Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2018/268 Esas 2021/2362 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/268
Karar No: 2021/2362
Karar Tarihi: 31.03.2021

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2018/268 Esas 2021/2362 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2018/268 E.  ,  2021/2362 K.

    "İçtihat Metni"

    14. Hukuk Dairesi


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı temsilcisi tarafından, davalılar aleyhine 29/06/2004 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve yayla olarak sınırlandırma talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 06/06/2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    _ K A R A R _
    Dava, davalı adına kayıtlı dava konusu ...Beldesi, .... Mahallesi 120 ada 1 parsel sayılı taşınmazın yayla niteliğinde olduğu gerekçesiyle tapu kaydının iptali ve yayla vasfıyla özel siciline yazılması istemine ilişkindir.
    Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava ehliyeti davada taraf olma ehliyetidir. 6100 sayılı HMK"nın 50. Maddesinde medeni haklardan yararlanma ehliyetine sahip olanların, davada taraf ehliyetine de sahip olacağı hüküm altına alınmıştır. Yasa hükmünde belirtildiği üzere taraf ehliyeti, medeni hukuktaki hak ehliyetinin usul hukukunda bütünlüğü şekildir. Madde de gerçek ve tüzel kişi ayrımı yapılmaksızın, medeni haklardan yararlanma ehliyetine sahip olanların davada taraf ehliyetine de sahip olacağı belirtilmiştir.
    Türk Medeni Kanununun 28. maddesinde gerçek kişinin ölümüyle medeni haklardan yararlanma ehliyeti ve buna bağlı olarak da taraf ehliyetinin sona ereceği belirtilmiştir. Dava tarihinden önce ölüm nedeniyle şahsiyeti son bulan kişinin taraf ehliyetini yitireceği kuşkusuzdur.
    Bu itibarla, gerek Türk Medeni Kanunu gerekse Hukuk Muhakemeleri Kanunu, dava açıldığı zaman hayatta bulunan kişiler yönünden düzenleyici hükümler koymuş, ölen kişiler hakkında açılacak davalar yasalarımızda yer almamıştır. Nitekim 04/05/1978 tarihli ve 1978/4-5 sayılı Yargıtay İçtihadi Birleştirme Kararında da dava tarihinden önce ölen kişinin taraf ehliyetini yitireceği, aleyhine dava açılamayacağı dava tarihinde şahsiyeti sona ermiş kimsenin mirasçılarına halefiyet kuralı uygulanamayacağından davaya dahil edilmek veya dava ıslah edilmek suretiyle davaya devam edilemeyeceği vurgulanmış, bu doğrultudaki içtihatlar kararlılık kazanmıştır.
    Somut olayda; davanın açılma tarihi olan 29/06/2004 tarihinden önce davalı ... 25/10/1998 tarihinde ölmüş olduğundan, davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken farklı gerekçeyle ret kararı verilmesi doğru görülmemişse de bu husus bozmayı ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden ve karar sonucu itibariyle doğru bulunduğundan hükmün gerekçesinin bu şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün gerekçesinin yazılı olduğu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.