Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/4891
Karar No: 2022/6904
Karar Tarihi: 19.04.2022

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2021/4891 Esas 2022/6904 Karar Sayılı İlamı

5. Hukuk Dairesi         2021/4891 E.  ,  2022/6904 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi


    Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekillerince istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

    - K A R A R -

     Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
    İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davalı idare vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi'nce 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiş olup; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    İlk derece mahkemesi kararını istinaf etmeyen tarafın, aleyhine durum oluşmadıkça kararı temyiz hakkı bulunmadığından, davacılar vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar verildikten sonra, davalı idare vekilinin temyizi yönünden yapılan değerlendirmede;
    Aşağıda açıklanan gerekçelerle Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi'nin istinaf başvurusunun esastan ret kararı kaldırıldıktan sonra Bursa 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/303 E. - 2018/371 K. sayılı kararının incelenmesinde,
    Mahkemece, kamulaştırma Noter tebligatının davacılar murisine usulüne uygun olarak tebliğ edilmemesi nedeniyle işin esasına girilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
    Dahili davacılar murisine ait 11.400 m2 yüzölçümlü ... parsel sayılı taşınmazın, Mülga 31/8/1956 tarihli ve 6830 sayılı İstimlâk Kanunu'nun 17. maddesi gereğince Bursa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1979/1344 Esas - 1979/1262 Karar sayılı kararı ile davalı idare adına tesciline karar verilmiş olduğu ve hükmün ilgili Tapu Müdürlüğü'nce infaz edilerek, taşınmazın 26.12.1984 tarihinde davalı idare adına tescil edilmiş olduğu anlaşılmıştır.
    21.12.2019 tarihinde kabul edilerek 24.12.2019 gün, 30988 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 7201 sayılı Kanun'un 5., 6. ve 7. maddesi ile 2942 sayılı Yasa'ya eklenen ek madde 3 ve geçici 15. maddesi ile;
    Ek Madde 3: Mülga 31/8/1956 tarihli ve 6830 sayılı İstimlâk Kanunu'nun 16. ve 17. maddeleri ile bu Kanun'un mülga 16 ve 17. maddeleri uyarınca kesinleşmiş mahkeme kararlarına istinaden idareler adına tescil edilen taşınmazların eski malikleri adına kamu bankalarına yatırılan ancak hak sahiplerine ödenmediği tespit edilen kamulaştırma bedelleri nedeniyle idareler aleyhine açılacak her türlü davada değer; taşınmazın idare adına tescil edildiği tarih, değerleme tarihi olarak esas alınmak ve o tarihteki nitelikleri gözetilmek suretiyle tespit edilir. Tespit edilen bu bedel, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) tablosundaki aylık değişim oranları esas alınmak suretiyle dava tarihi itibarıyla güncellenir ve ortaya çıkan bedel hak sahibine ödenir.” hükmü getirilmiştir.
    Yine 09.06.2021 tarihinde kabul edilerek 19.06.2021 gün ve 31516 sayılı Resmi Gazete de yayımlanan 7327 sayılı Kanun'un 20 maddesi ile 2942 sayılı yasanın Ek-3 maddesine “Bu hüküm, tebliği dâhil eksik veya hatalı kamulaştırma işlemleri bulunmasına rağmen idare adına tescil edilmiş olan taşınmazlar hakkında da uygulanır.” cümlesi eklenmiştir. Aynı Kanun'un 22. maddesi ile eklenen geçici 17. maddesi ile de'' Bu maddeyi ihdas eden Kanun'la bu Kanun'un Ek-3. maddesine eklenen cümle, bu cümleyi ihdas eden Kanun'un yürürlüğe girdiği tarihte kanun yolu incelemesindekiler dâhil görülmekte olan davalarda da uygulanır.”hükmü getirilmiştir.
    Bu durumda yukarıda açıklanan yöntemle kamulaştırmasız el atmaya dayanan bedelin tespiti için rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden,
    Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan Bursa 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/303 Esas - 2018/371 Karar sayılı hükmünün açıklanan nedenlerle HMK'nın 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, davacılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 19/04/2022 gününde oyçokluğuyla karar verildi.


    MUHALEFET ŞERHİ

    Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
    İlk derece mahkemesince davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı idare vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi’nce verilen kararın kaldırılmasından sonra ilk derece mahkemesi kararının Dairenin çoğunluk görüşü doğrultusunda 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun Ek-Madde 3 gereğinin yerine getirilmesi yönünden bozulmasına karar verilmiş ise de, bu görüşe katılmamaktayım. Şöyle ki;
    Dairenin yerleşmiş uygulamalarına göre 6450 Sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önce 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu’na göre yapılan kamulaştırmalarda malikin kamulaştırma tebliğinden veya ferağdan itibaren 30 günlük süre içerisinde bedele karşı dava açabilmesi mümkün iken (AYM’nin E. 2002/112, K. 2003/3-KT 10/04-2003) (AYM 2019/3667 E. 10.06.2015 tarihli kararlarında) kesinleşmiş kamulaştırma işleminde hak düşürücü sürelerin geçmesiyle malikin her türlü dava açma hakkının engellenmesi ve taşınmazın hiçbir karşılık ödenmeden idareye geçmesi mülkiyeti hakkının sınırlarını aşan, hakkın özünü zedeleyen ve Anayasanın 35. maddesinin ihlali niteliğinde bir durum olduğunun kabulü ile bankaya bloke edilen ihtilafsız kamulaştırma bedelinin ödenmesi yönünden açılan davalarda da kamulaştırmasız el atma olgusunun kabul edildiği gözetildiğinde 21.12.2019 tarihinde kabul edilerek 24.12.2019 gün 30988 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7201 sayılı Kanun'un 6. ve 7. maddesi ve 09.06.2021 tarihinde kabul edilerek 19.06.2021 gün 31516 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7327 sayılı Kanunun 20. ve 27. maddeleri ile 2942 sayılı Yasaya eklenen Ek-3 ve Geçici 15. maddeleri ile getirilen düzenlemenin;
    Mülga 31.08.1956 tarihli 6830 sayılı İstimlâk Kanunu'nun 16. ve 17. maddeleri ile 2942 sayılı Kanun'un Mülga 16. ve 17. maddeleri uyarınca kesinleşmiş mahkeme kararlarına istinaden idareler adına tescil edilen taşınmazların, eski malikleri tarafından; idareler aleyhine kamu bankalarına bloke edilen ancak kendilerine ödenmediği tespit edilen kamulaştırma bedellerinin ödenmesi talebi ile açacakları davalarda uygulanması gereken hesaplama yöntemine ilişkin olduğunu kabulü gerekir.
    Aynı maddenin sonuna 09.06.2021 tarih ve 7327 sayılı Yasa'nın 20. maddesi ile getirilen ek cümle de “Bu hüküm” sözcükleri ile başlamakta olup ilk fıkrasına atıfta bulunarak kamu bankalarına bloke edilen ancak malike ödenmeyen ihtilafsız kamulaştırma bedeline ilişkin olduğu açıktır.
    Bu durumda sözü edilen ek maddenin 16. ve 17. maddelere istinaden tescil edilen taşınmazlara ait ihtilafsız kamulaştırma bedeline ilişkin olduğunda şüphe yoktur. Bundan ayrı malike yapılan tebliğatın usulsüz olması gibi malikten kaynaklanmayan ve malike kusur izafe edilmesi de mümkün olmayan sebeplerle malikin kamulaştırma işlemlerinden haberdar olmaması mümkündür. (Eldeki davada olduğu gibi) Usulsüz tebligatlar geçerli kabul edilerek Kamulaştırma Kanunu'nun 16. ve 17. maddeleri uyarınca taşınmazın idare adına tescil edilmesi yolsuz tescil niteliğindedir ve malik her
    her zaman tapu kaydının iptali ile adına tescil isteme hakkına sahiptir. Kaldı ki eldeki dosyada Kamulaştırma Kanunu'nun 17. maddesine dayalı olarak açılan tescil dosyasında verilen kararın usul ve yasaya uygun olarak kesinleştiği saptanmamış olup bu hususun araştırılması gerekir.
    Bu durumda idare adına Kamulaştırma Kanunu'nun 17. maddesi uyarınca tescil edilen taşınmazla ilgili olarak açılan ve ihtilafsız kamulaştırma bedelinin tahsiline ilişkin olmayan dava sonunda verilen tescil kararının usul ve yasaya uygun şekilde kesinleştiği tespit edilmeden Kamulaştırma Kanunu'na eklenen Ek-3 maddesinin uygulanması yönündeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi