5. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/11615 Karar No: 2020/1781 Karar Tarihi: 06.02.2020
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2019/11615 Esas 2020/1781 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2019/11615 E. , 2020/1781 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak davanın kabulüne karar verilmiş; karar, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak karar verilmiş ise de, gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Şöyle ki; 1- Bozma öncesi hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda münavebeye esas alınan ürünler buğday ve arpa olduğu, bu husustan bozma yapılmadığı halde, idare lehine oluşan usuli kazanılmış hak ihlal edilmek suretiyle münavebeye kimyon ve nohut ürünü de eklenerek tespit edilen metrekare birim fiyatına endeks uygulanmak suretiyle fazla bedel tespiti, 2-Bozma ilamında; İlk kararın davacı idare ve davalılardan ... vekili tarafından temyiz edildiği, ilk kararda tespit edilen taşınmazın zemin bedelinin, kararı temyiz etmeyen davalılar yönünden kesinleştiği ve bu bedelin davacı idare lehine usuli kazanılmış hak oluşturduğundan bozmadan sonra sadece ilk kararı temyiz eden davalının payı hesaplanarak, bu miktarın bloke ettirilip adı geçene ödenmesine ve diğer davalılar yönünden de bozmadan önceki miktarla sınırlı olarak hüküm kurulması gerektiği düşünülmeden, bozmadan sonra tespit edilen bedel üzerinden tüm davalıların payını kapsar şekilde karar verilmesi, Doğru görülmemiştir. Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 06/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.