Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/8246
Karar No: 2019/2781
Karar Tarihi: 18.04.2019

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/8246 Esas 2019/2781 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı yaşlı bir kişi, okuma yazma bilmediği için tapu işlemlerinin kendisi adına yapıldığını iddia etmiş ve taşınmazın tamamını devrettiğini sonradan öğrenerek davalıya dava açmıştır. Davalı ise hak düşürücü sürenin geçtiğini ve davaya konu olan taşınmazın kendisine satıldığı iddiasında bulunmuştur. Mahkeme, davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak, davacının öğrenme tarihinin doğru şekilde saptanmaması nedeniyle kararın yanılgılı olduğuna hükmedilerek, davacının temliki işlemi öğrendiği tarihin saptanması ve delillerin değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- Türk Borçlar Kanunu'nun 39. maddesi: Hileye maruz kalan kimsenin bu durumu öğrendiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre işlemeye başlar.
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesi: Kararın yanılgılı olduğunun tespiti halinde, kararın bozulması gerekmektedir.
1. Hukuk Dairesi         2016/8246 E.  ,  2019/2781 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ-TESCİL

    Taraflar arasında görülen tapu iptali tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... "ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    -KARAR-
    Dava, hile hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Davacı, yaşlı olduğunu, okuma yazma bilmediğini, ... ada ... parsel sayılı taşınmazını 1/4’er pay olacak şekilde çocuklarına vermek istediğini, davalı oğlunun payını almak için kendisini tapu müdürlüğüne götürdüğünü, sadece 1/4 payı devredeceğini düşünerek resmi senedi imzaladığını, ancak davalının hile yoluyla taşınmazın tamamını devraldığını, bu durumu 2015 yılının Kasım ayında öğrendiğini, tapudaki bedelin bile davalının aldattığının kanıtı olduğunu, taşınmazda devam eden inşaatın da tarafından yaptırıldığını, davalının amacının kardeşlerinden mal kaçırma olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile taşınmazın adına tescilini istemiştir.
    Davalı, davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığını, hile yapmadığını, akit tanıklarını tanımadığını, resmi belgeye karşı aynı güçte bir ispatın gerekli olduğunu, satış bedelinin düşük olması ve inşaatın davacı tarafından yapıldığı iddialarının davayı etkilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Çekişme konusu ... ada ... parsel sayılı taşınmazın tamamının davacı ... tarafından 11.11.2011 tarihinde oğlu olan davalı ...’e satış suretiyle temlik edildiği kayden sabittir.
    Uyuşmazlık, davanın Türk Borçlar Kanununun 39. maddesinde öngörülen bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Bilindiği gibi, anılan yasa hükmünde öngörülen bir yıllık süre, hileye maruz kalan kimsenin bunu öğrendiği tarihten itibaren işlemeye başlar ve davacının öğrenme tarihi olarak ileri sürdüğü tarih esas alınır. Ancak, diğer taraf, öğrenmenin bu tarihte değil de daha önce olduğunu iddia ederse, o takdirde bu iddiasını kanıtlamak zorundadır.
    Somut olayda, davacı taşınmazın 1/4 payını değil de tamamını devrettiğini 2015 yılının Kasım ayında öğrendiğini iddia etmiş, davalı da davacının işlem tarihi itibariyle yapılan işlemden haberdar olduğunu savunmuştur. Ne var ki, iddia ve savunma doğrultusunda davacının öğrenme zamanı mahkemece tarafların göstermiş olduğu deliller toplanarak açıklığa kavuşturulmuş değildir.
    Hal böyle olunca, davacının temliki işlemi öğrendiği tarihin duraksamaya yer vermeyecek biçimde saptanması yanların bu yönde bildirecekleri delillerin toplanması, toplanan delillerle birlikte değerlendirilmesi ve varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı biçimde karar verilmesi doğru değildir.
    Davalı vekilinin değinilen yön itibariyle yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan harcın temyiz edene geri verilmesine,18/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi