15. Ceza Dairesi 2017/27289 E. , 2020/11018 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dini inanç ve duygularının istismarı suretiyle dolandırıcılık
HÜKÜM : Her iki sanık hakkında ayrı ayrı;
TCK"nın 158/1-a, 168/1, 62, 52, 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıklardan...’in, pazar alışverişinden dönen katılanın yanına gelerek tanıyormuş gibi konuşmaya başladığı, kayınvalidesinin Almanya’da vefat ettiğini ve hayır dağıtacaklarını söyleyerek yardım istediği, birlikte yürüyerek bir işhanının önüne geldiklerinde, hakkında yürütülen soruşturma evrakı tefrik edilen bir kişinin işhanı merdivenlerinden aşağıya doğru inerek katılanın elini öptüğü, ... ve hakkında tefrik kararı verilen kimliği tespit edilemeyen diğer şahsın ayet okumaya başladıkları, bu sırada yukarıda hoca olduğunu, Kur’an okuduğunu, sessiz olması gerektiğini söyledikleri, yukarıdan inen şahsın cebinden 2.500 TL çıkararak katılana verdiği, daha sonra bu parayı dağıtabilmesi için maddi değeri olan bir şeyi vermesi gerektiğini, hoca tarafından okunduktan sonra parayı ve maddi değeri olan şeyi kendisine geri getireceklerini söyledikleri, katılanın da inanarak kolunda bulunan iki adet altın bileziği merdivenlerden inen kişiye verdiği, bu kişinin de tekrar yukarı çıktığı, ...’in katılan ile beklemeye devam ettiği, bu sırada katılan ile sürekli konuştuğu, daha sonra cep telefonuna bakarak katılana kendisini yukarıda beklediklerini, hediyeler olduğunu, hocanın, para ve bilezikleri geri vereceğini söylediği, ancak katılanın işhanında şahısları bulamadığı, kolluk tarafından incelenen kamera götüntülerinde sanıklardan...’ın, ... ile göz teması kurduğu ve... ile kimliği tespit edilemeyen üçüncü kişiyi yönlendirdiği, bu şekilde sanıkların iştirak halinde üzerlerine atılı suçu işledikleri iddia edilen olayda; sanıkların savunmaları, katılan beyanı, kriminal görüntü raporu ve dosya kapsamına göre, sanıkların mahkumiyetine yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarihli, 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde düzenlenen "seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına" hükmünün iptal edilmesi karşısında, bu hususun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanıklardan...’in, kararın yasalara ve hukuk kurallarına aykırı olduğuna, yeni yasa hükümlerinden faydalanmak istediğine; sanıklardan...’ın, suçlu olmadığına, CD görüntülerindeki şahsın kendisine benzetildiğine yönelik temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 04/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.