Esas No: 2022/4592
Karar No: 2022/6725
Karar Tarihi: 18.04.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/4592 Esas 2022/6725 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2022/4592 E. , 2022/6725 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Kayyım tayini istemine ilişkin olarak açılan davada, Bursa 8. Sulh Hukuk ile Ankara 2. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanun’un 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adli yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
-KARAR-
Dava, kayyım tayini istemine ilişkindir.
Bursa 8. Sulh Hukuk Mahkemesi'nce, yapılan araştırmada küçüğün MERNİS adresinin “...” olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
Ankara 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nce ise, yapılan kolluk araştırması sonucunda kayyım tayin edilmesi istenilen küçüğün MERNİS adresinin boş olduğunun, araştırmaya konu kişilerin adresten uzun zaman önce taşındıklarının bildirildiği, küçüğün Keçiören/Ankara adresinde ikamet ettiğine ilişkin dosyada herhangi bir delil bulunmadığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir.
Temsil kayyımlığı TMK'nın 426. maddesinde; "Vesayet makamı, ergin bir kişi, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri bir sebeple ivedi bir işini kendisi görebilecek veya bir temsilci atayabilecek durumda değilse, bir işte yasal temsilcinin menfaati ile küçüğün veya kısıtlının menfaati çatışıyorsa, yasal temsilcinin görevini yerine getirmesine bir engel varsa veya kanunda gösterilen diğer hallerde ilgilisinin isteği üzerine veya resen temsil kayyımı atar.” şeklinde düzenlenmiştir.
TMK'nın 403/3 ve 431. maddeleri uyarınca vasinin atanmasına ilişkin hükümlerin, aksi belirtilmiş olmadıkça kayyım atanması hakkında da uygulanacağı belirtilmiştir. Vesayet işlerinde yetki TMK'nın 411. maddesine göre; "Vesayet işlerinde yetki küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki vesayet dairelerine aittir." şeklindedir.
Temsil kayyımı atanmasında yetkili mahkeme TMK'nın 430/1. maddesinde; "Temsil kayyımı, kendisine kayyım atanacak kimsenin yerleşim yeri vesayet makamı tarafından atanır." şeklinde belirtilmiştir. Kayyım atanmasına ilişkin davada kesin yetki söz konusu olup, bu yön kamu düzenine ilişkindir.
TMK'nın 21. maddesine göre ise velayet altında bulunan çocuğun yerleşim yeri, ana ve babasının; ana ve babanın ortak yerleşim yeri yoksa, çocuğun kendisine bırakıldığı ana veya babanın yerleşim yeridir. Diğer hallerde çocuğun oturma yeri, onun yerleşim yeri sayılır.
Dosya kapsamından, Bursa 1. Aile Mahkemesi'nin 2016/782 E. - 2016/976 K. sayılı kararı ile kayyım atanması istenilen küçüğün velayetinin annesine bırakıldığı, TMK'nın 21. maddesine göre kayyım atanması istenilen küçüğün yerleşim yerinin velayeti kendisine bırakılan annesinin yerleşim yeri olacağı, dava tarihi itibariyle velayeti kendisine bırakılan annenin yerleşim yerinin Keçiören/Ankara olduğu anlaşıldığından uyuşmazlığın Ankara 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde çözümlenmesi gerekmektedir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri ile 5235 sayılı Kanunu’nun 36/3. maddesi gereğince Ankara 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 18/04/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.