2. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/25703 Karar No: 2017/4620
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2015/25703 Esas 2017/4620 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2015/25703 E. , 2017/4620 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Davalı erkek temyiz dilekçesinde adli yardım talebinde bulunmuştur. Adli yardıma ilişkin usul ve esaslar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 334-340. maddelerinde düzenlenmiş olup aynı Kanunun 336/3. maddesine göre adli yardım talebi kanun yollarına başvuru sırasında Yargıtay’a da yapılabilir ve Hukuk Muhakemeleri Kanununun 337/1. maddesi uyarınca da duruşma yapılmaksızın talep hakkında karar verilebilir. Davalının adli yardım talebini içeren dilekçesi ve dosya kapsamındaki belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde; davalının, kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin gereken kanun yoluna başvuru giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olduğu kanaatine varıldığından adli yardım talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir. 2- Temyiz nedenlerine hasren yapılan incelemeye gelince; a) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni geçiktirici sebeplere ve özellikle davacı kadının ön inceleme aşaması tamamlanana kadar, davalının kendisine fiziksel şiddet uyguladığı vakıasına dayanmadığının, dayanılmayan bu vakıanın davalı erkeğe kusur olarak yüklenemeyeceğinin, mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen diğer kusurlu davranışlarına göre davalının boşanmaya sebebiyet veren vakılardan tamamen kusurlu bulunduğunun anlaşılmasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. b)Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre küçüklerin ihtiyaçlarına nazaran takdir edilen iştirak nafakası çoktur. Mahkemece Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2-b bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 2-a bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, davalı erkek temyizinde haklı bulunduğundan temyiz harç ve giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 24.04.2017 (Pzt.)