Abaküs Yazılım
9. Daire
Esas No: 2019/2161
Karar No: 2022/1840
Karar Tarihi: 16.05.2022

Danıştay 9. Daire 2019/2161 Esas 2022/1840 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2019/2161 E.  ,  2022/1840 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    DOKUZUNCU DAİRE
    Esas No : 2019/2161
    Karar No : 2022/1840



    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Başkanlığı-...
    (... Mal Müdürlüğü)
    VEKİLİ : Av. ...

    KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
    VEKİLİ : Av. ...

    İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ:
    Dava konusu istem: ... Süt Ürünleri Gıda Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine ait vergi borçlarının tahsili amacıyla, şirket ortağı sıfatıyla davacı adına düzenlenen ... tarih ve ... sayılı ödeme emrinin iptali istemi istemine ilişkindir.

    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesinin ... gün ve E:..., K:... sayılı karıyla; 12/09/2012 tarihinde ticaret siciline tescil edilen ... Süt Ürünleri Gıda Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin 380 paya karşılık 9.500 TL'lik hissesi ...'a, 20 paya karşılık 500 TL'lik hissesi ...'e ait olmak üzere toplam 400 hisseli olarak kurularak, şirketin kuruluşunun 24/09/2012 tarih ve 8159 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nde ilan edildiği, şirket hissedarı olan ...'ın şirkette bulunan hisselerinin, şirketin toplam hisselerinin % 50'sine karşılık gelen 200 adedini Kartal 2. Noterliğinde yapılan ... tarih ve ... yevmiye numaralı limited şirket pay devir sözleşmesi ile davacı ...'e devrettiği, sözleşmede devir bedelinin tamamının nakten ödendiğinin belirtildiği, ancak hisse devir sözleşmesinin devrine yönelik ortaklar genel kurulu kararı alınmadığı gibi, sözleşmenin tescil ve ilanının da yapılmadığı, davacının pay devir sözleşmesi yaptığı tarihten sonra şirket adına tahakkuk ettirilen vergi alacaklarının tahsili amacıyla şirket adına ödeme emri düzenlendiği, ancak kamu alacaklarının vadesinde ödenmemesi üzerine, şirket hakkında yapılan mal varlığı araştırmasında, haczi kabil mal varlığı olarak yalnızca bir adet 2009 model panelvan araç tespit edilerek araca haciz konulduğu, ancak araca daha önce konulan haciz bulunduğu gibi davalı vergi dairesinin şirketten olan alacağının mevcut mal varlığının paraya çevrilmesi durumunda bile tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması üzerine, şirket ortağı sıfatıyla alacağın davacının şirketteki % 50 hissesi oranındaki kısmının tahsili amacıyla davacı adına dava konusu ödeme emrinin düzenlendiği, basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi yolunda sorumluluk yüklenen ve noter hisse devir sözleşmesiyle şirkete ortak olma yönünden iradesini ortaya koyan davacının, şirkete ortak olduğu dönemden sonra ortaya çıkan ve şirket mal varlığından tahsil edilemeyen vergi alacaklarından, şirketteki hissesi oranında sorumlu tutulmasının mümkün bulunması karşısında, kamu alacağının tahsili amacıyla hisse oranında davacı adına düzenlenen dava konusu ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Şirket esas sermaye payının devri için 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 595. maddesine göre sözleşmenin yazılı şekilde yapılması ve taraf imzalarının noter tarafından onanması, ayrıca şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemiş olmak kaydıyla devir işlemine ortaklar genel kurulunca onay verilmesi gerektiği, ortaklar genel kurulunun onayının, devir işleminin geçerlilik şartı olduğu, bu nedenle noter vasıtasıyla yapılan hisse devir sözleşmesine onay verilmek üzere hisseyi devreden veya devralan şahıs tarafından öncelikle ortaklar genel kuruluna başvurulması ve genel kurulun karar mekanizmasını harekete geçirmesi gerektiği, aksi takdirde, noter vasıtasıyla yapılan hisse devir sözleşmesi, ortaklar genel kurulunun onayına kadar "askıda hükümsüz" olarak kalacağı, onay verilinceye kadar sıhhat kazanmayacağı ve hukuki sonuç doğurmayacağı, olayda, davacı tarafından, şirket ortağı ...'ın şirketin toplam hisselerinin % 50'sine karşılık gelen 200 hissesi Kartal 2. noterliğinde yapılan ... tarih ve ... yevmiye numaralı pay devir sözleşmesi ile devralınmış ise de; şirket ana sözleşmesinde hisse devrine ilişkin herhangi bir düzenlemeye yer verilmediği, bu nedenle yasanın açık hükmü gereğince aranan ortaklar genel kurulu onayının hisse devir işleminin geçerlilik şartı olduğu, buna karşın hisseyi devreden veya devralan şahıs tarafından hisse devir sözleşmesine onay verilmek üzere ortaklar genel kuruluna başvurulmadığının açık olduğu, noter vasıtasıyla yapılan hisse devir sözleşmesi, ortaklar genel kurulunun onayına kadar "askıda hükümsüz" olarak kalacağından ve onay verilinceye kadar hukuki sonuç doğurmayacağından, söz konusu devir sözleşmesine istinaden şirket ortağı sıfatıyla davacı adına düzenlenen ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun kabulüne, Mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, dava konusu ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 595. maddesi uyarınca, ortaklar genel kurulunca üç ay içinde ret kararı alınmaması durumunda sözleşmenin geçerli sayılacağı, böyle bir karar alınmadığı için hisse devir sözleşmesinin geçerli olduğu, hisse devir sözleşmesinde devir bedelinin tamamının nakden ödendiğinin belirtildiği, şirket ortağı sıfatıyla hisse oranında davacı adına düzenlenen dava konusu ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.
    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ... 'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE:
    MADDİ OLAY:
    ... Süt Ürünleri Gıda Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine ait vergi borçlarının tahsili amacıyla, şirket ortağı sıfatıyla davacı adına düzenlenen ... tarih ve ... sayılı ödeme emrinin iptali istemi istemine ilişkindir.
    İLGİLİ MEVZUAT:
    6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un olay tarihinde yürürlükte bulunan hali ile 54. maddesinde; ödeme müddeti içinde ödenmeyen amme alacağının tahsil dairesince cebren tahsil olunacağı hükmüne yer verilmiş, Kanun'un olay tarihinde yürürlükte bulunan hali ile 55. maddesinde; amme alacağını vadesinde ödemeyenlere, 7 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir “ödeme emri” ile tebliğ olunacağı, 58. maddesinde ise; kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde dava açabileceği ifade edilmiştir.
    Aynı Kanunun 35. maddesinin 1. fıkrasında, limited şirket ortaklarının, şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olacakları ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulacakları; 5766 sayılı Kanun'un 3. maddesiyle değiştirilen ve 06/06/2008 tarihinden itibaren yürürlüğe giren 2. fıkrasında, ortağın şirketteki sermaye payını devretmesi halinde, payı devreden ve devralan şahısların devir öncesine ait amme alacaklarının ödenmesinden 1. fıkra hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutulacakları; 5766 sayılı Kanun'un 3. maddesiyle değiştirilen ve 06/06/2008 tarihinden itibaren yürürlüğe giren 3. fıkrasında, amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda pay sahiplerinin farklı şahıslar olmaları halinde bu şahısların amme alacağının ödenmesinden 1. fıkra hükümlerine göre müteselsilen sorumlu olacakları düzenlenmiştir.
    6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 595. maddesinde, esas sermaye payının devri ve devir borcunu doğuran işlemlerin yazılı şekilde yapılacağı ve tarafların imzalarının noterce onanacağı, şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemişse esas sermaye payının devri için ortaklar genel kurulunun onayının şart olduğu, devrin bu onayla geçerli olacağı, şirket sözleşmesinde başka türlü düzenlenmemişse ortaklar genel kurulunun sebep göstermeksizin onayı reddedebileceği, başvurudan itibaren üç ay içinde genel kurul reddetmediği takdirde onayı vermiş sayılacağı düzenlemesine yer verilmiştir.
    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Yukarıda yer verilen hükümlerin birlikte değerlendirilmesinden; geçerli bir pay devri için pay devri sözleşmesinin yazılı olması ve içeriğinin ve imzaların noterce onaylanması, pay devrinin içeriğinin ihtilafa mahal vermeyecek şekilde irade beyanlarını içermesi, noterde imza edilmiş pay devri sözleşmesinin şirket ana sözleşmesinde aksi öngörülmemişse ortaklar genel kurulu tarafından onaylanması gerektiği, genel kurul tarafından pay devrinin başvurudan itibaren üç ay içinde reddedilmemesi halinde pay devrinin zımnen kabul edildiği sonucuna ulaşılmaktadır.
    Dosyanın incelenmesinden; ... Süt Ürünleri Gıda Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin 12/09/2012 tarihinde ticaret siciline tescil edilerek kurulduğu, ortaklarının 380 paya karşılık 9.500- TL'lik hissesi ile ..., 20 paya karşılık 500-TL'lik hissesi ile ... olduğu, şirket ortaklarından ...'ın şirkette bulunan hisselerinin, şirketin toplam hisselerinin % 50'sine karşılık gelen kısmını noter onaylı ... tarih ve ... yevmiye numaralı hisse devri sözleşmesi ile davacıya devrettiği, devir bedelinin tamamının nakden ödendiği, payın devri işleminden sonra asıl borçlu şirket adına tahakkuk ettirilen vergi borçlarının tahsili amacıyla şirket hakkında vergi/ceza ihbarnamesi ve ödeme emirleri düzenlendiği, ödeme emrine rağmen ödenmeyen amme alacağının tahsili amacıyla şirket mal varlığından tahsili cihetine gidilerek amme alacağının şirket tüzel kişiliğinden tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması üzerine amme alacağının tahsili amacıyla ortak sıfatıyla davacı adına dava konusu ödeme emrinin düzenlendiği anlaşılmaktadır.
    Olayda, 04/01/2013 tarihinde yapılan noter onaylı pay devri sözleşmesine ilişkin şirket genel kurulu tarafından pay devrinin reddine yönelik alınmış bir kararın dosyada yer almadığı, davacı tarafından noter onaylı sözleşme devir bedelinin tamamının nakden ödendiği, aksi yönde bir başvurunun da yapılmadığı dikkate alındığında, basiretli bir tacir gibi hareket etmesi yolunda sorumluluk yüklenen ve noter hisse devir sözleşmesiyle şirkete ortak olma yönünden iradesini ortaya koyan davacının, şirkete ortak olduğu dönemden sonra ortaya çıkan ve şirket mal varlığından tahsil edilemeyen vergi alacaklarından, şirketteki hissesi oranında sorumlu tutulmasının gerektiği sonucuna varılmış olup, asıl borçlu şirket hakkındaki takibatın usulüne uygun bir şekilde sonuçlandırılıp sonuçlandırılmadığı araştırılarak ulaşılacak neticeye göre bir karar verilmesi gerekirken, davanın reddi yönünde verilen Vergi Mahkemesi kararına karşı davacı tarafından yapılan istinaf başvurusunu, hisse devir sözleşmesinin, ortaklar genel kurulunun onayına kadar "askıda hükümsüz" olarak kalacağından ve onay verilinceye kadar hukuki sonuç doğurmayacağından, söz konusu devir sözleşmesine istinaden şirket ortağı sıfatıyla davacı adına düzenlenen ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle kabul edip Vergi Mahkemesi kararını kaldırarak ve davayı kabul eden Bölge İdare Mahkemesi kararında isabet görülmemiştir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davalının temyiz isteminin kabulüne,
    2. ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının BOZULMASINA,
    3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 16/05/2022 tarihinde kesin olarak oyçokluğuyla karar verildi.



    (X) KARŞI OY:Temyiz isteminin reddi ile Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği oyuyla Daire kararına katılmıyorum.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi