Abaküs Yazılım
13. Daire
Esas No: 2016/4287
Karar No: 2022/1945
Karar Tarihi: 09.05.2022

Danıştay 13. Daire 2016/4287 Esas 2022/1945 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2016/4287 E.  ,  2022/1945 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ONÜÇÜNCÜ DAİRE
    Esas No:2016/4287
    Karar No:2022/1945


    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Teknik Hizmetler İç ve Dış Ticaret Sanayi Ltd.Şti.
    VEKİLİ : Av. …
    KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurumu
    VEKİLİ : Av. …
    İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Denizli Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği'nce 14/10/2015 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen “Spect/CT Cihazı Alımı” ihalesine yönelik olarak davacı şirket tarafından yapılan itirazen şikâyet başvurusunun reddine ilişkin Kamu İhale Kurulu'nun (Kurul) … tarih ve … sayılı kararının iptali istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; uyuşmazlığa konu ihaleye yönelik olarak davacı şirket tarafından itirazen şikâyet başvurusunda bulunulduğu; davacının 1. iddiası yönünden yapılan değerlendirmede; Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri'nden alınan … tarih ve … sayılı akademik görüş yazısında, Teknik Şartname’nin 3.10. maddesi ile ilgili “Firma, Teknik Şartname’nin 3.10 no.lu maddesinde yer alan “Gantrinin yapısı ayakta duran-oturan hastalara görüntüleme yapabilmek için sintilasyon detektörlerinin uygun açı almasına olanak sağlamalıdır. Tilt açısı belirtilmelidir.” cümlesinin düzenlenmesini, tamamen kaldırılmasının veya parasal veya nispi ağırlık verilmesini talep etmektedir. Anılan özellik (tilt açısı), özel pozisyon verilmesi gereken hastalar için önemli olup bazı olgularda pozisyon vermeyi kolaylaştırmaktadır. Kullanıcının hasta profilini daha iyi bildiği ve zaman zaman yoğun bakımdan da müracaat eden hastaların varlığı göz önünde bulundurulduğunda detektörlere istenilen pozisyonların verilmesi bir ihtiyaç ve gerekliliktir. Bu nedenle söz konusu cümlenin değiştirilmesi veya kaldırılması uygun görülmemiştir.” şeklinde cevap verildiği görüldüğünden, belirtilen görüş çerçevesinde dava konusu Kurul kararının davacının birinci iddiasının reddine ilişkin kısmında hukuka aykırılık bulunmadığı;
    Davacının 2. iddiası yönünden yapılan değerlendirmede; akademik görüş yazısında Teknik Şartname kriterlerini sağlayan bazı kameraların bulunduğunun belirtildiği, bu nedenle alınan görüş çerçevesinde, belirtilen kriterin tek bir firma ürünü tarafından karşılandığı sonucuna ulaşılamadığı, diğer taraftan herhangi bir hususu fiyat dışı unsur olarak belirleme konusunda idarenin takdir yetkisinin bulunduğu, başvuru konusu Teknik Şartname maddelerinde belirtilen kriterlerin fiyat dışı unsur olarak belirlenmesinin daha uygun olacağından bahisle Teknik Şartname'nin başvuru konusu maddelerinin, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 12. maddesi hükmüne aykırılığından bahsetmenin mümkün olmadığı anlaşıldığından, dava konusu Kurul kararının davacının ikinci iddiasının reddine ilişkin kısmında hukuka aykırılık bulunmadığı;
    Davacının 3. iddiası yönünden yapılan değerlendirmede, akademik görüş yazısında, “Firma, Teknik Şartname’nin 6.1 no.lu maddesinde yer alan “360 derecelik en az 2 (iki) kesit alabilecek yeteneğe sahip spiral BT sistemi bulunacaktır.” cümlesine itiraz etmiştir. SPECT-BT teknolojisinde daha üst kesitli spiral BT sistemlerinin olduğu bilinmektedir; ancak bu üst sistemler yüksek maliyetlidir. SPECT-BT cihazın sıklıkla kullanılacağı hasta kesiti göz önünde bulundurulduğunda 2 kesitli BT sistemine sahip SPECT-BT cihazı pek çok ihtiyacı karşılayabilir. Daha yüksek kesitli SPECT- BT kamu maliyetinin gereksiz olarak artırılmaması için tercih edilmeyebilir. Bu nedenle söz konusu cümlenin değiştirilmesi uygun görülmemiştir.” şeklinde cevap verildiği, alınan teknik görüş doğrultusunda tesis edilen dava konusu Kurul kararının davacının üçüncü iddiasının reddine ilişkin kısmında hukuka aykırılık bulunmadığı;
    Davacının 4. iddiası açısından yapılan değerlendirmede, akademik görüş yazısında, “Firma, Teknik Şartname’nin 6.6 no.lu maddesinde yer alan “Tüp akımı en az 30mA sağlayacaktır.” cümlesine itiraz etmiştir. Ancak tüp akımı en az 30mA denildiğinde daha yüksek değerlere çıkabilen cihazların teklif edilmesinde herhangi bir sakınca yoktur. Bu nedenle söz konusu cümlenin değiştirilmesi uygun görülmemiştir.” şeklinde cevap verildiği anlaşıldığından, dava konusu Kurul kararının davacının dördüncü iddiasının reddine ilişkin kısmında hukuka aykırılık bulunmadığı;
    Davacının 5. iddiası açısından yapılan değerlendirmede; akademik görüş yazısında “Firma, teknik şartnamenin 6.7 no.lu maddesinde yer alan “Tüp voltajı en az 120 kV sağlayacaktır.” cümlesine itiraz etmiştir. Ancak tüp voltajı en az 120 kV denildiğinde daha yüksek değerlere çıkabilen cihazların teklif edilmesinde herhangi bir sakınca yoktur. Bu nedenle söz konusu cümlenin değiştirilmesi uygun görülmemiştir.” şeklinde cevap verildiği, alınan teknik görüş yazısında, Teknik Şartname’nin 6.7’nci maddesinin zeyilnameden önceki hali olan “Tüp voltajı en az 120 kV sağlayacaktır.” cümlesi esas alınarak görüş verildiği, zeyilnameden sonraki düzenleme “6.7. Tüp voltajı 110 veya 120 kV sağlayabilmelidir.” şeklinde olduğu, dolayısıyla, “en az” sözcüğünün madde düzenlemesinden çıkarıldığı, bu durumda, idarenin ihtiyacına yönelik olarak yaptığı düzenlemenin mevzuata aykırı olmadığı anlaşıldığından, dava konusu Kurul kararının davacının beşinci iddiasının reddine ilişkin kısmında hukuka aykırılık bulunmadığı;
    Davacının 6. iddiası açısından yapılan değerlendirmede; Akademik kuruluştan alınan raporda “Firma, Teknik şartname’nin 7.7 nolu maddesinde yer alan “Tüm vücut çalışmalarında 190 (yüzdoksan) cm.ye kadar çalışmayı mümkün kılacaktır.” cümlesine itiraz etmiştir. Ancak, tüm vücut çalışmalarında 190 (yüzdoksan) cm.nin üzerinde taramaya olanak sağlayan cihazların teklif edilmesinde herhangi bir sakınca yoktur. Bu nedenle söz konusu cümlenin değiştirilmesi uygun görülmemiştir.” şeklinde cevap verildiği, alınan teknik görüş doğrultusunda, Teknik Şartname’nin 7.7. maddesinde yapılan düzenlemeden tüm vücut çalışmalarında 190 (yüzdoksan) cm.nin üzerinde taramaya olanak sağlayan cihazların teklif edilmesinin engellendiği sonucunun oluşmadığı belirlendiğinden, dava konusu Kurul kararının davacının altıncı iddiasının reddine ilişkin kısmında hukuka aykırılık bulunmadığı;
    Davacının 7. iddiası açısından yapılan değerlendirmede, akademik kuruluştan alınan yazıda “Firma, Teknik Şartname’nin 9.6 nolu maddesinde yer alan “Aynı kesit için SPECT, BT, füzyon ve atenuasyon düzeltmesi yapılmamış SPECT görüntüleri aynı anda görülebilmelidir.” cümlesine itiraz etmiştir. Aynı kesit için SPECT, BT ve füzyon görüntülerinin aynı anda ve aynı ekranda görülebilmesi çalışmayı değerlendiren nükleer tıp uzmanı için değerlendirmeyi kolaylaştırıcı bir özelliktir. Bu şekilde füzyon görüntülerinde radyoaktif maddenin lezyonun üzerini kaplaması nedeniyle maskelenebilen bazı BT patolojileri daha iyi değerlendirilmektedir. Atenuasyon düzeltmesi yapılmamış ham görüntülerin aynı ekranda görülebilmesi ise özellikle kemik veya yüksek dansiteli dokuların komşuluğundaki lezyonların soğurma düzelmesinden ne kadar etkilendiklerinin anlaşılabilmesi için önemli bir husustur. Bu nedenle söz konusu cümlenin değiştirilmesi uygun görülmemiştir.” şeklinde cevap verildiği anlaşıldığından, alınan teknik görüş doğrultusunda dava konusu Kurul kararının davacının yedinci iddiasının reddine ilişkin kısmında da hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
    Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu, ihalede rekabet ortamının sağlanmadığı, ihale dokümanı düzenlemelerinin ihaleye katılımı engellediği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, temyiz istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 17. maddesinin 2. fıkrası uyarınca davacının duruşma istemi yerinde görülmeyerek gereği görüşüldü:
    HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
    İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davacının temyiz isteminin reddine,
    2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:… , K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
    3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
    4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
    5. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
    6. 2577 sayılı Kanun'un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 09/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi