1. Hukuk Dairesi 2016/9136 E. , 2019/2803 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TENKİS
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, mirasbırakanı ...’nın 13.03.1996 tarihli el yazılı bir vasiyetname düzenlediğini, mirasbırakanın ... Turizm Yat. ve Tic. A.Ş’nde beher değeri 10 YTL olan 429.660.75 hissenin sahibi olduğunu, murisin anılan vasiyetname ile şirketteki hisselerinin %80 miktarını davalı vakfa bıraktığını, başka malvarlığı olmadığını, yapılan hesaplama ile 85.932 hisse kadar saklı payının ihlal edildiğini ileri sürerek, mirasbırakanın 13.03.1996 tarihli vasiyetine konu şirketteki hisse senetlerinin %80 oranında davalı vakfa vasiyet edilmesine ilişkin tasarruftan 85.932 adet hissenin aynen tenkisine, bu hisse senetlerinin kendisine ait olduğunun tespitine, teslim ve tesciline, mümkün olmazsa bu miktar hisselerin şirket malvarlığına göre gerçek değerinin belirlenmesine, bedelin yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, mirasbırakanın mal varlığının çok çeşitli ve karmaşık olduğunu, Türkiye’nin çeşitli yerlerinde çok değerli mülkleri ve bankalarda parası bulunup tereke miktarının hayli yüksek olduğunu, tereke tespit edilmeden vasiyet ile saklı paya el atılıp atılmadığının belirlenemeyeceğini bildirip davanın reddini savunmuş, 11.11.2009 tarihli dilekçesi ile; davayı kayıtsız ve şartsız kabul ettiğini, tereddüte mahal vermemek için dava dilekçesinde yer alan talepleri aynen, yani mirasbırakan tarafından vasiyetname ile bırakılan şirket hisselerinden 85.932 adet hissenin aynen tenkis edilmesini kabul ettiğini beyan etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile; mirasbırakanın ... Turizm Yat. ve Tic. A.Ş’ndeki hisse senetlerinin 85.932 adedinin aynen tenkisine, bu hisse senetlerinin davacıya ait olduğunun tespit ve tesciline ilişkin olarak verilen karar taraflarca temyiz kanun yoluna başvurulmadığından 02.02.2010 itibariyle kesinleştirilmiştir.
Davacı vekili 22.10.2014 havale tarihli tavzih dilekçesi ile, hükmün tavzih edilmesi suretiyle gerekçe ve hüküm fıkrasının ‘’ Davacı tarafın aşamalı olan isteklerinden 1. isteğin kabulü ile 85.932.00 hisse tutarı üzerinden beheri 10.000 TL olmak üzere 85.932.000.000 adet hissenin aynen tenkisine ‘’ şeklinde düzeltilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, 30.11.2015 tarihli ek karar ile; hükmün davalı aleyhine genişletilmesi niteliğinde olduğu ve 6100 sayılı HMK’nın 305. maddesine aykırılık taşıdığı, hükümde maddi bir hata da bulunmadığı gerekçesiyle tavzih talebinin reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından süresinde duruşma istemli temyiz edilmiş ise de, harçlandırılan dava değeri dikkate alındığında duruşma isteği değerden reddedilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ..."ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
-KARAR-
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle; 6100 sayılı HMK’nın 26. maddesinde; ‘’Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. ‘’ve 305. maddesinde; ‘’ (1) Hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini isteyebilir. (2) Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez. ‘’düzenlemelerine yer verilmiş olup, mahkemece davacının dava dilekçesindeki talep sonucu ve davalı tarafın kabul beyanı dikkate alınarak hüküm kurulmuş olduğu ve davacının tavzih isteğinin hükmün değiştirilerek davalı yana yüklenen borcu arttırıcı mahiyet taşıdığı gözerilerek yazılı şekilde tavzih isteğinin reddedilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 18.04.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.