Esas No: 2021/6666
Karar No: 2022/6679
Karar Tarihi: 07.04.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2021/6666 Esas 2022/6679 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2021/6666 E. , 2022/6679 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi davalı idare vekilince istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 07.04.2022 günü temyiz eden davalı idare vekili ile aleyhine temyiz olunan ihbar olunan Hazine vekilinin yüzüne karşı, usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden aleyhine temyiz olunan davacı vekili ve ihbar olunan ... vekillerinin yokluğunda duruşmaya başlanarak gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davalı İdare vekilli tarafından yapılan istinaf başvurusunun Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi'nce esastan reddine karar verilmiş olup hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Aşağıda açıklanan gerekçelerle Sakarya bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi'nin istinaf isteminin esastan ret kararı kaldırıldıktan sonra Gebze 3. Asliye Hukuk mahkemesi'nin 2017/504 E.-2020/62 K. sayılı kararının incelenmesinde;
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; dava konusu ... parsel sayılı taşınmaz hakkında TÜBİTAK tarafından kamulaştırma işlemi yapıldığı; dosya kapsamında davacıların murisine usulüne uygun olarak yapılmış tebligat bulunmadığı, dava konusu taşınmazın tapu kaydının Gebze Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1969/26 Esas -1969/658 Karar sayılı kararı ile iptal edilerek 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 17. maddesi uyarınca davalı idare adına tescil edildiği anlaşılmıştır.
21/12/2019 tarihinde kabul edilerek 24/12/2019 gün ve 30988 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7201 sayılı Kanun'un 6. ve 7. maddesi ve 09/06/2021 tarihinde kabul edilerek 19/06/2021 gün ve 31516 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7327 sayılı Kanun'un 20. ve 27. maddeleri ile 2942 sayılı Yasaya eklenen Ek 3, Geçici 15. ve 17. maddeleri ile;
"Mülga 31/8/1956 tarihli ve 6830 sayılı İstimlâk Kanunu'nun 16’ncı ve 17’nci maddeleri ile bu Kanun'un mülga 16’ncı ve 17’nci maddeleri uyarınca kesinleşmiş mahkeme kararlarına istinaden idareler adına tescil edilen taşınmazların eski malikleri adına kamu bankalarına yatırılan ancak hak sahiplerine ödenmediği tespit edilen kamulaştırma bedelleri nedeniyle idareler aleyhine açılacak her türlü davada değer; taşınmazın idare adına tescil edildiği tarih, değerleme tarihi olarak esas alınmak ve o tarihteki nitelikleri gözetilmek suretiyle tespit edilir. Tespit edilen bu bedel, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) tablosundaki aylık değişim oranları esas alınmak suretiyle dava tarihi itibarıyla güncellenir ve ortaya çıkan bedel hak sahibine ödenir. (Ek cümle: 9/6/2021- 7327/20 md.) Bu hüküm, tebliği dâhil eksik veya hatalı kamulaştırma işlemleri bulunmasına rağmen idare adına tescil edilmiş olan taşınmazlar hakkında da uygulanır.
Geçici 15. maddesi ile “ Mülga 6830 sayılı Kanun'un 16’ncı ve 17’nci maddeleri ile bu Kanun'un mülga 16’ncı ve 17’nci maddeleri uyarınca kesinleşmiş mahkeme kararlarına istinaden idareler adına tescil edilen taşınmazların eski malikleri adına kamu bankalarına yatırılan ancak hak sahiplerine ödenmediği tespit edilen kamulaştırma bedelleri nedeniyle idareler aleyhine açılmış ve devam eden davalar, Ek 3’üncü madde hükmü uygulanarak sonuçlandırılır.”
Geçici 17. maddesi ile “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla bu Kanun'un Ek 3’üncü maddesine eklenen cümle, bu cümleyi ihdas eden Kanun'un yürürlüğe girdiği tarihte kanun yolu incelemesindekiler dâhil görülmekte olan davalarda da uygulanır ” hükmü getirilmiştir.
Bu durumda bu yönlere göre rapor alınarak, sonuca göre karar verilmesi gerektiğinden,
Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesi hükmünün açıklanan nedenlerle HMK'nın 371. maddesi gereğince BOZULMASINA, HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, temyiz eden davalı idare yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 3.815,00-TL vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 07/04/2022 gününde oyçokluğu ile karar verildi.
MUHALEFET ŞERHİ
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı idare vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi’nce verilen kararın kaldırılmasından sonra ilk derece mahkemesi kararının Dairenin çoğunluk görüşü doğrultusunda 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun Ek-Madde 3 gereğinin yerine getirilmesi yönünden bozulmasına karar verilmiş ise de, bu görüşe katılmamaktayım. Şöyle ki;
Dairenin yerleşmiş uygulamalarına göre 6450 Sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önce 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu’na göre yapılan kamulaştırmalarda malikin kamulaştırma tebliğinden veya ferağdan itibaren 30 günlük süre içerisinde bedele karşı dava açabilmesi mümkün iken (AYM’nin E. 2002/112, K. 2003/3-KT 10/04-2003) (AYM 2019/3667 E. 10.06.2015 tarihli kararlarında) kesinleşmiş kamulaştırma işleminde hak düşürücü sürelerin geçmesiyle malikin her türlü dava açma hakkının engellenmesi ve taşınmazın hiçbir karşılık ödenmeden idareye geçmesi mülkiyeti hakkının sınırlarını aşan, hakkın özünü zedeleyen ve Anayasanın 35. maddesinin ihlali niteliğinde bir durum olduğunun kabulü ile bankaya bloke edilen ihtilafsız kamulaştırma bedelinin ödenmesi yönünden açılan davalarda da kamulaştırmasız el atma olgusunun kabul edildiği gözetildiğinde 21.12.2019 tarihinde kabul edilerek 24.12.2019 gün 30988 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7201 sayılı Kanun'un 6. ve 7. maddesi ve 09.06.2021 tarihinde kabul edilerek 19.06.2021 gün 31516 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7327 sayılı Kanunun 20. ve 27. maddeleri ile 2942 sayılı Yasaya eklenen Ek-3 ve Geçici 15. maddeleri ile getirilen düzenlemenin;
Mülga 31.08.1956 tarihli 6830 sayılı İstimlâk Kanununun 16. ve 17. maddeleri ile 2942 sayılı Kanun'un Mülga 16. ve 17. maddeleri uyarınca kesinleşmiş mahkeme kararlarına istinaden idareler adına tescil edilen taşınmazların, eski malikleri tarafından; idareler aleyhine kamu bankalarına bloke edilen ancak kendilerine ödenmediği tespit edilen kamulaştırma bedellerinin ödenmesi talebi ile açacakları davalarda uygulanması gereken hesaplama yöntemine ilişkin olduğunu kabulü gerekir.
Aynı maddenin sonuna 09.06.2021 tarih ve 7327 sayılı Yasanın 20. maddesi ile getirilen ek cümle de “Bu hüküm” sözcükleri ile başlamakta olup ilk fıkrasına atıfta bulunarak kamu bankalarına bloke edilen ancak malike ödenmeyen ihtilafsız kamulaştırma bedeline ilişkin olduğu açıktır.
Bu durumda sözü edilen ek maddenin 16. ve 17. maddelere istinaden tescil edilen taşınmazlara ait ihtilafsız kamulaştırma bedeline ilişkin olduğunda şüphe yoktur. Bundan ayrı malike yapılan tebliğatın usulsüz olması gibi malikten kaynaklanmayan ve malike kusur izafe edilmesi de mümkün olmayan sebeplerle malikin kamulaştırma işlemlerinden haberdar olmaması mümkündür. (Eldeki davada olduğu gibi). Usulsüz tebligatlar geçerli kabul edilerek Kamulaştırma Kanunu'nun 16. ve 17. maddeleri uyarınca taşınmazın idare adına tescil edilmesi yolsuz tescil niteliğindedir ve malik her
her zaman tapu kaydının iptali ile adına tescil isteme hakkına sahiptir. Kaldı ki eldeki dosyada Kamulaştırma Kanunu'nun 17. maddesine dayalı olarak açılan tescil dosyasında verilen kararın usul ve yasaya uygun olarak kesinleştiği saptanmamış olup bu hususun araştırılması gerekir.
Bu durumda idare adına Kamulaştırma Kanunu'nun 17. maddesi uyarınca tescil edilen taşınmazla ilgili olarak açılan ve ihtilafsız kamulaştırma bedelinin tahsiline ilişkin olmayan dava sonunda verilen tescil kararının usul ve yasaya uygun şekilde kesinleştiği tespit edilmeden Kamulaştırma Kanunu'na eklenen Ek-3 maddesinin uygulanması yönündeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.