Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/684
Karar No: 2021/3161
Karar Tarihi: 16.06.2021

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/684 Esas 2021/3161 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2021/684 E.  ,  2021/3161 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün temyizen tetkiki davacı vekili ile davalılar vekilleri tarafından talep edilmiş, davalılar ..., ... ve ... vekillerince de duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 15.06.2021 Salı günü davacı vekili Av. ... ile davalı ... vekili Av. ..., davalı ... vekili Av. ..., davalı ... vekili Av. ... davalı ... vekili Av. ... ve davalı ... vekili Av. ... geldiler. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar vekilleri dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Hükmüne uyulan Dairemizin 24/02/2015 gün 2014/9407 esas ve 2015/2052 karar sayılı ilk ilamında özetle; rücu davasında, sorumlular arasında teselsül hükümlerinin uygulanamayacağı, davalıların kusurları oranında zarardan sorumlu oldukları, kusur konusunda yapılan incelemenin yeterli görülmediği bu anlamda Üniversitelerin Kadın Doğum Bölümü uzmanlarından oluşturulacak en az üç kişilik bilirkişi kurulundan rapor alınması; sonucuna göre davalıların kusurlu olup olmadıklarının ve oranlarının tespit edilmesi gerektiği, dava konusu olayın, tıbbi müdahalelerden kaynaklandığı göz önünde bulundurulmak suretiyle BK’nun 43-44. maddeleri uyarınca zarar miktarından takdir edilecek oranda bir indirim yapılması gerektiği hususlarına değinilerek hükmün bozulmasına, davalıların sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiş; mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda 12/10/2017 gün 2015/173 esas ve 2017/330 sayılı kararı ile davalıların kusurları olmadığı gerekçesi ile asıl ve birleşen davanın ayrı ayrı reddine
    karar verilmiş, asıl ve birleşen dava davacının temyizi üzerine Dairemizin 08/03/2018 gün 2017/4941 esas ve 2018/1674 karar sayılı son ilamında özetle; Adli Tıp Kurumu Genel Kurulunun 21/12/2006 tarihli raporunda: "... Kayseri Doğum ve Çocuk Bakımevi Hastanesinde değişik tarihlerde kişiyi muayene ve tedavi eden hekimlerin yeterli onarımı yapmadıkları, ancak hangi hekimin muayenesinde klinik tablonun hangi ağırlıkta mevcut olduğunun ayrı ayrı belirlenemediği, gelişen anal sfinkter yetmezliğinin davalı idaredeki takip, özen eksikliğine bağlı hizmet kusuru nedeniyle ortaya çıktığı, kusur oranının 6/8 (sekizde altı) düzeyinde olduğunun” belirtilmiş olması karşısında, davalı doktorların kusurlu olduklarının kabul edilmesi gerektiği; ayrıca bu raporda her bir davalı doktorun ayrı ayrı ne oranda kusurlu olduklarının saptanamayacağı hususu da belirlenmiş olduğundan, mahkemece davalılara düşen toplam kusur oranı 2/8 olarak kabul edilip, buna göre hesaplanacak olan tazminattan davalı doktorların çalışma koşulları ve diğer hususlar da gözetilerek olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK"nın 43-44. maddeleri uyarınca uygun bir miktarda hakkaniyet indirimi yapılarak tazminata karar verilmesi gerektiği hususlarına değinilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda asıl ve birleşen davada davalıların 2/8 kusur oranına göre belirlenen rücuen tazminattan % 30 hakkaniyet indirimi yapılarak asıl ve birleşen davanın kısmen kabulü ile asıl davada 4.582,54 TL; birleşen davada 104.988,03 TL tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisinde, bozmaya uygun karar verilmiş olmasına kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozma ile kesinleşen yönlere ilişkin inceleme yapılmasının mümkün olmamasına göre davacının tüm, davalıların aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2- Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Hükmüne uyulan Dairemizin 24/02/2015 gün 2014/9407 esas ve 2015/2052 karar sayılı ilk ilamında da belirtildiği gibi; eldeki dava, rücuen tazminat istemine ilişkin olup; rücu davasında, sorumlular arasında teselsül hükümleri uygulanamaz. Davalılar ancak kusurları oranında zarardan sorumludurlar.
    Mahkemece, bozmaya uyularak karar verilmiş ise de, bozma gereğinin yerine getirilmediği, belirlenen tazminatlardan asıl ve birleşen dosya davalılarının müşterek ve müteselsil olarak sorumlu tutuldukları görülmüştür. Somut olayda, uyulan bozma ilamına göre her bir davalı doktorun ayrı ayrı ne oranda kusurlu olduklarının saptanamayacağı, toplam kusur oranının 2/8 olarak kabul edilip, buna göre hesaplanacak olan tazminattan davalı doktorların çalışma koşulları ve diğer hususlar da gözetilerek olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK"nın 43-44. maddeleri uyarınca uygun bir miktarda hakkaniyet indirimi yapılarak hüküm tesis edilmesi gerektiğinin belirlenmiş olmasına göre; mahkemece asıl ve birleşen davada yapılacak iş, davalıların 2/8 kusur oranına isabet eden tazminattan hakkaniyet indirimi yapılarak belirlenecek meblağdan davalıların müşterek ve müteselsil kaydı olmaksızın sorumlu tutulmalarına ilişkin hüküm tesisinden ibarettir.
    Şu durumda, bozma ilamına aykırı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, hükmün davalılar yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA, (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm, davalıların sair temyiz istemlerinin yukarıda ilk bentte açıklanan nedenlerle REDDİNE, 3.050,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalılara verilmesine, 492 Sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca asıl ve birleşen davada davacıdan harç alınmamasına ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden asıl ve birleşen davada davalılara geri verilmesine 16/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi