Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/5639
Karar No: 2019/10043
Karar Tarihi: 12.12.2019

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2019/5639 Esas 2019/10043 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2019/5639 E.  ,  2019/10043 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki menfi tespit/itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen, birleşen davanın usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; elektrik abonesi olduğu trafonun kapağının ve mührünün kırıldığını öğrendiği anda durumu yetkililere bildirdiği halde, hakkında kaçak elektrik tutanağı düzenlenip 54.172,10 TL borç tahakkuk ettirildiğini; borcun tahsili için aleyhine Adana 1. İcra Müdürlüğü"nün 2009/1400 Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, süresi içinde takibe itiraz ettiğini; yine, hakkında tutanakların tutulduğu döneme ait kullanımdan kaynaklanan borçlara ilişkin olarak da aleyhine Adana 1. İcra Müdürlüğü"nün 2009/1399 Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını ileri sürerek; davalı kurumca aleyhine başlatılan Adana 1. İcra Müdürlüğü"nün 2009/1400 Esas sayılı dosyası nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile davalı kurumun kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı; davacı hakkında 04.07.2008, 12.09.2008 ve 18.10.2008 tarihlerinde olmak üzere 3 ayrı tutanak düzenlendiğini, bu tutanaklar nedeniyle yapılan tahakkuk ve diğer işlemlerin mevzuata uygun olduğunu savunarak; davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; elektrik mühendisi tarafından düzenlenen bilirkişi raporu hükme esas alınarak, davanın kabulüne dair verilen hüküm, davalı tarafın temyizi üzerine; Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin, 29.05.2012 tarihli ve 2011/13085 E. 2012/13885 K. sayılı ilamı ile; Davacıya ait sayaçta, 4.7.2008, 12.9.2008 ve 18.10.2008 tarihlerinde yapılan kontrollerde, “ölçüye haiz sayaç ve akım trafolarının bulunduğu ölçü bölüm mührünün kırık” olduğu tespit edilmek suretiyle, ayrı ayrı kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlenerek, borç tahakkuk ettirildiği, mahkemece alınan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulmuşsa da, söz konusu raporun denetime ve hüküm kurmaya elverişli olmadığı, konusunda uzman bilirkişi veya bilirkişi kurulundan, ayrıntılı, bilimsel ve denetime elverişli bilirkişi raporu alınmak suretiyle, davalı tarafından tutulan üç adet kaçak tespit tutanağı ayrı ayrı incelenip, kaçak elektrik kullanıp kullanmadığı, tahakkukun içinde normal enerji tüketimlerinin de bulunup bulunmadığı, ilgili dönemlere ilişkin elektrik sarfiyatının olup olmadığı ve bedellerinin ödenip ödenmediği araştırılıp değerlendirilerek, sonucuna göre bir hüküm kurulması gerektiği gerekçesiyle, bozulmasına karar verilmiştir.
    Bozma ilamından sonra, dava dosyası ile birleşen Adana 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2009/742 Esas sayılı dosyasında, davacı ... vekili; elektrik abonesi olan davalının davaya konu tutanaklar nedeniyle tahakkuk ettirilen borcunu ödemediği gibi bu amaçla başlatılan 1. İcra Müdürlüğünün 2009/1400 Esas sayılı takip dosyasına haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek; takibe vaki itirazın iptali ile davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiş, 2009/742 Esas sayılı dosya ile birleşen Adana 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2009/743 Esas sayılı dosyasında ise; davacı ... vekili; elektrik abonesi olan davalının çeşitli dönemlere ait elektrik tüketim bedelleri için gönderilen faturaları ödemediği gibi, bu amaçla başlatılan Adana 1. İcra Müdürlüğünün 2009/1399 Esas sayılı dosyasına haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek; takibe vaki itirazın iptali ile davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece; bozma ilamına uyularak asıl davanın kısmen kabulü ile, davalıya 19.488,63 TL borçlu olduğunun tespitine, davalı alacaklının aynı alacak hakkında ikinci defa takipte bulunması nedeniyle 10.960,72 TL kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, birleşen 2009/742 Esas sayılı davanın kısmen kabulü ile, takibin 19.488,63 TL üzerinden devamına, bu miktar üzerinden hesaplanan 7.795,20 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, davacı alacaklının aynı alacak hakkında ikinci defa takipte bulunması nedeniyle 2.906,18 TL kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine; birleşen 2009/743 Esas sayılı dosyasına konu borç miktarı hakkında ödeme yapılmış olması nedeniyle dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; Dairemizin, 17.11.2015 tarihli, 2015/5665 Esas, 2015/18203 Karar sayılı ilamı ile; asıl davaya yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde; davacı tarafın sair temyiz itirazları yerinde olmadığı, Elektrik mühendisi tarafından hazırlanan kök ve ek raporlar hüküm kurmaya elverişli olmadığı, davalı kurum tarafından davacı aleyhine başlatılan 2009/1400 Esas sayılı dosya ile, 2009/1399 Esas sayılı dosyanın alacak kaynaklarının farklı olduğu, aynı alacak hakkında ikinci defa takip yapılmadığı, bu nedenle yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak asıl davaya konu alacak hakkında hüküm tesis edilmesinin doğru olmadığı, davacı-birleşen dosyada davalı lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmesinin de yanlış olduğunu, birleşen davalara yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde; birleştirilen davalara konu takiplerin, yargı çevresi dışında olan Adana"da yapıldığı gözetilerek; davaların reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece; bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, bilirkişiden alınan rapor doğrultusunda asıl davanın kısmen kabulü ile asıl alacak üzerinden yapılan takipte 33.605,78 TL lik kısım için davacının borçlu olmadığının tespitine, davacının kötüniyet isteminin reddine, birleşen davaların dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde taraflarca temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, tarafların sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2- Kural olarak bozma kararına uyulmakla orada belirtilen biçimde işlem yapılması yolunda lehine bozma yapılan taraf yararına kazanılmış hak, aynı doğrultuda işlem yapılması yolunda yerel mahkeme için zorunluluk doğar.
    Belirtilmelidir ki; bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlanan bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Y.İ.B.K.). Bu ilke kamu düzeni ile ilgili olup, Yargıtay"ca kendiliğinden dikkate alınması gerekir. Hakimin değişmesi dahi açıklanan bu hukuki ilkeye etki yapamaz.
    Bozma kararına uyulduğu halde gerekleri yerine getirilmemiş, bozmaya uygun karar verilmemiştir.
    Şöyle ki; somut olayda, asıl davaya ilişkin olarak bozma ilamında; davacının sair temyiz itirazlarının reddi ile davacının 4.7.2008 tarihli kaçak elektrik tutanağına istinaden kaçak ek tahakkukunun da hesaplaması gerektiği belirtilmiştir. Yani bozma ilamında 04.07.2008 tarihli tespit ile davacının kaçak elektrik kullandığı kabul edilmiştir.
    Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise; ... elemanlarınca tespit tarihinde (04.07.2008) davacının abonelikte tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle eksik veya hatalı ölçüm yapılması veya sayaca ya da tesisata yapılan bir müdahalenin bulunması şeklinde yapılmış bir tespitin olmadığı aynı şekilde ... tarafından tutanaktan önceki bir tarihte mevzuata uygun olarak kesilen elektrik durumunun bulunmadığı, 12.09.2008 ve 18.10.2008 tarihli kaçak tutanaklarının müşteri hizmetleri yönetmeliğinin 13/1-b maddesine uygun olduğu ancak 04.07.2008 tarihli tutanak ile yapılan kesintinin haksız olduğundan izinsiz elektrik açılmasının kaçak oluşturmayacağı belirtilmiş, tutanak nedeniyle düzenlenen faturalardaki hesaplamalar normal tahakkuk üzerinden yapılmıştır.Söz konusu rapora karşı davalı vekili mührün kırılmasından önce davacının elektrik borçlarını ödemediğinden elektriğinin kesildiğini, elektriği izinsiz açarak kullandığını ve eyleminin Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13/b maddesine girdiğini belirterek rapora itiraz etmiştir. Mahkemece yapılan itiraz değerlendirilmeden, bozma ilamında belirtilen şekilde rapor düzenlenmeden eksik bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulmuştur.
    O halde; mahkemece; bozma ilamına uyulmuş olmakla bozma ilam gereğini yerine getirecek şekilde ilamda belirtilen hususlara dair önceki bilirkişi dışında oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi heyetinden, kaçak elektrik tespit tutanağının düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve Yönetmeliğin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenleyen Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından yayımlanan 622 sayılı Kurul Kararı da dikkate alınarak, taraf ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınmak suretiyle hasıl olacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, bozma gereklerine uygun değerlendirme yapılmadan, davanın kısmen kabulüne karar vermiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin sair temyiz taleplerinin reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle asıl davada davalının temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK’nın 428.maddesi gereğince asıl davada davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK’nın 440.maddesi gereğince, kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/12/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi