Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/8570 Esas 2016/1426 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/8570
Karar No: 2016/1426
Karar Tarihi: 09.03.2016

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/8570 Esas 2016/1426 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2015/8570 E.  ,  2016/1426 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, borçlu ... adına kayıtlı aracın satıldığını, satış bedelinin dosya borcunun tamamını karşılamaması üzerine sıra cetveli düzenlendiğini, müvekkili vergi dairesinin alacağının satışı yapılan aracın aynından kaynaklandığını ve öncelikle ödenmesi gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, görevli mahkemenin İcra Hukuk Mahkemeleri olduğunu savunmuştur.
    Mahkemece, itirazın, alacağın miktar ve esasına yönelik olmadığı, şikayet yolu ile icra mahkemesine başvurulması gerektiği gerekçesiyle, mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir.
    Borçluya ait mahcuz satış bedelinin bütün alacaklıların alacağını karşılamaması halinde düzenlenecek sıra cetveline itiraz, alacağın sadece esas ve miktarına ya da hem sıraya hem de esas ve miktarına yönelikse dava yoluyla genel mahkemede (İİK"nın m.142/1), itiraz sadece sıraya yönelikse şikayet yoluyla İcra Mahkemesi"nde (İİK"nın m.142/son) ileri sürülmelidir.
    Somut olayda, davacı vekili, davalı alacaklının alacağının sıra cetveline kabul edilen miktarda olmadığı, hesap şeklinin hatalı olduğu iddiasına dayalı olarak istemde bulunduğundan, itirazının, alacağın esasına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece, işin esası hakkında inceleme yapılarak bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
    Kabule göre ise, karar tarihinde yürürlükte olan HMK"nın 115/2. maddesi uyarınca, mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Bu durumda mahkemece, HMK"nın 114/1-c maddesi hükmü uyarınca anılan yasal düzenleme gözönünde bulundurularak, göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu gerekçesiyle, davanın anılan Kanun"un 115/2. maddesi uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerekirken, karar tarihinde yürürlükte olmayan ve göreve ilişkin dava şartı öngörmeyen HUMK"nın göreve ilişkin hükümlerine uygun olarak gerekçede ve hüküm fıkrasında "mahkememizin görevsizliğine" ve "davanın görev bakımından reddine" ibarelerine yer verilmesi de doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 09.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.