BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/399 Esas 2021/529 Karar Sayılı İlamı
Esas No: 2020/399
Karar No: 2021/529
Karar Tarihi: 16.09.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/399 Esas 2021/529 Karar Sayılı İlamı
T.C. ANKARA 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/399 Esas - 2021/529
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/399 Esas
KARAR NO : 2021/529
HAKİM ....
KATİP : ....
DAVACI :....
VEKİLİ : Av.....
DAVALI :....
VEKİLİ : Av.....
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/09/2020
KARAR TARİHİ : 16/09/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 22/09/2021
Mahkememize açılan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle, müvekkili bankanın Yenişehir Şubesi tarafından, davalının müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış olduğu GKS'ne istinaden...Bil. İlet Mad Nak Dan San ve Tic. Ltd. Şti. lehine krediler kullandırıldığı, borcun zamanında ödenmemesi üzerine Ankara .... Noterliği 12.06.2019 tarih ve 08558 yevmiye nolu ihtarnamesi keşide edilerek kredi hesabının kat edildiği, ihtara rağmen borcun yine ödenmemesi üzerine Ankara ... Müdürlüğü'nün 2019/12147 E. Sayılı dosyası ile icra takibine geçildiği, ancak davalılar tarafından borca itiraz edildiği ve takibin bu borçlular yönünden durduğu, arabuluculuk görüşmelerinin anlaşamama ile sonuçsuz kaldığı, borçlunun itirazının yerinde olmadığından itirazın iptaline karar verilmesi gerektiği, GKS'ye istinaden dava dışı borçlu şirkete çeşitli krediler kullandırıldığı, ihtarname ile nakdi kredilerden kaynaklı 446.444,54 TL bedelin nakden ödenmesinin talep edildiği, ihtara rağmen ödenmeyen borcun tahsili için Ankara ... Müdürlüğünce takibe geçilerek ihtarnamenin tebliğinden itibaren işlemiş faiz ve gider vergisiyle birlikte ticari kredilerden kaynaklanan 487.218,54 TL nin nakden ödenmesinin talep edildiği, borçlu tarafından böyle bir borcun olmadığının iddia edildiği, alacağın varlığının bilirkişi incelemesi ile ortaya çıkacağı, Müteselsil kefil ...'un 2014 yılında GKS imzaladığı, daha sonraki tarihte evlendiği için eş muvafakati alınmadığı, davaya konu 411-7913188 nolu kredinin KGF kefaleti ile kullandırıldığı, 4749 Sayılı Kanuna göre KGF alacağının kamu alacağı olduğu, KGF alacaklarının Bakanlar Kurulu Kararları uyarınca kanuni takibe İlişkin işlemlerinin kredi verenler tarafından yürütüldüğü ve takip neticesinde elde edilecek tahsilatın kefalet oranında kuruma aktarıldığı, dava konusu alacağın icra takibi başlatıldıktan sonra 29.05.2020 tarihinde KGF tarafından 7.907,55'TL lık ödeme yapıldığı, söz konusu tutarın takip sonunda tahsili halinde KGF'ye ödeneceği, bu hususun bilirkişi tarafından dikkate alınması gerektiği, borca ve ferilerine ilişkin yapılan itirazın haksız ve dayanaksız olduğu, ihtarnamenin borçluya tebliğ edildiği ve borçluların temerrüde düştüğü, alacağın mevcudiyeti bakımından şüphe olmadığı, takibin yasal olduğu, borçlunun ferilere de itiraz ettiği, GKS'nin temerrüt başlıklı 10. Maddesinde takibe esas alınan faiz tür ve oranının açıkça düzenlenmiş olduğu bu maddeye göre sözleşmeden doğan borçlarını gününde ödemediği takdirde, temerrüdün doğduğu tarihten itibaren borcu bankaya ödeyeceği tarihe kadar geçecek günler için temerrüt tarihinde bankaca tespit edilmiş en yüksek kredi faiz oranının yıllık 450 fazlası olarak hesaplanacak oranda temerrüt faizi ödeyeceği, temerrüde düşülen tarihte banka faiz oranının 50 olduğu, bankanın 475 faiz uygulama yetkisi bulunduğu, Ancak bankanın işbu takip için ticari kredilere 440, kredi kartlarına 28,8 faiz oranı uygulayarak devam edilmesini talep ettiği hususları belirtilerek, Ankara ... Müdürlüğünün 2019/12147 E. Sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibi uzatmaya yönelik itirazları nedeniyle davalı aleyhine 420'den aşağı olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına mahkum edilmesi ile masraf ve vekalet ücretlerinin davalılara yükletilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle, davanın süresi içerisinde açılmadığını, tüm alacak kalemlerinin zaman aşımına uğradığını, Tüketici Mahkemesinin görevli olduğunu, arabuluculuk koşulunun yerine getirilmediğini, müvekkilinin eşinin muvafakatının olduğu bir GKS "nin sunulmadığını, kefalet sözleşmesinin üzerinden 10 yıllık bir süre geçmiş ise sorumluluğun ortadan kalkmış olacağı ve alacağın asıl borçludan tahsil edilmesi gerekeceği ve husumet yokluğundan reddinin gerektiği, takip dosyasına ait ödeme emrinde, belirtilen borca dayanak olduğu iddia edilen genel kredi sözleşmesine ilişkin hiç bir belge bulunmadığı, dava dilekçesinde sunulan GKS'lerin tarihlerinin bulunmadığı, icra takibindeki asıl borçluların... olduğu, müvekkilinin sorumluluğunun ve borcunun bulunmadığı, karşı tarafın dosyaya sunacağı genel kredi sözleşme yada sözleşmelerinde; müvekkilin ve eşinin muvafakatine ilişkin bir imza ya da geçerli bir kefalet sözleşmesinin varlığı halinde, ilgili sözleşmenin bir takım geçerlilik şartlarının mevcudiyetinin gerekeceği, TBK. 598. Maddesine göre gerçek bir kişi tarafından verilen her tür kefaletin 10 yıllık sürenin sonunda kendiliğinden hükümsüz kalacağını, kefalet on yıldan fazla bir süre için verilmiş olsa bile, uzatılmış veya yeni bir kefalet verilmiş olmadıkça kefilin ancak on yıllık süre doluncaya kadar takip edilebileceğini, kefalet süresinin, en erken kefaletin sona ermesinden bir yıl önce yapılmak kaydıyla, kefilin kefalet sözleşmesinin şekline uygun yazılı açıklamasıyla, azami on yıllık yeni bir dönem için uzatılabileceğini, kefalet sözleşmesi üzerinden 10 yıllık bir süre geçmesi nedeniyle müvekkilinin müteselsil kefil olarak sorumluluğunun kalmadığını, ortada geçerli bir kefalet sözleşmesi var olsa bile; usulüne uygun olarak ilgili muaccelliyet ve hesap kat ihtarnameleri, müvekkiline tebliğ edilemediğini, tebliğ şartı gerçekleşmiş olsa dahi; muaccelliyet şartı gerçekleştirilmeden hesap kat ihtarnamesi gönderilemeyeceği, ihtarnamede 24 saatlik süre tanındığı, usulüne uygun hazırlanmış ve tebliğ edilmiş bir ihtarname bulunmadığı, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin mevzuata uygun olarak tesis edilmediği belirtilerek, yukarıda sırasıyla sayılan usule ve esasa ilişkin itirazlar doğrultusunda davanın tüm ferileri ile birlikte reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER :
Ankara ....icra dairesinin 2019/12147 sayılı dosyası getirtilmiş, incelenmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve ön inceleme duruşmasında belirlenen uyuşmazlık konuları hakkında bankacı bilirkişiden alınan son bilirkişi raporunda özetle,
Uyuşmazlığın davacı banka ile dava dışı borçlu ... Medikal Sağl. Bil... Ltd. Şti. Arasında 29.04.2014 tarihinde akdedilen 500.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesine istinaden acılan taksitli kredilere ait taksitlerin, şirket kredi kartlarının ve çek tazmin bedellerinin zamanında ödenmemesi nedeniyle taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin 1-10 Temerrüt, VI.1. Temerrüt ve Muacceliyet, maddeleri gereği hesapların kat edilerek davalı borçlu ve GKS'ye 650.000,00 TL limitle müteselsil kefil olan davalıya gönderilen ihtarnameye rağmen ödenmemesi üzerine Ankara ... Müdürlüğü'nün 2019/12147 E. Sayılı icra dosyası ile davalı aleyhine yapılmış olan icra takibine yapılan itirazlardan kaynaklandığı, Borçlu firmaya; 75.000,00 TL, 100.000,00 TL ve 220.000,00 TL lık taksitli ticari krediler kullandırıldığı, 15.000,00 TL limitli iki adet ticari şirket kartı tahsis edildiği, ayrıca borçlu firmanın kullanımı için çek karneleri tanzim edildiği, kredi taksitlerinin ve borçların vadesinde ödenmemesi üzerine hesapların 25.03.2019 tarihinde kat edilerek borçlu ve kefillere ihtarname gönderildiği, gönderilen ihtarnamede verilen 24 saatlik sürede ödeme yapılmaması üzerine 14.06.2019 tarihinde tebliğ alan borçlu firma ve davalı kefil açısından 18.06.2019 tarihinde temerrüt oluştuğu, Taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin ticari işlemler için kullanılan sözleşme olduğu ve tarafların tacir olduğu, Türk Ticaret Kanunu ve 3095 Sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faiziyle İlgili Kanunun ilgili maddeleri gereğince TCMB tarafından ticari işlemlerde kullanılacak faiz oranlarının serbestçe belirlenebileceğinin belirtildiği, Kredi kartlarına uygulanacak faiz oranlarının yasal mevzuat gereği TCMB tarafından ilan edilen oranlar olduğu, Taksitli Kredilerin ödeme planları üzerinde akdi faiz oranlarının belirlendiği, temerrüt faiz oranının ise temerrüt tarihinde Bankaca tespit edilmiş en yüksek kredi faiz oranının yıllık 450 (yüzde elli) fazlası olarak uygulanacağının belirtildiği, bankanın TCMB'na bildirmiş olduğu en yüksek faiz oranının 450 olduğu bu orana 450 fazlasının ilavesi ile bulunan oranın 675 olduğu bankaca 411-7920476 nolu krediye fiilen uygulanan akdi faizin 432 olduğu bu oranının 450 fazlasının alınması halinde temerrüt faizinin 48'e tekabül edeceği, ancak bankaca talep edilen temerrüt faiz oranının daha düşük olan 40 olması nedeniyle tarafımca da temerrüt faizi olarak 40 temerrüt faiz oranı üzerinden hesaplama yapılarak takdire sunulmuştur. (Yargıtay 19.HD.2018/548 E. , 2019/3632 K. Sayılı 30.05.2019 tr-li kararı) Banka tarafından ödenen çek taahhüt bedelleri için takip talebinde işlemiş faiz talep edilmediği, tarafımca da nakde dönüşen çek bedelleri için faiz hesabı yapılmadığı Tarafımca yapılan hesaplamalarda, davacı bankanın icra takip tarihi itibariyle,
1-Taksitli ticari kredilerinden kaynaklanan alacağın,
Hesaplanan | Talep Edilen / Talep Edilebilecek
Asıl alacak 388.375,94 384.011,22 384.011,22 TL
İşlemiş Faiz 60.395,51 63.758,27 60.395,51 TL
BSMV 3.019,77 3.187,92 3.019,77 TL
Toplam 451.791,22 450.957,41 447.426,50 TL
2- 5941 Sayılı Çek Kanunu gereğince tazmin edilen çek taahhüt bedellerinden kaynaklanan alacağı
Takip tarihi itibariyle sorumluluk bedeli ödenen 12 adet çek yaprağından kaynaklanan banka alacağı;
Toplamda 19.802,19 TL olduğu,. İş bu tutarın için takipten ödeme tarihine kadar 24 oranından temerrüt faizi ile talep edilebileceği,
Mahkeme tarafından mütalaa edilmesi halinde ; takipten sonra ve dava tarihinden önce olmak üzere 2 adet çek bedeli 3.630,00 TL “nın da nakde dönmüş olduğu, dava tarihi itibariyle ödenen çek taahhüt bedelinden kaynaklanan banka alacağının 23.432,19 TL Asıl Alacak (19.802,194-3.630,00) 0,00 TL İşlemiş Faiz 23.432,19 TL Toplam olduğu,
3-Kredi Kartlarından kaynaklanan banka alacağı
Hesaplanan | Talep Edilen / Talep Edilebilecek
Asıl alacak 13.375,74 3.073,19 384.011,22 TL
İşlemiş Faiz 2.912,32 3.273,93 2.912,32 TL
BSMV 105,19 111,82 105,19 TL
Toplam 16.393,25 16.458,94 16.090,70 TL
Davacı bankanın takip tarihinden tahsil tarihine kadar taksitli kredilerden kaynaklanan asıl alacak tutarına %40, kredi kartlarından kaynaklanan asıl alacak tutarına takip tarihinde geçerli olan %28,80 ve çek karnelerinden kaynaklanan asıl alacak tutarına ise % 24 temerrüt faiz oranından gecikme faizi talep edebileceği, tüm diğer hususlarda olduğu gibi davacının icra inkar tazminatı talebinin mahkeme yetkisinde olduğu sonuç ve kanaatini bildirmiştir.
DELİL DEĞERLENDİRME VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava; davacı ile dava dışı şirket arasındaki genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan işlemlerinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla yapılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalı yan öncelikle mahkememizin görevli olmadığını iddia etmiş olup dava Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklandığından davanın ticari dava olduğu anlaşılmış davayı görmekte görevli olan mahkememizce yargılama yapılmıştır.
Davalı yan kefalet tarihi itibariyle 10 yıllık süre geçmiş olduğundan taleplerin zaman aşımına uğradığını iddia etmişse de takip tarihi ve GKS tarihi dikkate alındığında 10 yılın geçmediği görülmüş bu savunmaya itibar edilmemiştir. Davalı yan öte yandan sözleşmede eşinin muvafakatinin olmadığını beyan etmişse de davalının nüfus kayıt örneğinden sözleşme tarihinde evli olmadığı anlaşılmıştır. Davalının sözleşmeye yönelik başkaca itirazı bulunmadığından husumet itirazının da reddi gerekmiştir.
Davacı banka ile dava dışı şirket arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine davalının müteselsil kefil sıfatıyla imza attığı, kefaletinin tüm şekil şartlannı taşıdığı ve geçerli olduğu, davacı banka tarafından asıl borçlu şirket ve kefillere kat ihtarnamesi çıkartıldığı süresinde yerine getirilmezse yasal yollara başvurulacağının bildirildiği tebligat örneklerinin dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Bankacı bilirkişi tarafından düzenlenen son bilirkişi raporunda özetle; takip tarihi itibariyle davalıların sorumlu olduğu miktar hesaplanmıştır.
Davalının384.011,22 TL asıl alacak, 60.395,51 TL işlemiş faiz, 3.019,77 TL BSMV olmak üzere toplam 447.426,50 TL ve kredi kartından kaynaklanan 13.073,19 TL asıl alacak, 2.912,32 TL işlemiş faiz, 105,19 TL BSMV olmak üzere toplam 16.090,70 TL yönünden olmak üzere toplam 463.517,20 TL nakti alacak yönünden yaptığı itirazın iptaline karar vermek gerekmiştir. Davacı yanın aynı zamanda gayrı nakti alacak yönünden de talepleri vardır. Davalı genel kredi sözleşmesinin kefilidir. Kefalet sözleşmelerindeki belirlilik ilkesi gereği kefilin depo taleplerinden sorumlu tutulabilmesi için kredi sözleşmesinde açık hüküm bulunması gerekir. Sözleşmelerinde açık hüküm bulunmadığından davalı kefilin gayrı nakti alacaktan sorumlu tutulması mümkün görülmemiştir. (Aynı yönde 06.11.2018 tarih 2018/19-689 E ve 2018/1624 K sayılı Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı)
Alacak likit olduğundan itirazın iptaline karar verilen kısım yönünden icra inkar tazminatına hükmedilmiş , reddedilen kısım yönünden davalının kötü niyetine ilişkin delil sunulmadığından davalının kötü niyet tazminatı talebi reddedilmiştir.
Tüm dosya kapsamından davanın kısmen kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :
Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre;
1-Davanın kısmen kabulü ile Ankara .... İcra Dairesinin 2019/12147 sayılı dosyasına yapılan itirazın 384.011,22 TL asıl alacak, 60.395,51 TL işlemiş faiz, 3.019,77 TL BSMV olmak üzere toplam 447.426,50 TL ve kredi kartından kaynaklanan 13.073,19 TL asıl alacak, 2.912,32 TL işlemiş faiz, 105,19 TL BSMV olmak üzere toplam 16.090,70 TL yönünden olmak üzere toplam 463.517,20 TL yönünden iptaline, takibin bu bedel üzerinden kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Takip tarihinden itibaren taksitli krediden kaynaklı asıl alacağa %40, kredi kartından kaynaklı alacağa %28,80 temerrüt faizi uygulanmasına,
3-Kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen %20 icra inkar tazminatı olan 92.703,44 TL'nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Kötü niyet tazminat talebinin reddine,
5-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince, alınması gereken 31.662,85 TL nispi karar ve ilam harcın, peşin alınan 5.787,19 TL'nin mahsubu ile noksan olan 25.875,66 TL'nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davacı yararına kabul miktarına göre hesaplanan 40.225,86 TL TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine,
7-Arabuluculuk aşamasında harcanan 1.320,00 TL giderin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
8-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davalı yararına red miktarına göre hesaplanan 4.080,00 TL TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
9-Davacı tarafça yatırılan 5.787,19 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
10-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvuru harcı, 707,50 TL tebligat/posta/müzekkere masrafı, bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 761,90 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 725,00 TL'sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bıkarılmasına, kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/09/2021
Katip ...
¸E-İmzalıdır
Hakim ...
¸E-İmzalıdır
*Bu belge 5070 sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır.
