Abaküs Yazılım
7. Daire
Esas No: 2020/612
Karar No: 2022/2066
Karar Tarihi: 16.05.2022

Danıştay 7. Daire 2020/612 Esas 2022/2066 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 7. Daire Başkanlığı         2020/612 E.  ,  2022/2066 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    YEDİNCİ DAİRE
    Esas No : 2020/612
    Karar No : 2022/2066

    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...TR Gıda Tarım Hayvancılık Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi
    VEKİLİ : Av. ...

    KARŞI TARAF (DAVALI) : ...Bakanlığı adına ...Gümrük Müdürlüğü
    VEKİLİ : Av. ...

    İSTEMİN KONUSU : ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava Konusu İstem: Davacı adına tescilli ...tarihli ...sayılı, ...tarihli ...sayılı ve ...tarihli ...sayılı serbest dolaşıma giriş beyannameleriyle, nihai kullanım izni ile ithal edilen eşyanın gümrük idaresinden izni alınmaksızın satışının gerçekleştirildiğinin tespit edilmesi üzerine, davacı şirket adına tanzim edilen nihai kullanım izinlerinin iptal edildiğinden bahisle, ithal edilen eşyanın yurda girişinde tahakkuk ettirilerek teminata bağlanan gümrük ve katma değer vergilerinin tahsili amacıyla 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 56. maddesi uyarınca tesis edilen işlemin iptali istemiyle dava açılmıştır.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... Vergi Mahkemesi ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla; olayda, davacı adına tescilli muhtelif tarih ve sayılı üç adet serbest dolaşıma giriş beyannamesiyle nihai kullanım izin belgeleri kapsamında ithal edilen "..." ticari tanımlı eşyanın sevk adresine getirilmediğinin tespiti üzerine; davacı şirketin ilgili eşyanın başka firmalara, muhtelif tarihler ve miktarlarda satışının yapıldığına ilişkin beyanına istinaden mükellefin nihai kullanım izni gereği ithal ettiği eşyayı gümrük idaresinin izni olmaksızın satışını gerçekleştirdiğinden bahisle, Gümrük Yönetmeliği'nin 208. maddesi uyarınca davacının nihai kullanım izin belgelerinin iptal edildiği, nihai kullanım izin belgesi kapsamında ithal edilen eşyanın izin alınmaksızın muhtelif firmalara satışının gerçekleştiğine dair taraflar arasında bir ihtilafın bulunmaması ve davacının izinsiz satış işlemlerine Gümrük Yönetmeliği'nin 486. maddesinin uygulanamayacağı göz önüne alındığında; davacı tarafından nihai kullanım izin belgesi kapsamında gümrük ve katma değer vergilerinden muaf olarak ithal edilen eşyanın, 4458 sayılı Kanun'un 83. maddesi ile bu maddenin verdiği yetkiye istinaden düzenlenen Gümrük Yönetmeliği'nin 208. maddesinin 4. ve 5. fıkralarına aykırı olarak, gümrük idaresinin izni olmaksızın başka firmalara devredildiği sonucuna ulaşıldığından, anılan Yönetmelik hükmü uyarınca nihai kullanım izin belgeleri iptal edilerek, eşyanın yurda girişinde tahakkuk ettirilerek teminata bağlanan gümrük ve katma değer vergilerinin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 56. maddesi uyarınca ödenmesi yolunda tesis edilen davaya konu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Sehven idareye usulüne uygun şekilde başvuruda ya da bildirimde bulunulmamasının eşyanın nihai kullanıma tabi tutulmadığını veya nihai amacına uygun şekilde kullanılmadığını göstermeyeceği, buna ilişkin uzman raporundan da anlaşılabileceği üzere tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : İdareye bilgi vermeksizin ve izin almaksızın izin konusu eşyaların devredilmesi nedeniyle tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı savunulmuştur.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ : 6183 sayılı Kanun'un yukarıda yer alan 55 ve/veya 56. maddesi uyarınca, bir kamu alacağının ödeme emriyle ve/veya teminatın paraya çevrilerek tahsil edilebilmesinin ön koşulunun, vadesinin geçmiş olmasına karşın ödemede bulunulmaması olduğuna göre, nihai kullanım izni kapsamında, gümrük vergilerinden istisna olarak ithal edilen eşyaların girişi esnasında tahakkuk ettirilerek kısmi ya da tamamı teminata bağlanan ve şartların ihlal edilmesi halinde tahsili gereken vergiler için, ödenmesi gereken vade günü belli olmadığından, anılan Kanun'un yukarıda değinilen 55 ve/veya 56. maddesi uyarınca tesis edilecek işlemden önce, aynı Kanun'un 37. maddesi gereği işlem tesis edilerek, alacağın vadesinin belirlenmesi gerektiğinden, işlemin bu sebeple iptali gerekirken, aksi yolda verilen temyize konu kararda hukuki isabet görülmediği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE:
    MADDİ OLAY :
    Davacı adına tescilli ...tarihli ...sayılı, ...tarihli ...sayılı ve ...tarihli ...sayılı serbest dolaşıma giriş beyannameleriyle, nihai kullanım izni ile ithal edilen eşyanın gümrük idaresinden izin alınmaksızın satışının gerçekleştirildiğinin tespit edilmesi üzerine, davacı şirket adına tanzim edilen nihai kullanım izinlerinin iptal edildiğinden bahisle, ithal edilen eşyanın yurda girişinde tahakkuk ettirilerek teminata bağlanan gümrük ve katma değer vergilerinin tahsili amacıyla 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 56. maddesi uyarınca tesis edilen işlemin iptali istemiyle dava açılmıştır.

    İLGİLİ MEVZUAT:
    4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 16. maddesinin 1. fıkrasında maddesinde; mahiyeti ve nihai kullanım şekli gerekçesiyle, bazı eşyanın yararlanabileceği tercihli tarife uygulamasının, Bakanlar Kurulunca belirlenen şartlara tabi olduğu, bir izin gerektiğinde 80. ve 81. madde hükümlerinin uygulanacağı, Kanun'un 77. maddesinde, nihai kullanım nedeniyle indirimli veya sıfır vergi oranından yararlanarak serbest dolaşıma girmiş eşyanın gümrük gözetiminin, nihai kullanım olarak kabul edilen üretim veya kullanım faaliyetiyle sona ereceği, ayrıca, indirimli veya sıfır vergi uygulamasına ilişkin koşulların sona erdiği, eşyanın ihraç veya imha edildiği, eşyanın indirimli veya sıfır vergi uygulaması için belirlenmiş amaçlar dışında kullanılması nedeniyle tahsili gereken vergilerin ödendiği hallerde de gümrük gözetiminin sona ereceği, nihai kullanım nedeniyle serbest dolaşıma giren eşyaya, duruma göre 81. maddenin 2. fıkrası veya 83. madde hükümlerinin uygulanacağı, 184. maddesinde; 183. maddede belirtilen haller dışında; ithalat vergilerine tabi eşyanın geçici depolanmasından veya tabi tutulmuş olduğu gümrük rejiminin uygulanmasından doğan yükümlülüklerden birinin yerine getirilmemesi, eşyanın söz konusu gümrük rejimine tabi tutulmasına veya nihai kullanımı nedeniyle indirimli yahut sıfır ithalat vergi oranı uygulanmasına ilişkin koşullardan birine uyulmaması hallerinde ve bu fiillerin geçici depolamanın veya ilgili gümrük rejiminin yanlış uygulanması sonucunu yarattığının tespit edilmesi durumunda ithalat nedeniyle gümrük yükümlülüğünün doğacağı, gümrük yükümlülüğünün; 1. fıkranın (a) bendinde belirtilen hükmün yerine getirilememesinin bir gümrük yükümlülüğü doğurması halinde, bu tarihte, eşyanın sözkonusu gümrük rejimine tabi tutulmasına veya nihai kullanımı nedeniyle indirimli ya da sıfır ithalat vergi oranı uygulanmasına ilişkin bir koşula uyulmadığının sonradan tespiti halinde, ilgili rejime tabi tutulduğu tarihte başlayacağı, yükümlünün, ithalat vergilerine tabi eşyanın geçici depolanmasından veya tabi tutulduğu gümrük rejiminin uygulanmasından doğan yükümlülükleri yerine getirmesi gereken kişi ya da söz konusu rejime tabi tutulması için konulmuş koşullara uyması gereken kişi olduğu hükümlerine yer verilmiştir.
    Kanun'un 197. maddesinin 1. fıkrasında gümrük vergilerinin, tahakkukundan hemen sonra yükümlüye tebliğ edileceği, 2. fıkrasında ise yapılan denetlemeler sonucunda hiç alınmadığı veya noksan alındığı belirlenen veya 1. fıkrada belirtilen şekilde tebliğ edilemeyen gümrük vergilerine ilişkin tebliğatın gümrük yükümlülüğünün doğduğu tarihten itibaren üç yıl içinde yapılacağı şu kadar ki, gümrük yükümlülüğünün doğduğu olayla ilgili olarak dava açılmasının zamanaşımını durduracağı kurala bağlanmıştır.
    07/10/2009 tarih ve 27369 (Mükerrer) sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Gümrük Yönetmeliğinin 207. maddesinin 1. fıkrasında Kanun'un 16. maddesi hükmü çerçevesinde Bakanlar Kurulunca belirlenen, nihai kullanımı nedeniyle indirimli veya sıfır vergi oranı uygulamasına tabi eşyanın, öngörülen amaçlarla kullanılması halinde gümrük vergisi alınmayacağı veya normalde uygulanan gümrük vergisi oranından daha düşük vergi oranı uygulanacağı, 3. fıkrasında nihai kullanımı nedeniyle indirimli veya sıfır vergi oranı uygulanarak serbest dolaşıma giren eşyada kanuni veya tavizli vergi oranının uygulanması ile bulunacak gümrük vergisi ile nihai kullanım nedeniyle indirimli tarife uygulanarak tahakkuk ettirilen gümrük vergisi arasındaki farkın gümrük mevzuatı hükümleri çerçevesinde teminata bağlanacağı, 4. fıkrasında izin hak sahibinin, izin belgesinde öngörülen sürenin sona ermesinden itibaren otuz gün içerisinde izni veren gümrük idaresine müracaatı üzerine yerinde yapılan denetimlere ilişkin bilgilerin yer aldığı, Ek-27’de yer alan Nihai Kullanım Denetim Formu esas alınarak, izin belgesi kapsamına giren işlemler itibariyle ilgili izin hak sahibinin mali kayıtları üzerinden nihai kullanıma konu eşyanın nihai kullanım amacına uygun kullanımda olup olmadığının tespiti ve teminat iadesine ilişkin diğer iş ve işlemlerin gümrük idaresince yerine getirileceği, izin belgesinde öngörülen sürenin sona ermesinden itibaren otuz gün içinde izni veren gümrük idaresine herhangi bir müracaatta bulunulmaması halinde, eşyaya ilişkin olarak alınan teminata 6183 sayılı Kanun'un 56. maddesi çerçevesinde işlem yapılacağı düzenlemelerine yer verilmiştir.
    6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 56. maddesinde, karşılığında teminat gösterilmiş bulunan amme alacağı vadesinde ödenmediği takdirde, borcun yedi gün içinde ödenmesi, aksi halde teminatın paraya çevrileceği veya diğer şekillerle cebren tahsile devam olunacağının borçluya bildirileceği; yedi gün içinde borç ödenmediği takdirde, teminatın, anılan kanun hükümlerine göre paraya çevrilerek amme alacağının tahsil edileceği hükme bağlanmış; 37. maddesinde de; hususi kanunlarında ödeme zamanı tespit edilmemiş amme alacaklarının Maliye Vekaletince belirtilecek usule göre yapılacak tebliğden itibaren bir ay içinde ödeneceği, bu ödeme müddetinin son gününün amme alacağının vadesi günü olduğu açıklanmış; 55. maddesinin birinci fıkrasında; amme alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun ödeme emri ile tebliğ olunacağı belirtilmiştir.
    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Yukarıda yer verilen hükümlerden de anlaşılacağı üzere, nihai kullanım izni ile ithal edilen eşya için tahakkuk ettirilen vergiler tamamen veya ilgili düzenlemeler uyarınca kısmen teminata bağlanmakta, eşyanın öngörülen şekilde kullanılmasının ardından, alınmış olan teminatlar ilgilisine iade edilmektedir. Yani; bu halde eşya gümrük vergilerinden istisna olarak ithal edilse de, başlangıçta kat'i olarak tahakkuk ettirilen vergi ve resimlerin teminata bağlanması suretiyle tahsilatının ertelenmesi; şartların gerçekleştirilmesini müteakip de teminatın iadesi gerekmektedir.
    6183 sayılı Kanun'un yukarıda yer verilen 55 ve/veya 56. maddesi uyarınca, bir kamu alacağının ödeme emriyle ve/veya teminatın paraya çevrilerek tahsil edilebilmesinin ön koşulunun, vadesinin geçmiş olmasına karşın ödemede bulunulmaması olduğuna göre, nihai kullanım izni kapsamında, gümrük vergilerinden istisna olarak ithal edilen eşyaların girişi esnasında tahakkuk ettirilerek kısmi ya da tamamı teminata bağlanan ve şartların ihlal edilmesi halinde tahsili gereken vergiler için, ödenmesi gereken vade günü belli olmadığından, anılan Kanun'un yukarıda değinilen 55 ve/veya 56. maddesi uyarınca tesis edilecek işlemden önce, aynı Kanun'un 37. maddesi uyarınca işlem tesis edilerek, alacağın vadesinin belirlenmesi gerektiğinden, alacağın ödenmesi için davacıya vade tanınmadan tesis edildiği anlaşılan dava konusu işlemin bu sebeple iptali gerekirken, aksi yolda verilen temyize konu kararda hukuki isabet görülmemiştir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1.Temyiz isteminin kabulüne,
    2....Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının BOZULMASINA,
    3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Daireye gönderilmesine,
    4. Yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 16/05/2022 tarihinde kesin olarak oyçokluğuyla karar verildi.


    (X) KARŞI OY :
    Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanmış bulunan Mahkeme kararı, aynı gerekçe ve nedenlerle uygun görülmüş olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar sözü geçen kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ve Mahkeme kararının onanması gerektiği oyu ile, karara katılmıyorum.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi