Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/6099
Karar No: 2019/2122
Karar Tarihi: 26.02.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/6099 Esas 2019/2122 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalıların maliki ve sürücüsü olduğu araca, müvekkili sigorta şirketi tarafından kasko poliçesi ile sigortalı olan dava dışı sürücünün çarpması sonucu oluşan hasar bedelini davacı tarafından ödenmesi üzerine, davalılardan ödenen tutarın sigortalıya ödendiği tarihten itibaren kısa vadeli kredilerin uyguladığı avans faizi oranı üzerinden işleyecek faizi ile birlikte tahsili istenilmiştir. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Kararın birinci bölümünde, kasko sigorta sözleşmesi gereği sigortalıya yapılan ödemeden kaynaklanan rücu alacağının tahsili istendiği belirtilmiş ve temerrüt faizi oranının olayın gerçekleştiği tarihte uygulanan ticari faiz olduğu ifade edilmiştir. İkinci bölümde ise hükümde geçen bazı tarih ve ibarelerin düzeltilmesine karar verilmiştir.
Kanun maddeleri:
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3/II. maddesi
- 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438/7. maddesi.
17. Hukuk Dairesi         2018/6099 E.  ,  2019/2122 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    - K A R A R -
    Davacı vekili; davalıların maliki ve sürücüsü olduğu aracın, müvekkili sigorta şirketi tarafından kasko poliçesi ile sigortalı olan, dava dışı sürücünün sevk ve idaresindeki araca çarpması sonucu araçta oluşan 22.000,00 TL hasar bedelinin davacı tarafından ödendiği, davalı sürücünün %100 kusurlu olduğunu belirterek ödenen 22.000,00 TL"nın sigortalıya ödenme tarihi olan 23/08/2013 tarihinden itibaren Merkez Bankasının kısa vadeli kredileri uyguladığı avans faizi oranı üzerinden işleyecek faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı ...; kazanın oluşumunda kusuruunu olmadığını, rücu talep edilen araca kendisinin çarpmadığını, tüm kusurun diğer araç sürücüsü ...’da olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ...; cevap vermemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile 21.948,20 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı vekili dava dilekçesinde hükmedilecek tazminata sigortalıya ödeme yaptığı 28.03.2013 tarihinden itibaren avans faizi işletilmesini talep etmiştir. Mahkemece, hükmedilen tazminata dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmiştir.
    Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan alacağın rücuen tahsili istemine ilişkindir. Sigortacı tarafından halefiyet ilkesine dayalı olarak açılan rücu davalarında uygulanacak temerrüt faizi oranı, halefiyet ilkesi çerçevesinde saptanmalıdır. Diğer bir deyişle, bu dava sigorta ettiren tarafından açılsa idi o dava sebebiyle hangi oranda temerrüt faizi istenebilecek ise bu davada da aynı oranda temerrüt faizi istenebilecektir. Somut olayda davalının zarar veren aracı, ruhsatına göre ticari (kamyonet) araçtır. Bu durumda onun halefi sıfatıyla hareket eden davacı sigortacı da temerrüt faizi olarak asıl zarar görenin isteyebileceği ticari faiz isteyebilecektir.
    Kasko poliçesi gereği sigortalısına ödeme yapan rücu alacaklısı davacı ... şirketinin, üçüncü kişiye ödeme yaptığı tarih itibariyle rücu borçlusu olan davalı temerrüde düşmüş olup faiz başlangıç tarihinin ödeme tarihi olarak kabul edilmesi gerekirken mahkamece dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmiş olması doğru olmayıp, bozma sebebi ise de bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/II. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nın 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    2-Karar başlığında davalı ...Ş.’nin daha sonra ...Sigorta A.Ş. bünyesinde birleşmiş olmasına ve dava tarihinin 06.03.2014 tarihi olmasına göre, hükmün infazında oluşabilecek tereddütlerin giderilmesi gerekli görüldüğünden ve bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir mahiyette olmadığından, 6100 Sayılı HMK"nun geçici 3. maddesi delaletiyle mülga 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme gerekçeli kararının karar başlığında yazılı “... A.Ş.” ibaresinin çıkarılarak yerine “...Sigorta A.Ş.” ibaresinin yazılmasına, karar başlığında dava tarihi olarak yazılı “09.09.2014” ibaresinin çıkarılarak yerine “06.03.2014” ibaresinin yazılmasına, hükmün 1. bendinde yazılı “dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile” ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine “ ödeme tarihi olan 28.03.2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile” ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 26/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi