11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/9588 Karar No: 2018/1196 Karar Tarihi: 14.02.2018
Vergi Usul Kanununa Muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/9588 Esas 2018/1196 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanıkların, 2006 ve 2007 yılında sahte fatura düzenlemek suçundan mahkumiyeti hakkında verilen karar, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulduğu gerekçesiyle bozuldu. Mahkeme kararında, suça konu fatura asıllarının incelenmesi, suça konu faturaları kullananların tespiti, vergi dairesi ve ilgili kurumlara sunulan belgelerin incelenmesi gerektiği belirtilerek, suç ve cezaların şahsiliği ilkesinin gereği olarak, sanıkların rol ve sorumluluklarının her yıl için ayrı ayrı tartışılması gerektiği vurgulanmıştır. Ayrıca, her takvim yılı için sahte fatura düzenlemenin ayrı bir suç oluşturduğu, bu suçların zincirleme sahte fatura düzenleme suçunu oluşturacağı belirtilmiştir. Kararda, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 227. maddesi ve 230. maddesinde öngörülen şekil şartlarının da dikkate alınması gerektiği vurgulanmıştır. Kanun maddeleri: 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 227. maddesi ve 230. maddesi.
11. Ceza Dairesi 2017/9588 E. , 2018/1196 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Vergi Usul Kanununa Muhalefet HÜKÜM : Mahkumiyet
1- ... Gıda Limited Şirketinin ortak ve yöneticileri olan sanıkların 2006 ve 2007 yılında sahte fatura düzenlediklerinin iddia ve kabul olunduğu davada,sanıkların suçlamaları kabul etmeyerek, sahte fatura düzenlemediklerini savunmaları ve suça konu faturaların dosya kapsamında bulunmaması karşısında; her takvim yılı için suça konu fatura asıllarından kanaat oluşturacak sayıda temin edilip, dosya arasına konulmasından sonra incelenerek, 213 sayılı Yasanın 227. maddesinin 3. fıkrasındaki düzenleme de gözetilip, aynı yasanın 230. maddesinde öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi, suça konu faturaları kullanan şirket veya kişilerin tespiti ile suça konu faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının sorulması, sanıkların işletmenin faaliyetleriyle ilgili beyanname, işletmeye ait bir belge düzenleyip düzenlemediklerinin araştırılması, vergi dairesi ve ilgili kurumlara sunulan tüm belge asılları ile faturalardaki imza ve yazıların sanıklara aidiyeti yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılması, suç ve cezaların şahsiliği ilkesinin bir gereği olarak, suça konu faturaların düzenlenme tarihleri ile ..."in 17.1.2006 tarihinden itibaren 10 yıllığına müdür olduğu ve ..."ın da 29.11.2007 tarihi itibarıyla tasfiye memuru olması nedeni ile temsile yetkili bulunmaları dikkate alınıp, yüklenen suçların oluşumunda sanıkların rol ve sorumluluklarının her yıl için ayrı ayrı tartışılması, eylemleri gerçekleştiren gerçek sorumlu veya sorumlular belirlenerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- Kabule göre de; a) Sahte fatura düzenlemek suçlarında her takvim yılında işlenen suçların birbirinden ayrı ve bağımsız suçları oluşturduğu, ancak aynı takvim yılı içerisinde farklı zamanlarda düzenlenen sahte fatura eylemlerinin zincirleme sahte fatura düzenleme suçunu oluşturacağı cihetle; somut olayda sanıklar hakkında, “2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek” suçlarından kamu davası açıldığı, her takvim yılındaki eylemlerin ayrı ayrı suçları oluşturduğu gözetilmeden, tek hüküm kurulması, b) 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ile sanıklar ..., ..., ... müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.