Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/3082 Esas 2020/5797 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3082
Karar No: 2020/5797
Karar Tarihi: 23.11.2020

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/3082 Esas 2020/5797 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ceza Dairesi tarafından verilen 2018/3082 E. ve 2020/5797 K. sayılı kararında, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçuyla ilgili olarak başvurusunun esastan reddine karar verildi. Ancak, dosyanın incelenmesi sonucunda sanığın yargılama sürecinde üzerine atılı suçu savunacak bir avukatı bulunmadığı ortaya çıktı. Bu durum, delillere erişme ve savunma hazırlama imkanlarını etkileyerek, adaletin selameti açısından gerekli olan müdafiinin hukuki yardımından yararlandırılmadan yargılama yapıldığı ve hüküm kurulduğu anlamına geldi. Bu nedenle, CMK'nın 101/3, 150/3, 188/1 ve 289/1-a-e maddelerine muhalefet edildiği ve sanığın temyiz talebinin bu nedenle yerinde olmadığı belirtildi. Kararda geçen kanun maddeleri şunlardır: TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 53, 58/9, 62 ve 63. maddeleri, Anayasanın 36. maddesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesi.

16. Ceza Dairesi 2018/3082 E. , 2020/5797 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 53, 58/9, 62 ve 63. maddeleri gereğince, sanığın mahkumiyetine yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığın, yargılama aşamasında kendisinin seçtiği bir müdafii bulunmadığı gibi CMK"nın 156. maddesi gereğince re’sen müdafii görevlendirilmeyerek bulunduğu hal nedeniyle, delillere erişme ve savunma hazırlama imkanları itibariyle çelişmeli yargılamanın gereği olan “silahların eşitliği” ilkesinin ve Anayasanın 36., Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddeleri ile teminat altına alınan adil yargılama hakkının ihlali sonucunu doğuracak biçimde, adaletin selameti açısından gerekli olan müdafiinin hukuki yardımından yararlandırılmadan yargılama yapılıp sorgusu tespit edilmek ve hüküm kurulmak suretiyle CMK"nın 101/3, 150/3, 188/1 ve 289/1-a-e maddelerine muhalefet edilmesi,
Kanuna aykırı olup sanığın temyiz talebi bu nedenle yerinde olmadığından sair yönleri incelenmeyen hükmün öncelikle bu sebepten dolayı BOZULMASINA,
28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 23.11.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.