1. Hukuk Dairesi 2016/3347 E. , 2019/2891 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TENKİS
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, mirasbırakan ..."nın ölünceye kadar bakma akdi ile dava konusu ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ada ..., .., ..., ... ada ... ve ... ada .. parsel sayılı taşınmazları davalı oğlu ..."e devrettiğini, temlikin muvazaalı ve mirasçılardan mal kaçırma amaçlı olduğunu ileri sürerek miras payı oranında iptal ve tescile, olmazsa tenkise karar verilmesini istemiştir.
Davalı, mirasbırakanın ..., ..., ..., ... ve ... parsel sayılı taşınmazları ölünceye kadar bakıp gözetmek koşulu ile, ... parsel sayılı taşınmazı ise satış suretiyle devrettiğini, bakım borcunu yerine getirdiğini, dava konusu edilen diğer taşınmazların ise mirasbırakan tarafından devredilmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece; “... ada ..., ... ada ..., ... ve ..., ... ada ..., ..., ... ve ... parsel sayılı taşınmazların mirasbırakan ile bir ilgisinin olmadığı, davacı tarafından gizli bağış iddiasının da ileri sürülmediği gözetilerek bu taşınmazlar bakımından davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur... O halde; yukarıda değinilen ilkeler gözetildiğinde; mirasbırakanın bir veya birkaç taşınmazını temlik ederek kendisine baktırması mümkün iken, sayıca çok fazla taşınmazını temlik etmesindeki gerçek amacın mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu sonucuna varılmaktadır. Hâl böyle olunca; ölünceye kadar bakma akti ile temlik edilen ..., ..., ..., ... ve ... parsel sayılı taşınmazlar bakımından da davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir...” gerekçesiyle bozulmuş mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda ... ada ..., ada ..., ..., .., ... ada ..., ..., ..., ... ve ... parsel sayılı taşınmazlarla ilgili kararının Yargıtay 1.Hukuk Dairesinin 2014/4695 Esas 2015/4171 Karar sayılı ilamı ile onandığı gerekçesiyle anılan parseller yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, ölünceye kadar bakma akdiyle devredilen çekişme konusu ..., ..., ..., ... ve ... parsel sayılı taşınmazlar bakımından ise davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 30.04.2019 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ... ve vekili Avukat ... geldi, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davacı ... vekili Avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde
verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Hemen belirtilmelidir ki; dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde ve özellikle, hükmüne uyulan bozma ilamına uyulmak ve usulü kazanılmış hak oluştuğu gözetilmek suretiyle ..., ..., ..., ... ve ... parsel sayılı taşınmazlar bakımından davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur.
Bilindiği üzere, 6100 sayılı HMK’nun 297/2. maddesi uyarınca, hüküm sonucu kısmında; istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği ve hakimin doğru sicil oluşturma görevi gözetilerek her bir taşınmaz bakımından usul hükümleri uyarınca infazda tereddüt yaratmayacak biçimde hüküm oluşturulması gerekmektedir.
Somut olaya gelince, mahkemece doğru sicil oluşturma ilkesi uyarınca davacının miras payı oranında iptal ve tescile, kalan payın ise kayıt maliki davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken taşınmazın tamamının tapusunun iptaline ve davacının miras payını gösteren veraset ilamına atıf yapılmadan davacı adına miras payı oranında tesciline karar verilmiş olması doğru değildir.
Ne var ki; anılan husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm 3. fıkrasının hükümden çıkarılarak yerine “ Dava konusu ..., ..., ..., ... ve ... parsel sayılı taşınmazlar yönünden davanın kabulü ile anılan taşınmazların ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/1108 E – 2011/1158 K sayılı veraset ilamındaki davacı ... hissesi oranında tapu kayıtlarının iptali ile davacı ... adına tesciline, kalan payların davalı ... üzerinde bırakılmasına” cümlesinin yazılmasına, davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK"nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi hükmün bu şekliyde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 2.037.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilenden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 30.04.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.