21. Hukuk Dairesi 2016/1555 E. , 2017/5051 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, ..."ın hizmet cetvelinde görülen hizmetlerinin kendisine ait olduğuna ve kendi sicil numasında toplanmasına ve emekli maaşı bağlanmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılardan Kurum vekili ve ... tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2- Dava, davalı ..."ın hizmet cetvelinde görünen hizmetlerin davacıya ait olduğunun tespiti ile söz konusu hizmetlerin davacının sigorta sicil numarasında toplanmasına ve davacıya talebine göre yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile davacı ... adına davalı ..."a ait "..." sigorta siciline bildirilen toplam 1684 gün hizmetin davacı "..." sigorta sicil nolu ..."e ait olduğunun tespitine, davacıya 22.12.2009 tarihli tahsis talebini takip eden ay başı olan 01.01.2010 tarihinden itibaren 506 SY nın geçici 81/A bendi uyarınca 506 SY nın 60/A-b maddesi uyarınca yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir.
Somut olayda, davacı ... adına davalı ..."a ait "..." sigorta siciline bildirilen toplam 1684 gün hizmetin davacı "..." sigorta sicil nolu ..."e ait olduğunun tespitine karar verilmesi yerinde ise de davacının yaşlılık aylığı koşullarının 506 sayılı Yasanın geçici 81. maddesinin (C) fıkrası kapsamında değerlendirilmesi gerekirken 506 sayılı Yasanın geçici 81/A bendi uyarınca 506 sayılı Yasanın 60/A-b maddesine göre yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine hükmedilmesi hatalı olmuştur.
Kısmi yaşlılık aylığı bağlanması için gerekli şartlar 506 sayılı Yasanın geçici 81. maddesinin (C) fıkrasının (a) bendinde; 23.5.2002 tarihinde 15 yıllık sigortalılık süresini kadın ise 50, erkek ise 55 yaşını doldurmuş ve 3600 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş bulunanlara istekleri halinde yaşlılık aylığı bağlanacağı şeklinde düzenlenmiş, (b) bendinde ise 23.5.2002 tarihinde (a) bendinde öngörülen şartları yerine getiremeyenlere bu şartları belirli tarih aralıklarında yerine getirdiklerinde yaşlılık aylığı bağlanmasına imkan sağlanmıştır.
Davacı 15 yıl sigortalılık 23/05/2002 tarihinden önce yerine getirmiş olup 3600 prim gün sayısı şartını 2009 yılının 8. ayında yerine getirdiği için (b) bendindeki şartlara bakmak gerekecektir. Geçici 81. maddenin (C) fıkrasının (b) bendinin (bc) alt bendinde “23/05/2002 tarihinde (a) bendinde öngörülen şartları yerine getiremeyenlerden bu şartları; 24/05/2008 ile 23/05/2011 tarihleri arasında yerine getirenler erkek ise 58 yaşını doldurmuş olmaları şartı ile yaşlılık aylığından yararlanabilirler.” düzenlemesi yer almaktadır. Davacı 3600 prim gün sayısını tamamlama şartını 2009 yılının 8. ayında yerine getirdiğinden 506 sayılı Kanunun Geçici 81. maddesinin (C) fıkrasının (b) bendinin (bc) alt bendine göre davacının tahsis talep tarihinde 58 yaşını doldurmuş olması gerekmektedir. Ancak tahsis talep tarihi olan 22/12/2009 tarihinde davacının yaşının 56 yıl 6 ay 4 gün olduğu anlaşılmaktadır.
Bu nedenle, 22/12/2009 tarihinde davacının 56 yaşında olmasına rağmen yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir.
3- Davalı ..."ın temyizi bakımından;
Davacı ..."e ait 1684 gün hizmetin davalı ..."a ait "..." sigorta siciline bildirilmesinde davalı ..."a yüklenebilecek bir kusur bulunmadığı, davacı tarafından söz konusu hizmetlerin kendisine ait olduğunun tespitine yönelik olarak açtığı bu davanın açılmasına davalı ..."ın sebebiyet vermediği, davanın Kurum işleminden kaynaklı olduğu anlaşıldığından davalı ... aleyhine harç, yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılardan ..."a iadesine, 08/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.