Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/14082 Esas 2019/1530 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14082
Karar No: 2019/1530
Karar Tarihi: 21.02.2019

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/14082 Esas 2019/1530 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. Mahkeme, davayı kısmen kabul etmiştir. Temyizde, davalı kurum vekili, hükmün bozulması talebinde bulunmuştur. Mahkeme, 5510 sayılı kanunun 88. maddesi gereği, tüzel kişi işverenlerin ortak ve yetkililerinin kamu alacaklarından sorumlu olduğu yönünde karar vermiştir. Ancak kanunun yürürlük tarihinin belirlenmemesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. Ayrıca, mahkeme tarafından %10 haksız çıkma tazminatının hüküm altına alınmamış olması da bozma nedeni olarak kabul edilmiştir. 5510 sayılı kanunun 88. maddesi, Kurumun sigorta primleri ve diğer alacakları haklı bir sebep yoksa belirlenen sürelerde ödenmez ise kamu idarelerinin tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri, tüzel kişiliği haiz diğer işverenlerin şirket yönetim kurulu üyeleri de dâhil olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilcileri Kuruma karşı işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur. 506 sayılı kanunda ise, sigorta primlerini haklı sebepleri olmaksızın, belirtilen süre içerisinde tahakkuk ve tediye etmeyen kamu kurum ve kuruluşların tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri mesul muhasip, sayman ile tüzelkişiliği haiz diğer işverenlerin üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri kuruma karşı, işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sor
10. Hukuk Dairesi         2016/14082 E.  ,  2019/1530 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Tüzel kişi işverenlerin ortak ve yetkililerinin kamu alacaklarından sorumluluğu, 6183 sayılı Kanunun 35, mükerrer 35, mülga 506 sayılı Kanunun 80. ve bazı maddeleri dışında 01.07.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Kanunun 88. maddesinde düzenlenmiştir.
    506 sayılı Kanunun 80/12 maddesi, "Sigorta primlerini haklı sebepleri olmaksızın, birinci fıkrada belirtilen süre içerisinde tahakkuk ve tediye etmeyen kamu kurum ve kuruluşların tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri mesul muhasip, sayman ile tüzelkişiliği haiz diğer işverenlerin üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri kuruma karşı, işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur." hükmünü öngörmüş, 5510 sayılı Kanunun 88/20 maddesi de bazı farklar dışında anılan maddeye paralel düzenleme getirmiş olup, "Kurumun sigorta primleri ve diğer alacakları haklı bir sebep olmaksızın bu Kanunda belirtilen sürelerde ödenmez ise kamu idarelerinin tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri, tüzel kişiliği haiz diğer işverenlerin şirket yönetim kurulu üyeleri de dâhil olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilcileri Kuruma karşı işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur. " hükmünü öngörmüştür.
    1-Somut olayda; Mahkemece"01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasanın 88/20.Maddesi düzenlemesi gereğince tüzel kişiliği haiz bir özel kuruluşta görev yapan yönetim kurulu üyelerinin primlerin ödenmesinden (temsil ve ilzam yetkisi aranmadan) işveren ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları açıkça belirtildiğinden, davacının dava dışı Tasfiye HalindekiYeni Hekimoğlu Nakliyat Ambarı AŞ nin2008/10,11, 12,- 2009/6 ila12 -2010/ 1,2,3,4 – 2011/4 ila 8 .aylaraait primve 2010/6 ila12- 2011/1 ila 9.aylara ait işsizlik sigortası prim borçlarından, 5510 sayılı Kanunun 88/20. maddesi gereğince AŞ. ile birlikte müteselsilen sorumlu olduğu tespit edilmiştir." şeklinde karar verilmiş ise de 5510 Sayılı Yasanın 88. maddesinin yürürlülük tarihi 01.07.2008 tarihi olarak kabul edilip davacının sorumlu olduğu dönemin buna göre belirlenmemesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    2-6183 sayılı Kanunun 58.maddesinin beşinci fıkrasında “itirazında tamamen veya kısmen haksız çıkan borçludan, hakkındaki itirazın reddolunduğu miktardaki amme alacağı % 10 zamla tahsil edilir.” hükmü yer almaktadır.
    Madde hükmü ile ödeme emrine karşı dava açan borçlunun tamamen veya kısmen haksız çıkması halinde % 10 haksız çıkma tazminatının alınacağı açıkça belirtilmiştir.
    Bu düzenleme, ödeme emrine karşı mesnetsiz dava açılarak, kamu alacağının tahsilinin geciktirilmesini önlemeye yönelik olduğundan, ödeme emrine karşı açılan davanın reddine karar verilmekle davacının itirazında haksızlığının anlaşılması karşısında, anılan maddede belirtilen % 10 tazminatın hüküm altına alınması gerekir.
    6183 sayılı Kanunun 58. maddesinde yer verilen ve haksız çıkma tazminatı olarak adlandırılan, % 10 zamma hükmedilebilmek için, borçlu tarafından alacağın gerçek miktarını belirlemek için gerekli olan, unsur ve dayanaklarının bilinmekte veya bilinebilecek olması gerekli ve yeterli olup, bu koşulların varlığının tesbiti yönünde, yapılan yargılama sonucunda, davacı borçlunun haksızlığının belirlenmiş olması, anılan tazminatın hüküm altına alınmasına engel oluşturmamaktadır.
    Yukarıda belirtilen yasal ve maddi olgular gözetildiğinde, redde konu tutar için, davanın yasal dayanağı olan 6183 sayılı Kanunun 58. maddesinde, itirazında tamamen veya kısmen haksız çıkan borçludan, hakkındaki itirazın reddolunduğu miktardaki kamu alacağının %10’ u oranında haksız çıkma tazminatına hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 21.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.