3. Ceza Dairesi Esas No: 2019/6996 Karar No: 2019/19354 Karar Tarihi: 23.10.2019
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/6996 Esas 2019/19354 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz istemleri incelenmiştir. Sanık hakkında kasten yaralama suçundan verilen adli para cezasının kesin nitelikte olduğu ve temyiz kabiliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle, temyiz istemi reddedilmiştir. Sanık hakkında aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğü ihlal suçundan verilen hüküm incelenmiş ve açıklanan ilkelere uyulmadan yazılı şekilde hüküm kurulduğu, cezanın şahsileştirilmesi gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Ayrıca, sanığın denetim süresi içerisinde işlediği \"tehdit\" suçunun uzlaşma kapsamına alındığı anlaşılmıştır ve hukuki durumunun değerlendirilmesi için mahkemesinden sorularak karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda, 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi, 6217 sayılı Kanun'un 26. maddesi ve 6723 sayılı Kanun'un 33. maddesi ile ilgili açıklamalar da yer almaktadır.
3. Ceza Dairesi 2019/6996 E. , 2019/19354 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜMLER : Hükümlerin açıklanması suretiyle mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: 1) Sanık hakkında kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; Hükmolunan adli para cezasının tür ve miktarı, 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 31.03.2011 tarihli ve 6217 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun’a eklenen geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte olup temyiz kabiliyeti bulunmadığından sanığın temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE, 2) Sanık hakkında aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğü ihlal suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; a) Yargıtay incelemesine tabi olacak ve kesinleşmesi halinde infaza verilecek hükmün, açıklanmasına karar verilecek yeni hüküm olduğu, bu nedenle kararın dayandığı tüm kanıtların, bu kanıtlara göre ulaşılan sonuçların, iddia, savunma, tanık anlatımları ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eyleminin ve yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi gerekçeyle hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması ve bu şekilde cezanın şahsileştirilmesi gerekirken, açıklanan ilkelere uyulmadan ve yeterli gerekçe gösterilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulmak suretiyle Anayasa"nın 141. ve 5271 sayılı CMK"nin 34. ve 223., 230. maddelerine aykırı davranılması, b) Sanığın denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlediğinden bahisle ihbarda bulunulması üzerine, 5271 sayılı CMK"nin 231/11. maddesi gereğince hükmün açıklanmasına karar verilmiş ise de ihbara konu ilamın 5237 sayılı TCK"nin 106/1-1.cümlesinde düzenlenen "tehdit" suçuna ilişkin olduğu; denetim süresi içerisinde işlendiği anlaşılan "tehdit" suçunun, 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK"nin 253. maddesine göre uzlaşma kapsamına alındığı anlaşılmakla; TCK"nin 2. ve 7. maddeleri de gözetilerek, söz konusu ilama ilişkin uzlaştırma işlemi yapılıp yapılmadığı mahkemesinden sorularak, uzlaşmanın sağlanması halinde sanığın güncel adli sicil kaydında ihbara konu olabilecek başkaca kasıtlı suçlardan mahkumiyet ilamlarının bulunup bulunmadığı da değerlendirilmek suretiyle sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1 maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 23.10.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.