6. Ceza Dairesi 2014/1842 E. , 2017/476 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma, yaralama, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Mahkumiyet, Beraat
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1- Sanıklar hakkında yağma suçundan kurulan hükümlerin incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, katılan ... vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün istem gibi ONANMASINA, üye ..."un muhalefetine karşın oyçokluğu ile,
2-Sanıklar hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümlerin incelemesine gelince;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede, usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetlerinin yasal sonucu olarak "Sanıkların, 5237 sayılı TCK.nun 53.maddesinin 1 fıkrasının a, b, c, d, e bentlerinde belirtilen haklarından, mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, kendi altsoyu üzerindeki, velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise 1-c bendindeki haklardan koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına," karar verilmiş ise de;
24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK"nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanları ile katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkralarından TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılarak yerine, "Sanıkların, kasten işlemiş oldukları suç için hapis cezasıyla mahkumiyetlerinin yasal sonucu olarak, TCK"nın 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmalarına; aynı Kanunun 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1.maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamalarına" cümlesinin yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA oybirliği ile,
3- Sanıklar hakkında yaralama suçundan kurulan hükümlerin incelemesine gelince;
19.08.2011 tarihli Eskişehir Adli Tıp Kurumu raporuna göre; sanıkların, katılan ..."ı yaşamını tehlikeye sokan bir duruma neden olmayacak, vücuduna acı verecek, yüzde sabit iz niteliğinde olmayacak şekilde yaralamaları şeklinde gerçekleşen eylemlerindeki cebir uygulamasının kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun unsuru olduğu gözetilmeden, sanıkların mahkemece yazılı şekilde kasten yaralama suçundan da mahkumiyetlerine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanları ile katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, oybirliği ile 27.02.2017 tarihinde karar verildi.
KARŞI OY:
Cebir ve tehditle mağdurun özgürlüğünü kısıtlayarak, cep telefonunu ve bıçağını alan sanıklar ... ve ..."un eylemlerinin, yağma suçunu oluşturmasına karşın, yerel mahkemece kast yokluğundan beraat kararı verildiği ve bu hükmün yüksek çoğunluk tarafından onandığı görülmüştür.
Yağmanın cebir ve/veya tehditle ve malın alınması ile oluştuğu, malın ne amaçla alındığının, bu suçun oluşmasına etkisinin bulunmadığı düşüncesinde olduğumdan, yüksek çoğunluğun bu suça yönelik onama kararına katılmıyorum.