Mala zarar verme - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2014/3549 Esas 2014/4347 Karar Sayılı İlamı

9. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/3549
Karar No: 2014/4347
Karar Tarihi: 10.04.2014

Mala zarar verme - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2014/3549 Esas 2014/4347 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir kişiye mala zarar verme suçundan açılan davanın zamanaşımının dolması nedeniyle ortadan kaldırılmasına karar vermiştir. Sanığın sağlık ocağı kapısını kırması suçu, TCK'nın 516/3. maddesi ve 5237 sayılı TCK'nın 152/1-a maddesi kapsamında değerlendirilmiş ve suç ve hüküm tarihi arasında dava zamanaşımı süresinin dolmadığı belirlenmiştir. Hüküm, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları sonucunda bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şu şekildedir:
- 765 sayılı TCK'nın 516/3. maddesi
- 765 sayılı TCK'nın 102/3 ve 104/2. maddeleri
- 5237 sayılı TCK'nın 152/1-a maddesi
- 5237 sayılı TCK'nın 66/1-(e)-2 ve 67/4. maddeleri

9. Ceza Dairesi 2014/3549 E. , 2014/4347 K.

"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 15 - 2012/264920
Mahkemesi : Espiye Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 03.04.2012
Numarası : 2012/90 - 2012/89
Suç : Mala zarar verme

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Kasten yaralama, hakaret ve sövme suçlarından kurulan 18.02.2004 tarihli mahkumiyet hükümlerinin temyiz edilmediğinden kesinleştiği, mala zarar verme suçu yönünden Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmesi nedeniyle bozulduğu gözetilmeden sanık hakkında anılan suçlardan yeniden kurulan hükümlerin hukuken geçersiz ve yok hükmünde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyize gelince;
Sanığa atılı sağlık ocağı kapısını kırma eyleminin suç tarihinde yürürlükte olan 765 sayılı TCK"nın 516/3. maddesinde tanımlanan suçu oluşturduğu ve bu suç için öngörülen cezanın süresi itibariyle aynı Kanunun 102/3 ve 104/2. maddelerinde belirlenen 10 yıllık asli ve 15 yıllık kesintili zamanaşımı sürelerine tabi olduğu, 5237 sayılı TCK"da ise 152/1-a maddesinde tanımlanan suçu oluşturduğu ve bu suç için öngörülen cezanın süresi itibariyle aynı Kanunun 66/1-(e)-2 ve 67/4. maddelerinde öngörülen 15 yıllık asli ve 22,5 yıllık kesintili zamanaşımı sürelerine tabi olduğu bu haliyle suç ve hüküm tarihi arasında dava zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmakla; sanığın yargılanmasına devam edilerek sonucuna göre bir hüküm kurulması yerine, yazılı şekilde sanık hakkındaki davanın zamanaşımının dolduğu gerekçesiyle ortadan kaldırılmasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 10.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.