23. Hukuk Dairesi 2016/256 E. , 2016/1428 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali, tescil ve alacak davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Asıl davada davacı yüklenici vekili, davalı arsa maliki ile müvekkili arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde kademeli olarak yapılması gereken tapu devirlerinin arsa sahiplerince yapılmadığını, müvekkilinin inşaatı tamamlayamadığını ve fakat inşaatı teslim aşamasına getirdiğini, eksik iş tespit edildiği takdirde, fazladan yapılan işler dikkate alınmak suretiyle mahkeme veznesine depo edileceğini ileri sürerek, müvekkiline düşen % 50 paya isabet eden bağımsız bölümlerin tapusunun iptali ile müvekkili adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı arsa maliki vekili,davanın reddini istemiştir.
Birleşen davada davacı arsa maliki vekili, davalı yüklenicinin, inşaatı süresinde bitirmediğini ileri sürerek, gecikme tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davalı yüklenici vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece asıl davanın kabulüne, birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen karar Yargıtay 15. Hukuk Dairesi"nin 06.02.2012 tarih ve 2011/3241 E., 2012/644 K. sayılı ilamıyla; asıl dava yönünden, yüklenicinin davasında sözleşme dışı imalâtlar yaptığını iddia ettiği, mahkemece bu konuda herhangi bir inceleme yapılmadığı, sözleşme dışı imalâtın olup olmadığının araştırılmasıyla varsa inşaatın süresine etkisi olup olmadığının belirlenmesi ve yapıldığı yıl piyasa fiyatlarına göre belirlenecek bedelin arsa sahibinin birleşen davasındaki talebinden mahsubu suretiyle sonuca varılması gerektiği, asıl davada yüklenicinin depo ettiği bedele iskân ruhsatı masraflarının eklenmemesinin sözleşmeye aykırı olduğu, sözleşme dışı işlerin inşaatın süresine etkisinin olmadığının anlaşılması halinde sözleşmede kararlaştırılan aylık 3.000,00 TL cezanın 30.05.2007 tarihinden itibaren hüküm altına alınması gerekirken 30.07.2007 tarihinden itibaren hesaplanmasının doğru olmadığı, yüklenicinin inşaatı anahtar teslimi bitirmek zorunda olduğu, dava tarihi itibariyle inşaatın tümünün tamamlanmadığı, eksikliklerin bulunduğu, iskân ruhsatının da alınmadığı dikkate alındığında davalı arsa sahibinin davanın açılmasına sebebiyet vermediği, sonuçta aleyhine yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davalı arsa sahibine ait bağımsız bölümlerde sözleşme dışı imalatın bulunmadığı, yüklenicinin kullandığını iddia ettiği malzemenin yerinde yapılan keşifte tespit edilmediği, seramik ve parke fiyatlarının aynı değerde olduğu, mahsubu gereken herhangi bir sözleşme dışı imalatın bulunmadığı, gecikme tazminatının 30.05.2007 tarihinden dava tarihine kadar 13.000,00 TL olduğu, iskân masrafları yönünden ayrı bir dava açıldığı ve işbu davada dikkate alınmadığı gerekçesiyle, asıl davanın kabulüne, birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı-karşı davalı yüklenici vekilinin tüm, davalı-karşı davacı arsa maliki vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Davalı-karşı davacı arsa malikinin temyizi yönünden;
Hükmüne uyulmasına karar verilen Yargıtay 15. Hukuk Dairesi"nin 06.02.2012 tarih ve 2011/3241 E., 2012/644 K. sayılı ilamında; davalı arsa sahibinin davanın açılmasına sebebiyet vermediği, sonuçta aleyhine yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerektiği belirtildiği halde, mahkemece aksi yönde hüküm tesis edilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı-karşı davalı vekilinin tüm, davalı-karşı davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı-karşı davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı-karşı davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı onama harcının asıl davada davacı-birleşen davada davalıdan alınmasına, asıl davada davalı-birleşen davada davacıdan alınan peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.