Nitelikli dolandırıcılık - Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/84 Esas 2015/1063 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/84
Karar No: 2015/1063
Karar Tarihi: 29.04.2015

Nitelikli dolandırıcılık - Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/84 Esas 2015/1063 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın, borçlu olarak imzaladığı senedi sahte bir şekilde düzenleyerek 2.950 TL bedelli hale getirip icra takibine koymak suretiyle kamu kurumunun aracı olarak kullanması ve dolandırıcılık suçunu işlemesi iddia edilmiştir. Mahkeme, senedin incelenmesinde yapılan sahteciliğin iğfal kabiliyetinin tespit edilemediği gerekçesiyle eksik inceleme yaparak hüküm kurmuştur. Bunun yanı sıra, nitelikli dolandırıcılık suçundan hüküm kurulurken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeden adli para cezası alt sınırının üzerinde tayin edilmesi de bozmayı gerektirmiştir.
Kanun maddeleri:
- Nitelikli dolandırıcılık suçu: Türk Ceza Kanunu'nun 157. maddesi
- Resmi belgede sahtecilik suçu: Türk Ceza Kanunu'nun 204. maddesi
- CMUK'un 321. maddesi: Mahkumiyet hükümleri hakkında açıklayıcı bilgi veren madde
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi: Yargıtay'ın görevleri hakkında bilgi veren madde.
23. Ceza Dairesi         2015/84 E.  ,  2015/1063 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Katılanın satın aldığı eşyalar karşılığında kendisinin borçlu, kızı olan şikayetçi ..."in kefil olarak imzaladığı 950 TL bedelli senedi sanığa verdiği, sanığın ise söz konusu senedin rakam kısmının başına “2”, yazı ile miktarın belirtildiği kısmın başına ise “iki bin” ibaresini ekleyip bu şekilde 2.950 TL bedelli olarak sahte bir şekilde oluşturduğu senedi icra takibine koymak suretiyle resmi belgede sahtecilik ve kamu kurumunun araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia ve kabul edildiği olayda,
    1-Mahkeme tarafından 09.03.2009 tarihli celsede incelenen senetle ilgili olarak iki rakamı ile iki bin yazısının diğer yazı ve rakamlarla uyum içinde olmadığı belirtilmiş olmasına rağmen senede yapılan eklemeler sonucu ortaya çıkan sahteciliğin iğfal kabiliyetini haiz olup olmadığının bilirkişi raporu ve mahkeme gözlemi ile tespit edilmemiş olması ve sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdir ve tayininin hakime ait olduğu da dikkate alınarak, gerçeğin kuşkuya yer verilmeyecek şekilde açığa çıkarılabilmesi ve suçun unsurlarının oluşup oluşmadığının tespiti amacıyla, söz konusu senedin mahkeme heyeti tarafından incelenip, özellikleri zapta geçirilerek, iğfal kabiliyeti bulunup bulunmadığının tespit edilmesi, gerekirse bu konuda bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
    2-Kabule göre de, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E., 2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi kanun koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmasa da, nitelikli dolandırıcılık suçundan hüküm kurulurken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde tayin edilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 29/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

























    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.