Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/5366
Karar No: 2019/21537
Karar Tarihi: 26.11.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2019/5366 Esas 2019/21537 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2019/5366 E.  ,  2019/21537 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ: ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacının 01.07.2010-04.03.2014 tarihleri arasında davalı şirkete ait çiftlikte çalıştığını, çalışma saatlerinin 06:00-24:00 olduğunu, ara dinlenmesi olmadığı, çiftlik evinde ikamet ettiğini, elektrik, su ve ısınma giderlerinin davalı tarafça karşılandığını, bahçıvan olarak işe girmesine karşılık bekçilik, olimpik havuz temizliği, tesisat işleri ile sebze yetiştirme işlerinin de kendisine yaptırıldığını, ancak bu ek işler için bir ücret ödenmediğini, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını, ancak fazla çalışma karşılıklarının ödenmediğini, ücretli izin verilmediğini, 4 yıldır zam yapılmadığını, asgari geçim indirimi alacaklarının ödenmediğini, bu nedenlerle iş akdinin davacı tarafından haklı nedene dayalı olarak feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ücret farkı alacağı, fazla mesai ücreti, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri, olimpik havuz bakımı için uygulanmayan zam nedeniyle ücret farkı alacağı, yıllık izin ücreti, asgari geçim indirimi alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davalıya ait işyerinin tarımsal ağaç yetiştirilen bir işyeri olduğunu, işyerinde çalışan işçi sayısının 50 den az olup 4857 sayılı yasanın 4/b maddesi gerereğince bu işyerinde çalışanlara İş Kanunu hükümlerinin uygulanmasının mümkün olmadığını, iş mahkemesinin görevli olmadığını, davacının asgari ücretle çalıştığını ve iş sözleşmesini kendisinin feshettiğini, işyerindeki lojmanı işgal etmesine rağmen bir başka işyerinde çalışmaya başladığını, iş sözleşmesini feshettiğini dahi bildirmediğini, işyerini izinsiz terk etmesi sebebiyle noter kanalı ile ihtarname gönderilerek başka bir işyerinde çalışmaya başlamasını haklı kılacak nedenleri bildirmesi aksi takdirde iş akdinin feshedilmiş sayılacağının ihtar edildiğini, davacının çalıştığı yerde ikamet edip kendi mesai saatlerini kendisinin tayin ettiğini, işyerinde sadece ağaç sulama işi yaptığını ve günde sadece 3-4 saatlik mesaisini işverene hasrettiğini, tüm işçilik alacaklarının ödendiğini belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkeme Kararının Özeti :
    Mahkemece davanın kabulü hakkında verilen ilk karar Dairemizin 18.12.2017 tarihli 2015/24224 Esas 2017/28785 Karar sayılı ilamı ile “Davacı çalıştığı çiftliğin davalı tarafından sürekli kullanıldığını iddia ederken davalı taraf tatil amaçlı zaman zaman gelinen bir yer olduğunu savunmuştur. Bu konudaki tanık anlatımları ise yetersizdir. Mahkemece öncelikle mahallinde uzman bilirkişi marifetiyle keşif yapılarak davacının görevi, çiftliğin kaç dönüm olduğu, davacı ile aynı görevde kaç kişi çalıştığı, günlük ve haftalık çalışma sürelerine ilişkin olarak tanıklar mahallinde yeniden dinlenerek dava konusu fazla çalışma hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil ücreti talepleri bir değerlendirmeye tabi tutularak sonucuna göre kıdem tazminatı talebi hakkında karar verilmelidir. Eksik araştırmaya dayalı olarak verilen kararın bozulması gerekmektedir. Davacının davalı işyerinde çalışma bildirimi 01.07.2010-04.03.2014 tarihleri arasındadır. Davacıya ait hizmet döküm cetveli incelendiğinde 26.02.2014 tarihinde ... sicil numaralı dava dışı bir işyerine giriş olup 05.03.2014 tarihinde buradan çıkış davalı yanında çalışmanın sona ermesi ardından 06.03.2014 tarihinde farklı sicil numaralı yere başlayış vardır. Davalı davacının iş yerini terk edip başka bir yerde çalışmaya başladığını ve bundan bir süre sonra haberleri olduğunu iddia etmiştir. Yargılama sırasında davalının bu iddiası ve SGK’nın söz konusu belgelerine karşı davacı çağrılarak beyanları tespit edildikten sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken söz konusu husus aydınlatılmadan yazılı şekilde karar verilmesi de isabetli olmamıştır.” gerekçeleriyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller, mahallinde keşif icrası sonucu düzenlenen bilirkişiler heyeti raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar, yasal süresi içerisinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Taraflar arasındaki uyuşmaz konusu, davacının hafta tatili ve ve ulusal bayram genel tatil ücretine hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.Hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro, sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Hafta tatili ve ve ulusal bayram genel tatil alacaklarının yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez. Somut olayda, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda bozma ilamı öncesi düzenlenen bilirkişi raporuna atıfla alacağın belirlendiği belirtilmiş, bu konuda ayrıca bir hesaplama yapılmamıştır. Mahkemece davacının hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil alacakları davacı tanık anlatımlarına göre hesaplanıp hüküm altına alınmıştır. Ne var ki dinlenilen davacı tanıklarından ...’ın aynı dava konusuna ilişkin işverene karşı yönelttiği davası olup, davalı işverenle husumetli olduğu, anlaşıldığından; somut davada çıkacak sonuçtan menfaat elde edeceği tartışmasız olup, başka delillerle desteklenmeden husumetli tanık anlatımına itibar edilmesi mümkün değildir. Nitekim davacı ile aynı işi yapan ve aynı koşullarda çalışan tanık ...’ın davalı işverene karşı açtığı davada, fazla mesai alacağı ile, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil alacak talepleri reddedilmiş ve karar, Dairemiz 2016/3335 esas sayılı dosyası ile temyiz incelemesinden geçerek onanmıştır. Anılan tanığın davacı ile aynı işi yaptığı göz önüne alınırsa, davacının farklı çalışma koşullarında çalıştığı ve talep konusu alacaklara hak kazanabileceği düşünülemez. Diğer tanık ... ise davalı işyerinde çalışmadığı için, davacının çalışma şekli ve koşulları hakkında görgüye dayalı bir bilgisi olmayacağından beyanlarının hükme esas alınamayacaktır. Bu durumda tanık beyanlarının uyuşmazlık konusu alacakların hesaplamasının yapılmasına elverişli olmadığı, söz konusu alacakların ispatı hususunda dosya kapsamında tanık beyanı dışında, somut, inandırıcı ve hüküm kurmaya yeterli başkaca delil veya yazılı belgenin de bulunmadığı anlaşıldığından, yöntemince ispatlanamayan hafta tatili ve genel tatil ücret alacağı taleplerinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 26.11.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi