Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/5647
Karar No: 2022/6476
Karar Tarihi: 06.04.2022

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2021/5647 Esas 2022/6476 Karar Sayılı İlamı

5. Hukuk Dairesi         2021/5647 E.  ,  2022/6476 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı Hazine vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

    - K A R A R -

      Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi gereğince yapılan düzeltme nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca Hazineden tazmini istemine ilişkindir
    Mahkemece, uyulan bozma ilamı gereğince inceleme ve işlem yapılarak davanın kabulü ile hükmedilen bedelin Hazine'den tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekilince temyiz edilmiştir.
    Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; dava konusu İstanbul İli, ... İlçesi, ... ada 4 (eski 792) parsel sayılı arsa niteliğindeki taşınmazın 27/4/1972 tarihinde ... adına 3360 m² yüzölçümle tapu kütüğüne tescil edildiği; taşınmazın en son 20/02/1986 tarihinde 1000/3360 hissesinin davacı ...'ya, 25/06/2003 tarihinde, 2360/3360 hissesinin davacı ...'ya satış suretiyle intikal gördüğü; ... Belediyesi tarafından yapılan imar uygulaması sırasında parselin yüzölçümünün hatalı olduğunun 03/02/2014 tarih, 970 sayılı yazıyla ... Kadastro Müdürlüğü'ne bildirildiği, ... Kadastro Müdürlüğü'nün 04.02.2014 tarihinde Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca hatalı olan 3360 m² yüzölçümünün, 2447,48 m² olarak düzeltildiği, bu düzeltmenin 19.03.2014 tarih ve 5449 yevmiye numarası ile tapu kaydında gerçekleştirildiği, düzeltmeden sonra taşınmazın yüzölçümünde 912.52 m²'lik eksilme olduğu anlaşılmıştır.
    Arsa niteliğindeki İstanbul İli, ... İlçesi, ... ada 4 (eski 792) parsel sayılı taşınmazın zeminine emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde yöntem itibarıyla bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
    TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazminat istemiyle açılan davada değer tespitine ilişkin hükümleri kıyasen uygulanan Kamulaştırma Kanunu'nun 11. maddesinin 1. fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca, arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması ve dava konusu taşınmaz ile emsalin zaruret olmadıkça yakın bölgelerde ve benzer yüzölçümlü olması ve değerlendirme tarihine yakın satışların emsal alınması gerekir.
    Hükme esas alınan bilirkişi raporunda bu yönteme uyulmadan değerlendirme gününden sonraki tarihte yapılan emsal satışları esas alınarak değer tespiti doğru olmadığı gibi emsal taşınmazların dava konusu taşınmaza göre küçük yüzölçümlü oldukları da nazara alındığında bilirkişi raporu inandırıcı bulunmamıştır.
    Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re'sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibarıyla, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibarıyla imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğü'nden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların re'sen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
    Doğru görülmemiştir.
    Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle davalı Hazine vekilinin temyiz isteminin kabulü ile HUMK’un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, davalı Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, 06/04/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi