Esas No: 2021/13803
Karar No: 2022/7384
Karar Tarihi: 25.04.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2021/13803 Esas 2022/7384 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2021/13803 E. , 2022/7384 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı Hazine vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; dava konusu Giresun İli, Merkez İlçesi, Çıtlakkale Mahallesi, 28 ada, 10 parsel sayılı 272 m² yüzölçümlü kargir ev vasıflı taşınmazın Hazine tarafından açılan dava sonucunda Giresun 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2015/38 Esas - 2016/106 Karar sayılı ilamı ile yolsuz tescil gerekçesiyle tapu kaydının iptali ile eski maliki adına tesciline karar verildiği, kararın temyiz incelemesinden geçerek Yargıtay 1. Hukuk Dairesi’nin 24.12.2018 tarih ve 2018/5029 Esas - 2018/15836 Karar sayılı kararı ile onandığı ve aynı gün kesinleştiğine dair Mahkemesince 21.01.2019 tarihinde kesinleşme şerhi tanzim edildiği anlaşılmaktadır.
Her ne kadar mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmişse de, yapılan inceleme hüküm kurmak için yetersizdir. Şöyle ki:
1-) Dava konusu taşınmaz mal arsa niteliğinde olup, arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur.
Bu itibarla, emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekir.
Hükme esas bilirkişi raporunda bu yönteme uyulmaksızın piyasa araştırmasına göre soyut ifadelerle dava konusu taşınmaza değer biçildiğinden bu rapora göre hüküm kurulması mümkün değildir.
Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re'sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibarıyla, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibarıyla imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğü'nden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların re'sen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
2-) Mahkemece reddedilen kısım üzerinden davalı Hazine lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 25/04/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.