23. Hukuk Dairesi 2014/10976 E. , 2016/1378 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, taraflar arasında 20.11.2009 tarihli gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin imzalandığını, sözleşme kapsamında davalıya verilmiş olan vekaletnameye istinaden herhangi bir işlem yapılmadığını, davalının noterde düzenlenen 01.09.2010 tarihli azilname ile vekalet görevinden azledildiğini, davalı tarafça sözleşmede belirlenen süre içerisinde inşaata başlanmadığını savunarak sözleşmenin feshini talep etmiştir.
Davalı vekili, sözleşmenin ..."ya devir ve temlik edildiğinden husumet itirazında bulunduklarını, davacının aradan geçen 2 yıl boyunca bu yönde herhangi bir iddia öne sürmediğini, inşaat teslim süresinin temel ruhsatından sonra 26 ay olarak kararlaştırıldığını ve davacı tarafça azil nedeniyle temel ruhsatı alınmasına engel olunduğunu, sözleşmeye konu alanda imar düzenlemesi ve inşaat izninin idare mahkemesi kararıyla durdurulduğunu, ..."nın ise davaya dahil edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; inşaatın teslim süresi temel ruhsatından sonra 26 ay olduğu, sözleşmede taraflara karşılıklı yükümlülükler yüklendiği, davacının hisseli olan taşınmazdaki belediye hissesini satın almadığı, taşınmazların imar düzenlemesinin iptal edildiği, davalının bu süre içerisinde belediyeye inşaata başlamak için başvuruda bulunmadığı bu nedenle davacının 26 aylık süre dolmadan 01.09.2010 tarihinde davalıyı azlettiği, inşaatın başlaması için arsadaki imar durumunun da kesinleşmemiş olması göz önüne alındığında tarafların bir birine olan güvenini kaybettikleri, taşınmazlarda inşaatın yapılamayacak olması, davalının davacıya güven tesis etmesi bakımından sözleşmeden sonra inşaata başlamak için gerekli girişimlerde bulunmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında yapılan sözleşmede, dava konusu olan gayrımenkulün imar durumunun kesinleşmediği, imar durumunun kesinleşmesine müteakip projenin hazırlanarak teslim edeceğinin düzenlendiği, dosya içerisindeki yazışmalardan dava tarihi itibari ile dahi imarın kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Sözleşmenin 13. maddesinde düzenlenen arsa sahibine düşen edimlerden belediyenin hisselerinin satın alınması hususu arsa sahibi tarafından yerine getirilmemiş, yükleniciye verilen vekaletnme ise 01.09.2010 tarihinde azil sureti ile sonlandırılmıştır. Tüm bu hususlar dikkate alındığında davalı yüklenicinin edimini yerine getirmekte temerrüde düşmediği, henüz imar durumunun kesinleşmediği ve bu nedenle hazırlık aşamalarının dahi başlamadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca makul bekleme süresi de dava tarihi itibari ile geçmemiştir. Tüm bu hususlar dikkate alındığında davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.