10. Hukuk Dairesi 2020/6331 E. , 2021/1853 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi
İlk Derece
Mahkemesi : ... 2. İş Mahkemesi
Dava, yaşlılık aylığına hak kazanıldığının tespiti ile birikmiş aylıkların yasal faizi ile ödenmesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili, davacının 1999 yılı itibariyle yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti ile yaşlılık aylığı bağlanmasına ve birikmiş yaşlılık aylıklarının yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II-CEVAP
Davalı Kurum vekili; Kurum tarafından yapılan incelemede davacının yapmış olduğu tahsis talebinin topluluk sigortası prim borcunun bulunması nedeniyle reddolunduğunu, davacının yaşlılık aylığı şartlarını taşımadığını, Kurum işleminin yerinde olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
“Davanın kısmen kabulüne, davacıya 25 yıllık sigortalılık süresini doldurduğu 08/09/2000 tarihi takip eden ay başı olan 01/10/2000 tarihinden geçerli olmak üzere aylık bağlanması ve aylıkların ödenmesi gereken günden itibaren yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesi gerektiğinin tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine, ” karar verilmiştir.
B-BAM KARARI
Davalı Kurum vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı Kurum vekili; davanın reddi gerektiğini beyanla kararın bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Uyuşmazlık, davacının topluluk sigortası prim borcunun bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davanın yasal dayanağı, 1512 sayılı Noterlik Kanununun 201. maddesi ile 01/10/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Kanunun Geçici 6. maddesi uyarınca Mülga 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 86. maddeleridir.
Anılan düzenlemeler, noterlerin malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları yönünden topluluk sigortasına girmelerinin zorunlu olduğunu ve ait olduğu ayı takip eden ayın sonuna kadar ödenmeyen primler için bu tarihten başlanarak 506 sayılı Kanunun 80. madde hükmüne göre gecikme zammı uygulanacağını hükme bağlamaktadır.
Şu hale göre, topluluk sigortasına tabi olarak geçen sürelerin yaşlılık aylığına esas prim gün sayısının hesabında dikkate alınabilmesi için primlerin ve mevcut ise gecikme zamlarının ödenmiş olması gerekmektedir.
İnceleme konusu dosyada; ihtilaf konusu 01/12/1989-30/04/1992 tarihleri arasında, ... sicil no lu ... Noterler Odasından davacı adına hizmet bildirildiği dönemde davacının topluluk prim borcunu ödemediği, durumun davacıya 12/03/2001 tarihli yazı ile bildirildiği, 09/01/2002 tarih ve 2095 varide no lu yazı ile davacıya 27/08/1999 tarihli tahsis talebinin prim borcunun bulunması nedeniyle reddolunduğu, Kurum ile temasa geçmesi gerektiğinin bildirildiği anlaşılmış ise de davacının hangi yıl, hangi aylara ait prim borcunun olduğu, borcun miktarı açıkça belirtilmemiştir.
Öte yandan, geri çevirme kararı sonrası Kurum tarafından 08/05/2020 tarih ve 5912661 varide no lu yazı cevabı ile davacının ... Noter Topluluk Sigortasında bulunduğu döneme ilişkin prim borcunun bulunduğu belirtilmiş ise de davacının topluluk sigortası prim borcu ve gecikme zammının bulunup bulunmadığı hususu her türlü şüpheden uzak bir biçimde belirlenememiştir. Gerçekten, Kurumun prim borcunun bulunduğunu iddia etmesi karşısında borcun türünü, dönemini (hangi yıl, hangi aylara ait olduğunu), miktarını açıkça ortaya koymadan, davacının ise Noterlik Kanununun 204. maddesi hükmü gereği tüm topluluk sigortası prim borçlarını ödediğini, borcunun bulunmadığını beyan etmesi karşısında mevcut olması halinde ödeme makbuzlarını dosyaya sunmadan eksik inceleme ve araştırma neticesi varılan sonuç hatalı olmuştur.
Mahkemece yapılacak iş, yukarıda açıklandığı üzere davacının ihtilaf konusu 01/12/1989-30/04/1992 tarihleri arasında ... sicil no ile ... Noterler Odası dosyasında kayıtlı topluluk sigortasından dolayı prim borcu ve gecikme zamlarına ilişkin olarak her iki tarafa iddialarını belgeleriyle somut bir biçimde açıklatmak, ihtilaf konusu döneme ilişkin ödeme/tahsil makbuzlarını getirtmek, makbuzların sunulması halinde bilirkişi tarafından yapılacak hesaplama neticesi davacı tarafından ödenmesi gereken tüm prim borç tutarlarının ödenip ödenmediği, gecikmeli ödeme mevcut ise gecikme zamlarının hangi tarihte ödendiği tespit edilerek davacının primi ödenmiş gün sayıları dikkate alındığında yaşlılık aylığı şartlarını sağlayıp sağlamadığı irdelenerek sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu hukuki ve maddi olgular göz önünde bulundurulmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması, usûl ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi kararının HMK"nın 373/1. maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 18/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.