12. Ceza Dairesi 2017/4859 E. , 2019/903 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK"nın 89/1, 2/b, 22/3. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Dairemizin yerleşik uygulamalarına göre, taksirle yaralama suçunun zarar suçu, TCK"nın 179/3. maddesinde düzenlenen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun tehlike suçu olması, her iki suçun birlikte işlendiği hallerde, sanığın hangi suç nedeniyle cezalandırılacağı belirlenirken, anılan suçlar için kanunda öngörülen cezaların ağırlığının değil, zarar suçu-tehlike suçu olmaları kriterinin esas alınması gerektiği, buna göre, sanığın taksirle yaralama suçundan cezalandırılmasının mümkün olduğu durumlarda sadece taksirle yaralama suçundan cezalandırılması, kovuşturma şartı olan şikayetin gerçekleşmemesi, şikayetten vazgeçme veya uzlaşma nedeniyle taksirle yaralama suçundan cezalandırmanın mümkün olmadığı durumlarda ise sanığın trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan cezalandırılması gerektiğinin kabul edilmesi karşısında, somut olayda sanığın sevk ve idaresindeki aracıyla 100,6 promil alkollü bir şekilde seyir halindeyken kontrollü kavşağa geldiğinde direksiyon hakimiyetini kaybederek, aracını önce orta refüjdeki kaldırım taşlarına ardından aydınlatma direğine çarpması sonucu, araç içerisinde yolcu olarak bulunan mağdur ..."ün basit tıbbi müdahale ile giderilemez ve vücudunda kemik kırığı oluşturur şekilde yaralanmasına sebebiyet veren sanığın bilinçli taksirle yaralama eyleminin CMK"nın 253/1-b-2. maddesi gereğince uzlaşmaya tabi olduğu, mağdurun uzlaşmak istediğini beyan etmesine rağmen, 5271 sayılı CMK"nın 253. ve 254. maddeleri uyarınca sanık ve mağdura koşulları ve sonuçları açıklanıp bildirilmeden, uzlaşma hükümleri uygulanmadan yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabul ve uygulamaya göre ise;
2-Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. maddesinin (f) bendinde yer alan ""suçun sebep ve saikleri"" gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi,
3-Sanık hakkında mahkumiyet hükmü kurulurken, TCK"nın 61/2. maddesi gereğince, belirlenen temel ceza üzerinden öncelikle bilinçli taksir nedeniyle artırım yapılması gerektiği gözetilmeksizin, TCK"nın 89/2-b maddesi gereğince artırım yapıldıktan sonra bilinçli taksir hükümlerinin uygulanması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi ve halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak sair yönler incelenmeksizin BOZULMASINA, 21/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.