23. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/9752 Karar No: 2020/464 Karar Tarihi: 28.01.2020
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/9752 Esas 2020/464 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı kooperatif, davacı müvekkilin borcunu tahsil etmek için bloke hesabını kullandığını iddia ederek dava reddedilmiş ancak davacının borçlu olmadığı ve davalının fuzuli ödeme kabul ettiği mahkeme kararıyla tespit edilmiştir. Dosyadaki deliller ve sebepler doğrultusunda davalının tüm temyiz itirazları reddedilerek hüküm onanmıştır. Kanun maddeleri açıklanmadığı için eklenmesini istemiyorum.
23. Hukuk Dairesi 2016/9752 E. , 2020/464 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalı kooperatifçe müvekkili aleyhine ... 1.İcra Müdürlüğünün 2001/14 ve 16 esas sayılı takip dosyalarından takip başlatılan takibe süresinde itiraz edilmemesi nedeniyle takibin kesinleştiğini, ... 1. İcra Müdürlüğünün 2001/5752 esas sayılı dosyasında yapılan takibe ise süresinde itiraz edildiğini, takibe dayanak kredi sözleşmeleri altındaki imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek takip dosyasındaki borç nedeniyle müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine ve ödenen miktarların istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının borcunu ödememesi üzerine kredi borcunun müvekkilinin bankadaki bloke hesabından alındığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; ATK Fizik İhtisas Dairesi rapor ile söz konusu takiplere dayanak kredi sözleşmesi altındaki imzanın davacının eli ürünü olmadığının sabit olduğu, bu bağlamda anılan icra dosyalarına davacının fuzulen ödeme yapmak zorunda kaldığı ve davalının da istirdatı mümkün olan bu alacaklar nedeniyle sebepsiz zenginleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 28.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.