Abaküs Yazılım
9. Daire
Esas No: 2019/4461
Karar No: 2022/1803
Karar Tarihi: 12.05.2022

Danıştay 9. Daire 2019/4461 Esas 2022/1803 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2019/4461 E.  ,  2022/1803 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    DOKUZUNCU DAİRE
    Esas No : 2019/4461
    Karar No : 2022/1803

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
    (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACI) : …İnşaat Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti.
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi …. Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, aleyhe olan kısmının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ:
    Dava konusu istem: Davacı adına, bir kısım alkollü içecek kayıt ve beyan dışı bıraktığından ve genel yönetim giderlerini dönemsellik ve tahakkuk ilkelerine aykırı olarak belirlediğinden bahisle düzenlenen vergi inceleme raporlarına dayanılarak re'sen tarh edilen 2016 yılı kurumlar vergisi ve 2016/Nisan-Haziran dönemi geçici vergi ve bu vergiler üzerinden kesilen bir kat vergi ziyaı cezası ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353/1. ve 353/6. maddeleri uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezalarının kaldırılması istemine ilişkindir.

    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacı şirketi hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda, işyerinde yapılan yoklamada şirketin faturalarını alkollü içecek göstermeksizin yemek bedeli olarak düzenlediğinin ve alkollü içeceklere ait katma değer vergisi oranını %8 olarak kayıtlara geçirdiğinin tespit edildiği, davacı şirket tarafından 18.06.2016 tarihinde verilen 2016/Mayıs dönemi düzeltme beyannamesi ile alkollü içecek satışları için katma değer vergisi matrahının 3.123,73.-TL'den 253.123,73.-TL'ye çıkarıldığı, şirketin düzenlemiş olduğu adisyon fişlerinde, müşteriye satışı yapılan alkollü içeceklerin, cinslerine ve miktarlarına ilişkin bilgilere yer verilmediğinden miktar bazında bir envanter çalışması yapılamadığı, alkol alış ve satışlarıyla ilgili tutar bazında kaydi envanter çalışmasının yapıldığı, şirketin 31/05/2016 tarihine kadar satışını gerçekleştirdiği 11.259,32-TL. alkollü içecek satış tutarına düzeltme beyannamesi ile arttırılan 250.000,00-TL. alkollü içecek satış tutarı eklendiğinde 01/01/2016 - 31/05/2016 tarihleri arası alkollü içecek satışları için yapılacak bir işlem bulunmadığı, 01.06.2016-31.12.2016 tarihleri arası dönemde alkollü içecek alışlarının 75.958,23-TL olarak hesaplandığı, şirket temsilcisinin işletmenin karlılık oranının %30-40 arasında değiştiğini belirtmesi nedeniyle karlılık oranı %35 olarak dikkate alındığında, şirketin alkollü içecek satış tutarının 102.543,61-TL. olması gerektiği, ancak, 01.06.2016-31.12.2016 tarihleri arası dönemde alkollü içecek satışları 57.699,52-TL. olduğundan fark 44.844,09-TL.'nin kayıt dışı alkollü içecek satışı olduğu, söz konusu tutarın matrah farkı olarak takdiri gerektiği, öte yandan 2016/Nisan-Haziran dönemi geçici vergi beyanında yer alan Genel Yönetim Giderleri Hesabı'ndaki 333.144,62.- TL'nin, 231.128,53.-TL. tutarındaki kısmının 2016 yılı açılış maddesindeki gelecek yıllara ait giderlerin genel yönetim giderlerine yansıtılması olduğu, mükellefin 2015 hesap dönemi yasal defterleri ve 2015 yılı Kurumlar Vergisi Beyannamesi üzerinde yapılan araştırmalar neticesinde 31.12.2015 tarihi itibariyle 280- Gelecek Yıllara Ait Giderler Hesabı Bakiyesinin "0,00.-TL" olduğu, ancak mükellefin beyanı doğrultusunda şirketin kredi çektiği bankalardan istenen bilgilere göre şirketin 2016 yılı işletme faaliyetleriyle ilgili olarak çekilen kredilere ait finansman giderlerinin 113.396,20.- TL olduğu tespit edildiğinden 280 - Nolu Gelecek Yıllara ait Giderler hesabında izlenerek genel giderlere yansıtılmış olan 231.128,53.-TL giderin 113.396,20.-TL'lik kısmının 2016 hesap döneminde gider olarak indiriminin yerinde görüldüğü ve ilgili gider kaleminin finansman giderleri olarak düzeltildiği, kalan (231.128,53-TL - 113.396,20-TL) 117.732,33.-TL.'nin ise 2015 ve önceki yıllara ait giderlere ait olması nedeniyle 2016 hesap dönemi ticari kazancından indiriminin mümkün olmadığından 117.732,33.-TL.indiriminin reddi gerektiğinin tespit edildiğinden bahisle anılan rapora dayanılarak düzenlenen vergi inceleme raporu uyarınca davacı adına cezalı tarhiyat yapılmış ise de, restoran işletmeciliği faaliyetinde bulunan davacı şirketin kazancının tespitinde birçok farklı unsurun olduğu dikkate alındığında salt alkollü içki satışları baz alınarak tutar bazlı yapılan envanter çalışmasının dönem kazancının tespiti için yeterli olmayacağı ve kayıt dışı bırakılan bir kısım hasılat ile maliyet kayıtlarına intikal ettirilen bir kısım gideri telafi etmek için fazladan beyan edilen 250.000,00 TL dikkate alınmadan 01/06/2016 - 31/12/2016 tarihleri arası dönem için matrah farkı hesaplanmasının yerinde görülmediği, davacı şirket tarafından, 2015 ve önceki yıllara ait katlanılan faiz giderlerinin 2015 ve önceki yıllarda karın yüksek olmaması, bu yıllarda indirimin zarar meydana getireceği sebebiyle 2016 yılında gider gösterilmesinin hatalı olduğu, ancak davacı şirket tarafından izlenen bu yöntem ile hazinenin bir zarara uğratıldığından söz edilemeyeceği gibi maliyet kayıtlarına intikal ettirilen bir kısım gideri telafi etmek için fazladan beyan edilen 250.000,00.- TL dikkate alınmadan hesaplama yapılmasının da yerinde görülmediği, bu nedenle, dava konusu vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi ile vergi ziyaı cezalı geçici vergide ve davacı şirketin kimlere alkollü içecek sattığı ve karşılığında elde ettiği hangi hasılat için belge düzenlemediği saptanmadığından ve cezai yaptırıma bağlanmış olan bir fiilin tüm unsurları ile oluşmuş bulunduğu saptanmadıkça faile ceza uygulanamayacağı yolundaki genel ceza hukuku ilkesi idari cezalar için de geçerli bulunduğundan 213 sayılı Kanun'un 353/1. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uyarlık, şirket temsilcisi tarafından çekince konulmaksızın imzalanan 16.05.2017 tarihli tutanakla, mükellef kurumun katlanmış olduğu faiz giderlerini 780-Finansman Giderleri Hesabına dönem sonunda ise 660- Kısa Vadeli Borçlanma Giderleri Hesabına aktarması gerekirken, 770- Genel Yönetim Giderleri Hesabına, dönem sonunda da 632- Genel Yönetim Giderleri Hesabına kaydettiği tespit edildiğinden, söz konusu tutanak esas alınmak suretiyle tek düzen hesap planına ve muhasebe standartlarına aykırılık teşkil edecek bu eylemi nedeniyle kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi, geçici vergi ile 213 sayılı Kanun'un 353/1. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılmasına karar verilmiştir.

    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının, 2016 yılı bir kat vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi ve 2016/Nisan-Haziran dönemi geçici vergi üzerinden kesilen bir kat vergi ziyaı cezası yönünden davanın kabulü yolundaki hüküm fıkrasında, dayandığı gerekçeler karşısında yasal isabetsizlik bulunmadığı, 2016/Nisan-Haziran dönemi geçici vergi yönünden, davacı şirketin adına düzenlenen vergi/ceza ihbarnamesinin "Yapılan Tarhiyatın/Kesilen Cezanın Nedeni" kısmında; "mahsup dönemi geçmiş Geçici Vergi aslı Gelir Vergisi Kanunu'nun mükerrer 120. maddesi gereğince tahakkuk ettirilmeyecek olup normal vade tarihinden mahsup tarihine kadar geçen süre için sistemde gecikme faizi hesaplanabilmesi için ihbarnamede zorunlu olarak yer almaktadır." şeklindeki açıklamaya yer verildiği, bu itibarla, vergi ziyaı cezalı geçici vergi tarhiyatına ilişkin ihbarnamede, mahsup döneminin geçmiş olması sebebiyle geçici vergi aslının tahakkuk ettirilmeyeceği belirtilmiş olmasına rağmen davacı adına tahakkuk ettirilmeyecek olan geçici vergi aslının da dava konusu edildiği anlaşıldığından, davanın geçici vergi aslına ilişkin kısmı yönünden incelenmeksizin reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemenin davanın kabulü yolundaki hüküm fıkrasında yasal isabet görülmediği, 213 sayılı Kanun'un 353/1. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezası yönünden ise, davacı şirketin 2016/Mayıs dönemi için düzeltme katma değer vergisi beyannamesi ile beyan ettiği 250.000,00-TL. tutarındaki satışları için fatura düzenlemediğinden ve şirketin kayıt dışı 44.844,09-TL. tutarındaki alkollü içecek satışı için fatura düzenlemediğinden bahisle katma değer vergisi dahil toplam 347.916,02-TL.'nin %10'u oranında özel usulsüzlük cezası kesilmiş ise de, davacı şirket tarafından 2016/Mayıs döneminde beyan edilen 250.000,00.-TL.'nin gerçek satış tutarı olmasından ziyade vergi incelemesinden kaçınmak için gönüllülük esasına göre beyan edilen fiktif bir tutar olduğu ve davacı şirketin söz konusu tutarda satışları olduğu ve bu satışları için fatura düzenlemediğine dair yasanın aradığı anlamda yapılmış bir tespit olmadığı dikkate alındığında katma değer vergisi dahil 295.000,00-TL. üzerinden kesilen özel usulsüzlük cezasında ve davacı şirket nezdinde yapılan yoklamalarda, davacı şirketin fatura düzenlemediği değil düzenlediği faturalardaki alkollü içecek satışları için eksik oranda katma değer vergisi hesapladığı tespit edildiği halde davacı şirketin düzenlediği faturalardaki tutarların alkollü içeceklere ait tutarları da ihtiva edebileceği, ancak katma değer vergisi oranının düşük hesaplandığı göz ardı edilerek ve yıllık bazda yapılan kaydi envanterin mükellefin alış ve satışları için sağlıklı sonuç vermesi mümkün iken takvim yılının davacı şirketin aleyhine sonuç doğurmasına yol açacak şekilde 31/05/2016 tarihi itibarıyla ikiye bölünmek suretiyle yapılan kaydi envanter sonuçlarına göre şirketin 44.844,09-TL. tutarında kayıt dışı alkollü içecek satışı olduğu sonucuna varılmasında ve bu kayıt satış için fatura düzenlenmediğinden bahisle katma değer vergisi dahil 52.916,02 TL. üzerinden kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uyarlık bulunmadığından, Mahkeme kararının, 213 sayılı Kanun'un 353/1. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezası yönünden davanın kabulü yolundaki hüküm fıkrasında sonucu itibarıyla yasal isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davalı idarenin istinaf başvurusunun kısmen reddine, kısmen gerekçeli reddine, kısmen kabulüne, … Vergi Mahkemesi'nin kararının geçici vergi aslı yönünden davanın kabulüne ilişkin hüküm fıkrasının kaldırılmasına, davanın bu kısmının incelenmeksizin reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı hakkında düzenlenen vergi inceleme raporlarına dayanılarak yapılan cezalı tarhiyatta ve kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı iddiasıyla kararın aleyhe kısmının bozulması istenilmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1.Davalının temyiz isteminin reddine,
    2…. Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyize konu kısmının ONANMASINA,
    3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 12/05/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi