurum payı farkının bildirimine yönelik yazının hukuka uygun olduğu, temyiz dilekçesinde yer alan iddiaların hukuki dayanaktan yoksun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'NUN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile Bölge İdare Mahkemesi kararının gerekçeli onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 17. maddesinin 2. fıkrası uyarınca davacının duruşma istemi yerinde görülmeyerek ve dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Altyapı Koordinasyon Merkezi (AYKOME)'nin … tarih ve … sayılı kararı ile 2016 yılı AYKOME bütçesinde kurum paylarının belirlendiği ve 2016 yılı AYKOME bütçesinde yer alan kurum paylarının 2017 yılı başında mahsuplaşılmak suretiyle muhasebeleştirileceği şerhinin karara not düşüldüğü, davacı şirketin temsilcisi tarafından "her türlü yasal hakkımın saklı kalmak kaydı ile" şerhi düşülerek kararın imzalandığı, ancak bu karara karşı davacı şirket tarafından dava açılmadığı; ilgili AYKOME kararı gereğince, 2016 yılı yatırım programı kapsamındaki altyapı hizmetlerinin davacı şirketin yürüttüğü hizmete ilişkin kısımlarının tamamlandığından bahisle, ilgili hizmetlerin hakediş bedelinin belirlendiği ve düzenlenen hakediş raporları doğrultusunda belirlenen toplam 2.944.341,33 TL bedelin belediye hesabına yatırılması gerektiğine ilişkin … tarih ve … sayılı Altyapı Koordinasyon Müdürlüğü işleminin tesis edilerek davacıya tebliğ edildiği (anılan işlemin iptali istemiyle … İdare Mahkemesinin E:… sayılı dosyasında dava açılmıştır); ancak 2017 yılı Sayıştay Raporu'nda yer alan "5216 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereği ortak programa alınan altyapı hizmetleri için diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından aktarılması gereken payların 2013, 2014, 2015 ve 2016 yıllarına ilişkin tespitin ilgili Müdürlük olan Altyapı Hizmetleri Müdürlüğü tarafından hak edişler bazında ayrıştırılma yapılarak 2016 yılı Sayıştay Denetim Raporuna istinaden oluşturulduğu ve 2017 yılı içinde ilgili kurum ve kuruluşlardan talep edildiği, ancak payların tespitinde yeniden değerlendirmenin eksik yapıldığı, 2018 yılı farkları ile birlikte hesaplanması gerektiği"ne yönelik tespit üzerine davalı idarece 2016 yılı kurum payı bedeli 2018 yılına göre tekrar hesaplanarak davacının 408.930,70 TL fark ödemesi gerektiğine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin tesis edildiği (buna yönelik işlemin iptali istemiyle … İdare Mahkemesinin E:… sayılı dosyasında dava açılmıştır), bunun akabinde eksik hesaplanan 408.930,70 TL kurum payı bedelinin 30 gün içerisinde ödenmesi aksi halde borcun tahsili için yasal yollara başvurulacağının bildirilmesine yönelik … tarih ve … sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Mali Hizmetler Daire Başkanlığı Gelirler Müdürlüğü işleminin iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "İdari Dava Türleri ve İdari Yargı Yetkisinin Sınırı" başlıklı 2. maddesinin 1/a bendinde; "İdari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan iptal davaları" idari dava türleri arasında sayılmış, "Dilekçeler üzerine ilk inceleme" başlıklı 14.maddesinin 3/d bendinde; dilekçelerin idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı yönüyle inceleneceği, 6. fıkrasında; bu hususların ilk incelemeden sonra tespit edilmesi halinde de davanın her safhasında 15. madde hükmünün uygulanacağı, "İlk inceleme üzerine verilecek karar" başlıklı 15.maddesinin 1/b bendinde ise; dava konusu edilen işlemin, idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem niteliğinin bulunmaması durumunda davanın reddine karar verileceği düzenlenmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdari makamların kamu hukuku kurallarına göre tek yanlı irade ile yaptıkları, kendiliğinden uygulanabilen ve hukuki sonuçlar doğurarak ilgilinin hukuki durumunda değişiklik yapan idari işlemleri, idari davaya konu olabilecek kesin ve yürütülmesi gerekli idari işlemler niteliğindedir.
Olayda, dava konusu işlemin, 408.930,70 TL bedelin davacıdan kamu gücü kullanılarak, doğrudan ve cebren tahsiline yönelik değil öncelikle rızaen ödenmesini, ödenmediği taktirde yasal yollara başvurulmak suretiyle tahsilini sağlamaya yönelik olduğu, kamu gücünün üçüncü kişiler üzerinde ayrıca başka bir işlemin varlığına gerek olmaksızın doğrudan doğruya çeşitli hukuki sonuçlar doğurmak suretiyle etkisini gösterdiği işlemlerden olmadığı, dolayısıyla anılan işlemin bu haliyle bilgilendirme niteliğinde olduğu, ilgililerin hukuki durumunu etkileyecek ve idari davaya konu olabilecek nitelikte icrai, kesin ve yürütülmesi zorunlu bir işlem olmadığı sonucuna varılmıştır.
Bu durumda; davanın incelenmeksizin reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun reddine yönelik temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla isabetsizlik görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının yukarıda belirtilen gerekçe ile ONANMASINA,
3. Temyiz giderinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmediğinden kullanılmayan … TL yürütmenin durdurulması harcı ile posta gideri avansından artan tutarın Mahkeme tarafından iadesine,
4. Kesin olarak, 29/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.