5. Ceza Dairesi Esas No: 2013/15600 Karar No: 2016/171 Karar Tarihi: 13.01.2016
Görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/15600 Esas 2016/171 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, vekaletname ile müvekkilinin icra takibi sırasında aldığı parayı uzun süre tutarak müvekkiline ödeme yapmaması suçundan mahkum edildi. Ancak, hükümde hatalı nitelendirme yapıldığı ve suçun hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu olduğu belirtilmediği için karar bozuldu. Ayrıca, sanık hakkında cezanın infazından sonra belirli bir süre hak ve yetkisinin kullanılmasının yasaklanması gerektiği kanuna uygun şekilde dikkate alınmadığı için de hüküm bozuldu. Kanun maddeleri olarak TCK'nın 155/2. maddesi ve 53/1-e, 53/5. maddeleri gösterildi.
5. Ceza Dairesi 2013/15600 E. , 2016/171 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Görevi kötüye kullanma HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Kastamonu Barosuna bağlı olarak avukatlık yapan ve vekaletname ile katılanın vekilliğini üstlenen sanığın, oluşa uygun olarak sabit görülen alacağa bağlı olarak başlattığı icra takibi sırasında takip borçlusundan tahsil ettiği parayı uzun bir süre uhdesinde tutarak katılana ödememe eyleminin TCK"nın 155/2. maddesinde düzenlenen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturacağı nazara alınmadan, hatalı nitelendirmeyle yazılı biçimde hüküm kurulması, Kabule göre de; TCK"nın 53/1-e maddesindeki hak ve yetkiyi kötüye kullanmak suretiyle atılı suçu işleyen sanık hakkında aynı Kanunun 53/5. madde ve fıkrası gereğince, cezanın infazından sonra başlamak üzere, hükümde belirtilen adli para cezasına esas gün sayısının yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 13/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.