
Esas No: 2021/12214
Karar No: 2022/6604
Karar Tarihi: 07.04.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2021/12214 Esas 2022/6604 Karar Sayılı İlamı
Özet:
4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkin davada, davacı idare ile bir kısım davalılar arasında yapılan yargılamada, karar, davacı idare ile bir kısım davalılar vekillerince temyiz edildi. Ancak kamulaştırma davaları adli ara verme süresi içinde de görüldüğünden ve bu davalara ilişkin temyiz süresi adli tatil sürecinde de işleyeceğinden, temyiz süresi geçirilmiş olup, temyiz dilekçeleri süresinde değildir. Kararda esas alınan kanun maddeleri ise Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesi ve kıymet takdir esaslarını belirten 11. maddesi (1. fıkrasının g bendi)’dir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare ve bir kısım davalılar vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, davacı idare ile bir kısım davalılar vekillerince temyiz edilmiştir.
HUMK'un 432. maddesi uyarınca nihai kararlara karşı temyiz süresi 15 gündür. Bir kısım davalılar vekili Av. ...’e mahkeme kararının 01/08/2021 günü tebliğ edildiği, adı geçen vekilce kararın 18/08/2021 tarihinde temyiz edildiği; bir kısım davalılar vekili Av. ...’a mahkeme kararının 01/08/2021 günü tebliğ edildiği, adı geçen vekilce kararın 19/08/2021 tarihinde temyiz edildiği anlaşılmaktadır.
Kamulaştırma davaları adli ara verme süresi içinde de görüldüğünden ve bu davalara ilişkin temyiz süresi adli tatil sürecinde de işleyeceğinden, temyiz süresi geçirilmiş olup, temyiz dilekçeleri süresinde değildir.
Bu nedenle; bir kısım davalılar vekillerinin temyiz dilekçelerinin süre nedeniyle reddine karar verildikten sonra;
Davacı idare vekilinin temyizi yönünden yapılan incelemede;
1- ... ada, 9 parsel sayılı taşınmaz arsa niteliğindedir. Kamulaştırma Kanunu'nun kıymet takdir esaslarını belirten 11.maddesinin 1.fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca, arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ... ada,10 parsel sayılı taşınmazın 15/12/2011 tarihli satışının emsal alındığı belirtilmiş ise de Tapu Müdürlüğü'nce taşınmazın oluşum tarihinin 24/06/2013 olduğu, 15/12/2011 tarihli satış senedine rastlanmadığı bildirildiğinden bu rapora göre hüküm kurulması mümkün değildir.
Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re'sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibarıyla, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibarıyla imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğü'nden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların re'sen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
2- Mahkemenin 08/12/2015 tarihli ilk kararını davalıların tamamı temyiz etmediğinden bozmadan sonra artan bedel üzerinden tüm davalılar lehine hüküm kurularak davacının usuli kazanılmış hakkının ihlal edilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacı idare ve bir kısım davalılardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine, 07/04/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.