23. Hukuk Dairesi 2015/3035 E. , 2016/1355 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : .... Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat..... gelmiş diğer taraflardan gelen olmadığından onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
Davacı vekili, taraflar arasında yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri gereğince, davacının inşaatları yaptığını ancak hakettiği tapuların devredilmediğini, bu nedenle açtıkları tapu iptal ve tescil davasının reddedildiğini ileri sürerek, davacının gerçekleştirdiği imalat bedelinin tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri, davacının sözleşmelerdeki edimlerini yerine getirmediğini savunarak,davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece, davacının... parselde imalat yaptığını kanıtlayamadığı, diğer parselde ise inşaatın seviyesinin kabul edilebilir oranda olmadığı, arsa sahibi davalıların feshi kabul etmedikleri ve davacının haksız sebeple fesih talebinde bulunamayacağı ve taraflar arasında geçerli bir sözleşme bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
.....Köyü ...parsel sayılı taşınmaz üzerine arsa payı karşılığı inşaat yapımı konusunda davalı arsa sahiplerinin murisi ile diğer davalı yüklenici şirket arasında ... tarihli sözleşme düzenlenmiş, daha sonra davacının katılımıyla .... tarihinde düzenlenen “Taahhütname” başlıklı belge ile bu sözleşmedeki tüm hak ve borçlar davalı yüklenici şirket tarafından davacıya devredilmiştir.Anılan temlik niteliğindeki belge, resmi şekil şartına tabi olmayıp geçerlidir. Nitekim, davacı, arsa sahibi aleyhine .... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin ... Esas sayılı dava dosyasında tapu iptal ve tescil talebinde bulunmuş, mahkemece, davacının aktif husumet ehliyeti olduğu kabul edilerek işin esasına girilmiş ve sonuçta davacının henüz sözleşmedeki edimlerini yerine getirmediği gerekçesiyle red kararı verilmiş ve karar Yargıtay denetiminden de geçirilerek kesinleşmiştir. Şu halde, ortada geçerli ve ayakta bir sözleşme mevcuttur. Davacı, ...günlü arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamında yaptığı imalat bedelini istemiş olmakla, anılan sözleşmenin geriye etkili feshini de talep ediyor demektir. Ne var ki, davacının akidi davalı arsa sahibi mirasçıları feshe karşı çıkmıştır. Keza, dosya içeriğine göre davacının sözleşmeyi ifada temerrüde düştüğü sabittir. Bu sebeple,... parseldeki inşaatla ilgili imalat bedelinin tahsiline ilişkin talebin reddi gerekir.
Bunun yanında, ......parsel sayılı taşınmazla ilgili olarak davalı ... ...... ile dava dışı ..... arasında .....tarihinde düzenleme arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalanmıştır. Dosyada bu sözleşmenin davacıya devrine arsa sahibinin muvafakat ettiğine dair bir delil bulunmamaktadır. Davacı ile davalı ....i arasında düzenlenen....günlü “Mutabakat ve İbraname” başlıklı belgede bu inşaatın davacı tarafından yapılacağı kararlaştırılmış, nitekim davacı da, anılan sözleşmede yer alan arsa sahibine husumet yöneltmeyip sadece, ... tarihli sözleşmedeki akidi olan ...i"ne husumet yönelterek yaptığı imalatın bedelini bu şirketten istemiştir. Düzenlenen... günlü mutabakattan kısa süre sonra inşaatın mühürlendiği davacı yanca ileri sürülmüştür. Her ne kadar, ileri sürülen mühürleme işlemi ile ilgili dosyada herhangi bir belge bulunmasa da, davacının.... tarihli anlaşma uyarınca davalı şirketten imalat sebebiyle talep edebileceği herhangi bir bedelin bulunduğu ıspat edilememiştir. Mahkemece de, belirtilen bu husus benimsenmiştir.
İzah edilen sebeplerle davanın reddi gerekirken, yazılı gerekçeyle reddi hatalı olsa da, sonucu itibariyle doğru olan kararın HUMK"nun 438/son maddesi gereğince değişik gerekçeyle onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile sonucu itibariyle doğru olan kararın HUMK"nun 438/son maddesi gereğince değişik gerekçeyle ONANMASINA, Yargıtay duruşmasına davalılar vekilleri katılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren .... gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, ....tarihinde oybirliğiyle karar verildi.