19. Ceza Dairesi Esas No: 2020/2572 Karar No: 2020/10822 Karar Tarihi: 15.09.2020
6831 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2020/2572 Esas 2020/10822 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, 6831 sayılı Kanuna Aykırılık suçundan mahkum edilmiştir. İlk tebligatın yasalara uygun olmadığı ancak ikinci tebligatın geçerli olduğu anlaşılmıştır. Sanığın işlediği suç, 28.06.2013 tarihinde gerçekleşmiştir. Mahkeme, 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e ve 67. maddelerinde öngörülen 8 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresi dikkate alınarak verilen mahkumiyet kararının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar vermiştir. Bu karar, CMUK'nın 322. maddesi gereği yeniden yargılamayı gerektirmez. Kanun maddeleri açıklamaya göre şöyledir: 6831 sayılı Kanuna Aykırılık (Suç), CMK'nin 231/8-c maddesi (Hükmün açıklanmasının geri bırakılması), 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e ve 67. maddeleri (Zamanaşımı süresi).
19. Ceza Dairesi 2020/2572 E. , 2020/10822 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 6831 sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Gerekçeli kararın tebliğine ilişkin olarak yapılan 10.10.2019 tarihli tebligatın yasalara uygun olarak yapılmadığı bu husus ikinci tebligatın da geçerliliğini etkilediğinden sanığın temyizinin süresinde yapıldığı kabul edilmiştir. Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanık hakkında işgal ve faydalanma eylemiyle ilgili olarak mahkemece verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın 28.04.2011 tarihinde kesinleştiği, sanığın denetim süresi içinde 28.06.2013 tarihinde işlediği işgal ve faydalanma suçundan kurulan hükmün kesinleşmesi ve ihbar üzerine hükmün açıklandığı, CMK’nin 231/8-c maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarih ile sanığın denetim süresi içinde yeni suç işlediği tarih arasında zamanaşımının durduğu kabul edilerek yapılan incelemede; Suç tarihi itibariyle sanığa isnat edilen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre davanın 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e ve 67. maddelerinde öngörülen 8 yıllık olağan, 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresine tabi bulunması, zamanaşımını kesen en son işlem olan sanık hakkında mahkumiyet kararı verilen 24/09/2007 tarihinden karar tarihine kadar 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş bulunduğunun gözetilmemesi, Kanuna aykırı ve sanğın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN tebliğnameye uygun olarak 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK"nin 322. maddesinin verdiği yetkiyle, 5271 sayılı CMK"nin 223/8. maddesi uyarınca gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle KAMU DAVASININ DÜŞMESİNE,15/09/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.