Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/4691
Karar No: 2018/11151
Karar Tarihi: 08.11.2018

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2018/4691 Esas 2018/11151 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2018/4691 E.  ,  2018/11151 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Alacaklı tarafından aylık 350,00 TL iştirak nafakasının tahsili amacıyla borçlu aleyhine başlatılan genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi ve daha sonra alacaklının ayrıca açtığı iştirak nafakasının artırılması istemi ve mahkemece iştirak nafakasının artırılmasına karar verilmesi üzerine, bu ilama istinaden aynı takip dosyasından ilamlı icra takibi yapıldığı, alacaklının icra mahkemesine başvurusunda; nafakanın artırılmasına ilişkin ilamın Yargıtay 3. Hukuk Dairesince bozulması üzerine, borçlunun, icra müdürlüğünden fazla ödenen iştirak nafakalarının mahsubunu talep ettiğini, ancak, müdürlük kararı beklenmeden 20.11.2014 tarihinden itibaren hiç nafaka ödemesi yapılmadığını, bozma sonrası davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, ödenmeyen aylık iştirak nafakasının birikmiş hali ile hesaplanarak, borçluya ödeme muhtırası gönderilmesi ve borçlunun mahsup talebinin reddine karar verilmesi istemlerinin icra müdürlüğünce reddine karar verildiğini ileri sürerek icra müdürlüğünün ret kararını şikayet ettiği, mahkemece; 700,00 TL iştirak nafakası ödenmesine yönelik nafakanın artırılması davasında davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğinden, HMK"nin 150/7. maddesi uyarınca davadaki talebin vaki olmamış sayılacağı, nafaka borçlusunun fazla iştirak nafakası ödemesi yaptığı, ödemenin ahlaki görevin yerine getirmesi olarak yorumlanamayacağı gerekçeleri ile şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür.
    Somut olayda, dosyanın incelenmesinde; ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/19 E. - 2012/87 K. sayılı, 13.03.2012 tarihli kararı ile hükmedilen 350,00 TL iştirak nafakasının tahsili amacıyla mahkeme kısa kararı ibraz edilerek borçlu aleyhine 13.03.2012 tarihinde genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, daha sonra alacaklı tarafından iştirak nafakasının artırılması davası açılarak ... Asliye Hukuk Mahkemesinin (Aile Mahkemesi Sıfatı ile) 2013/47 E., 2013/188 K. sayılı 24.09.2013 tarihli kararı ile iştirak nafakasının 700,00 TL"ye çıkartılmasına karar verilmesi üzerine, bu ilama istinaden bu kez borçlu aleyhine aynı takip dosyasından 31.10.2013 tarihinde ilamlı icra takibine devam edildiği, bu kararın temyiz edilmesi üzerine hükmün Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 02.10.2014 tarih ve 2014/5034 E., 2014/12980 K. sayılı kararı ile bozulduğu, bozma sonrası yapılan yargılamada mahkemenin 2015/5 E.- 2015/161 K. sayılı kararı ile 29.05.2015 tarihinde davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, bu kararın 15.07.2015 tarihinde kesinleştiği, borçlunun 20.11.2014 tarihli başvurusu ile icra müdürlüğünden bozma ile oluşan yeni duruma göre fazla ödenen iştirak nafakalarının mahsubunun talep edildiği, bunun üzerine, alacaklının, icra müdürlüğüne başvurarak, borçlunun mahsup talebinin reddine karar verilerek 20.11.2014 tarihinden itibaren ödenmeyen aylık 350 TL iştirak nafakasının birikmiş hali ile hesaplama yapılarak borçluya ödeme muhtırası gönderilmesi ve mahsup talebinin reddine karar verilerek kararın tebliğ edilmesi istemi üzerine, icra müdürlüğünce 01.07.2016 tarihinde, nafaka artırımına ilişkin ilamın bozulduğu, davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği ve açılmamış sayılması kararının kesinleştiği gerekçesi ile Şubat 2011 – Haziran 2015 tarihleri arası tüm aylara ilişkin dosya hesabının, artırım öncesi nafaka miktarı olan 350,00 TL üzerinden hesaplanarak eksik ödeme olmadığı, fazla ödeme yapıldığı gerekçesi ile alacaklının isteminin reddine karar verildiği, davanın açılmamış sayılması kararının ise, icra müdürlüğü kararından sonra 15.07.2015 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
    İİK’nin 40. maddesinde; "Bir ilâmın bölge adliye mahkemesince kaldırılması veya temyizen bozulması icra muamelelerini olduğu yerde durdurur. Bir ilâm hükmü icra edildikten sonra bölge adliye mahkemesince kaldırılır veya yeniden esas hakkında karar verilir ya da Yargıtayca bozulup da aleyhine icra takibi yapılmış olan kimsenin hiç veya o kadar borcu olmadığı kesin bir ilâmla tahakkuk ederse, ayrıca hükme hacet kalmaksızın icra tamamen veya kısmen eski hâline iade olunur" hükmü yer almaktadır.
    Bu durumda, takip, nafakanın artırılmasına ilişkin ilamın bozulması ve davanın açılmamış sayılmasına dair kararının kesinleşmesi üzerine ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/19 E. - 2012/87 K. sayılı ve 13.03.2012 tarihli kararına istinaden aylık 350,00 TL iştirak nafakası yönünden devam eder. Ancak, nafakanın artırılması davasında hükmedilen aylık 700,00 TL iştirak nafakası, bozma ilamı ve sonrasında, mahkemenin davanın açılmamış sayılmasına dair kararının kesinleştiği 15.07.2015 tarihine kadar devam edeceğinden, icra müdürlüğünün; davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğinden bahisle tüm aylar yönünden artırım öncesi nafaka miktarı olan 350,00 TL esas alınarak dosya hesabı yapılması ve bu hesaplamaya istinaden fazla ödeme yapıldığına ilişkin tesbiti yerinde değildir.
    O halde, mahkemece, yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda değerlendirme yapılarak, eksik ya da fazla ödeme olup olmadığı tespit edilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre alacaklının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08/11/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi