Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2014/9864 Esas 2016/1478 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/9864
Karar No: 2016/1478
Karar Tarihi: 10.03.2016

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2014/9864 Esas 2016/1478 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2014/9864 E.  ,  2016/1478 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    - K A R A R -

    Davacılar vekili, müvekkillerinin davalı yüklenici tarafından yapılan apartmanda malik olduklarını ve apartman yönetimini oluşturduklarını ancak apartmanda mevcut asansörün gizli ayıplı ve vahim derecede eksikliklerinin olduğunu, durumun mavekkili kanalı ile tesbit ettirdiklerini ve çeşitli firmalardan alınan teklifler sonucu asansörün tamir edildiğini, müvekkilinin bu nedenle zarara uğradıklarını ileri sürerek, müvekkilleri tarafından ödenen 4.752,00 TL"nin faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davaya bakma görevinin tüketici mahkemelerine ait oluduğunu, davalının çoğunun dairelerini arsa sahiplerinden aldıklarını, davacıların BK"nın 198/son maddesi hükmü uyarınca süre içinde ayıp ihbarında bulunmadıklarını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre; davaya bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğu, davacıların, davalı firma tarafından inşaa edilen apartmandaki asansörde bulunan arızanın giderilmesi için yapılan masraflarını talep ettiklerini, asansördeki ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu, yapılan masrafın davalının hissesine isabet eden payının 4.425,00 TL olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı, davalı şirket vekili temyiz etmiştir.
    Dava, arsa payı karşılğı inşaat sözleşmesine dayalı ayıplı imal edilen asansör tamir bedelinden kendi hissesine düşen bedelin toplamı ile ilgili davaların ayrı yarı açılması gerektiği halde birlikte açılması doğru değil ise de, usul ekonomi dikkate alındığında bu husus bozma nedeni yapılmamış ancak karar toplam miktardan, her davacının hissesine düşen kısım dikkate alındığında kesinlik sınırı altında kalındığından, davalı müvekillinin temyiz isteminin kesinlik nedeni ile reddi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz talebinin miktar yönünden REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 10.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.