Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/410
Karar No: 2021/1442
Karar Tarihi: 17.02.2021

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2020/410 Esas 2021/1442 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Aslıye Hukuk Mahkemesi'nde görülen tasarrufun iptali davası sonunda verilen hüküm, temyiz edilmiştir. Dairenin bozma ilamına göre, davalı ...'in davalı borçlu'nun durumunu bilen ve bilmesi gereken kişi olduğu değerlendirilerek davanın kabulüne, tasarrufun iptali ile davacı alacaklıya cebri icra yetkisi verilmesine karar verilmiştir. Davalı ...'in davalı borçlunun durumunu bilen ve bilmesi gereken kişilerden olduğunun anlaşılmasına göre davanın kabulü ile davacı alacaklıya dava konusu .... İcra Müdürlüğü’nün 1998/5711 sayılı dosyasındaki alacak ve ferilerini aşmamak üzere cebri icra yetkisi verilmesi gerekirken, davalı ... ve davalı ... yönünden ayrı ayrı yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Hüküm BOZULMUŞ ve bozma ilamındaki gerekçe doğrultusunda yeniden hüküm kurulması istenmiştir.
Kanun maddeleri :
- İİK'nın 277, 283/2 ve devamı maddeleri.
17. Hukuk Dairesi         2020/410 E.  ,  2021/1442 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki asıl ve birleşen davada davalı ... vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 16.02.2021 Salı günü asıl ve birleşen davada davacı vekili Av. ... ile asıl ve birleşen davada davalı ... vekili Av. ... geldi. Diğer davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf vekilleri dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Hükmüne uyulan Dairemizin 23.03.2015 gün, 2013/17937 E- 2015/4627 K sayılı ilamında “.....davalı ...’in davalı borçlunun kardeşi olmasına göre davalı ...’in sair temyiz itirazlarının reddine,
    Makemece; davalı 3. kişi Tijen hakkındaki davanın kabulüne ve 4. kişi ... hakkındaki davanın da reddine karar verildiği halde 3. kişinin bedelle sorumlu tutulmamış olmasından dolayı davalı 3. kişinin temyiz itirazlarının kabulü gerektiği,
    Davalı ...’in davalı 3. kişi ile akrabalığından dolayı davalı borçlunun, alacaklılarından mal kaçırmak ya da alacaklılarını ızrar kastı ile hareket ettiğini bilebilecek kişilerden olup olmadığının değerlendirilmemesi nedeniyle de davacı vekilinin temyiz itirazlarınında kabulüne karar verilmesi gerektiği” gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere , icranın geri bırakılması kararı verildikten sonra davacı alacaklı tarafından genel mahkemelerde alacak davasının açılmış olmasına göre davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Mahkemece bozma ilamına uyulmuş, davalı ...’in davalı borçlunun durumunu bilen ve bilmesi gereken kişi olduğu gerekçesi ile asıl davada davalı 3. kişi ve davalı borçluyu, birleşen davada da davalı ...’in tazminat ile sorumlu olduğuna karar verilmişse de verilen karar isabetli olmamıştır.
    Dava, İİK’nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
    Tasarrufun iptali davalarında 3. kişinin borçludan satın aldığı malı elinden çıkarması ve satın alan dördüncü kişinin davaya dahil edilmemesi ya da davaya dahil edilmekle birlikte iyi niyetli olduğunun anlaşılması halinde İİK’nın 283/2 maddesi uyarınca bedele dönüşen davada üçüncü kişinin dava konusu malı elinden çıkardığı tarihteki gerçek değeri oranında bedelle sorumlu tutulması gerekir.
    Dairemizin bozma ilamına göre; davalı ... ile davalı borçlunun kardeş olduğu, davalı ... ile de davalı ...’in de akraba olduklarının anlaşılmasına göre davalı ...’in davalı borçlunun durumunu bilen ve bilmesi gereken kişi olup olmadığı tartışılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği, davalı ...’in davalı borçlunun durumunu bilen kişi olduğunun(kötü niyetli olduğunun) anlaşılmasına göre davanın kabulüne, tasarrufun iptali ile davacı alacaklıya cebri icra yetkisi verilmesine karar verilmesi, davalı ...’in davalı borçlunun durumunu bilen ve bilmesi gereken kişi olduğunun anlaşılamaması(iyi niyetli olması) halinde davalı ... yönünden davanın reddine, davalı 3. kişi Tijen yönünden ise dava konusu gayrımenkulü davalı ...’e devredildiği tarihteki gerçek değeri belirlenerek davalı ...’in tazminat ile sorumlu tutulmasına karar verilmesi gerektiği belirtilmiş, Mahkemece yapılan yargılama neticesinde davalı ...’in davalı borçlunun durumunu bilen ve bilmesi gereken kişilerden olduğunun anlaşılmasına göre asıl ve birleşen dava yönünden davanın kabulü ile davacı alacaklıya dava konusu .... İcra Müdürlüğü’nün 1998/5711
    sayılı dosyasındaki alacak ve ferilerini aşmamak üzere cebri icra yetkisi verilmesi gerekirken, davalı ... ve davalı ... yönünden ayrı ayrı yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 3.050,00 TL vekalet ücretinin asıl ve birleşen davada davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan asıl ve birleşen davada davalı ..."e verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."e geri verilmesine 17/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi