5. Hukuk Dairesi 2018/9656 E. , 2020/1774 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki Kamulaştırma Kanununun 21. maddesine göre idarenin kamulaştırmadan vazgeçmeye ilişkin kararının iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İlk derece mahkemesince (... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi 2017/74 Esas–2017/298 Karar) davanın reddine ilişkin olarak verilen karara karşı, davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun ... Bölge Adliye Mahkemesinin 4. Hukuk Dairesince HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine dair hükmün duruşmalı olarak Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 06/02/2020 günü taraf vekillerinin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, Kamulaştırma Kanununun 21. maddesine göre idarenin kamulaştırmadan vazgeçmeye ilişkin kararının iptali istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın reddine ilişkin olarak verilen karara karşı, davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesince esastan reddine karar verilmiş olup; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Aşağıda açıklanan gerekçelerle ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan ret kararı kaldırıldıktan sonra ... 4, Asliye Hukuk Mahkemesinin 07/12/2017 tarih ve 2017/74 E. -2017/298 K. sayılı kararının incelenmesinde,
Dosyadaki belgelerin incelenmesinde; davalı idarenin 30/12/2015 tarihli encümen kararı ile davalıya ait yapıların kamlaştırılmasına karar verdiği, tarafların kamulaştırma bedeli için 08/02/2016 tarihinde uzlaştığı, davalı idarenin uzlaşma bedelini 29/02/2016 tarihinde ödediği, davacının yapılar üzerinde zilyetlik iddiasında olan 3. kişilerle 31/03/2016 tarihinde tarihinde zilyetlik devir sözleşmesi yaptığı, davalı idare encümeninin
23/03/2016 tarihinde Kamulaştırma Kanununun 21. maddesi uyarınca kamulaştırmadan vazgeçme kararı aldığı, bu kararın davacıya 01/04/2016 tarihinde iadeli taahhütlü tebliğ edildiği, davacının 11/05/2016 tarihinde ... 1. İdare Mahkemesinde kamulaştırmadan vazgeçmeye dair encümen kararının iptali için dava açtığı, idari davanın Kamulaştırma Kanununun 24. maddesi gereği adli yargının görevli olduğundan bahisle görev yönünden red ile sonuçlandığı ve Konya Bölge İdare Mahkemesi 2. İdare Dava Dairesi denetiminden geçerek kesinleştiği, akabinde davacının kamulaştırmadan vazgeçmeye konu 23/02/2016 tarih ve 289 sayılı encümen kararının iptali için iş bu davayı açtığı anlaşılmıştır.
2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun beşinci kısmının hasar başlıklı birinci bölümünün 24. maddesinde "" 21, 22 ve 23 üncü maddeler uyarınca kamulaştırılmasından vazgeçilen veya geri alınan taşınmaz mal üzerindeki bina, sabit tesisler ve ekili dikili şeyler yıkılmış, sökülmüş veya harap olmuş ise, taşınmaz malın geri alınmasında mal sahibi veya mirasçısı, kamulaştırma tarihindeki değerine göre farkının, ödeyeceği kamulaştırma bedelinden düşülmesini isteyebilir. Bu madde ile 21, 22 ve 23 üncü maddelerin uygulamasından doğacak anlaşmazlıklar adli yargıda çözümlenir. "" hükmü yer almaktadır.
İlgili maddenin gerekçesinde; ""21,22,23. maddeleri uyarınca mal sahibine iade edilen taşınmaz karşılığında verilecek bedelden hangi şartlarda kesinti yapılabileceği düzenlenmiştir.Taşınmaz malın geri alınmasında üzerindeki bina, sabit tesisler ve ekili dikili şeyler yıkılmış, sökülmüş veya harap olmuş ise mal sahibi veya mirasçısının kamulaştırma tarihindeki değerine göre farkının ödeyeceği kamulaştırma bedelinden düşülmesini isteyebileceği hükmüne yer verildiği belirtilmiştir.
Davacı vekilinin dava dilekçesindeki talebinin kamulaştırmadan vazgeçmeye konu encümen kararının iptali olduğu , Kamulaştırma Kanunu 24. maddesi ve gerekçesi birlikte değerlendirildiğinde talebinin adli yargı görevine giren davalardan olmadığı anlaşıldığından, iş bu dava açısından idari yargı kolunun görevli olduğu görüşüne varılmıştır.
Bu durumda; Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanunun Yargı merciilerinin uyuşmazlık mahkemesine başvurmaları başlıklı 19. maddesinin "Adli ve idari yargı mercilerinden birisinin kesin veya kesinleşmiş görevsizlik kararı üzerine kendisine gelen bir davayı incelemeye başlayan veya incelemekte olan bir yargı mercii davada görevsizlik kararı veren merciin görevli olduğu kanısına varırsa, gerekçeli bir karar ile görevli merciin belirtilmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvurur ve elindeki işin incelenmesini Uyuşmazlık Mahkemesinin karar vermesine değin erteler. (Değişik ikinci fıkra: 23/7/2008 – 5791/9 md.)
Yargı merciince, önceki görevsizlik kararına ilişkin dava dosyası da temin edilerek, gerekçeli başvuru kararı ile birlikte dava dosyaları Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilir." hükmü uyarınca gereği yapılarak dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesi gerektiği düşünülmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Doğru görülmemiştir.
Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HMK"nun 371.maddesi uyarınca BOZULMASINA, HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi"ne GÖNDERİLMESİNE, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, temyiz eden davacı yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 2.540,00-TL. vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 06/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.