Esas No: 2021/13325
Karar No: 2022/7571
Karar Tarihi: 26.04.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2021/13325 Esas 2022/7571 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2021/13325 E. , 2022/7571 K."İçtihat Metni"
ESAS NO : 2021/13325
KARAR NO : 2022/7571
MAHKEMESİ : Bakırköy 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda: Asıl davada davalı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı yönünden açılan davanın husumetten reddine, birleştirilen Bakırköy 10. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/76 Esas sayılı dosyasında Karayolları Genel Müdürlüğü aleyhine açılan davanın kabulüne, birleştirilen Bakırköy 10. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2015/370 Esas sayılı dosyasında açılan davanın HMK'nın 150/5. maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı Karayolları Genel Müdürlüğü vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava ve birleştirilen dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak asıl davada davalı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı yönünden açılan davanın husumetten reddine, birleştirilen Bakırköy 10. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/76 Esas sayılı dosyasında Karayolları Genel Müdürlüğü aleyhine açılan davanın kabulüne, birleştirilen Bakırköy 10. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2015/370 Esas sayılı dosyasında açılan davanın HMK'nın 150/5. maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı Karayolları Genel Müdürlüğü vekilince temyiz edilmiştir.
Asıl davada, Dairemiz bozma ilamına konu edilmediğinden, davalı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı aleyhine açılan davanın husumetten reddine; birleştirilen Bakırköy 10. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2015/370 Esas sayılı dosyasında, davacılar vekilinin davayı takip etmeyeceklerine dair dilekçesi ve davanın süresinde yenilenmediği gözetildiğinde, bu davanın HMK'nın 150/5. maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-Dosya içindeki bilgi ve belgelerden; dava konusu 2929 ada 6 parselin ifrazından oluşan 5986 m²'lik 7 ve 30018 m²'lik 8 parsellerin davalı Karayolları Genel Müdürlüğünce 05/05/1970 tarihli kamu yararı kararına istinaden kamulaştırıldığı, davacılar murisleri Yorgi Papa ve Tomaida(o) Liço'nun dava konusu taşınmazdaki paylarının Zeytinburnu Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1974/376 E. - 1974/314 K. sayılı kararıyla 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 17. maddesi uyarınca davalı Karayolları Genel Müdürlüğü adına tescil edildiği, adı geçen murislere usulüne uygun noter tebligatı yapılmadığı ve bloke edilen bedelin ödendiğine dair bilgi ve belgenin bulunmadığı anlaşılmıştır.
21.12.2019 tarihinde kabul edilerek 24.12.2019 gün 30988 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 7201 sayılı Kanun'un 5., 6. ve 7. maddesi ile 2942 sayılı Yasa'ya eklenen ek madde 3 ve geçici 15. maddesi ile;
Ek madde 3: "Mülga 31/8/1956 tarihli ve 6830 sayılı İstimlâk Kanunu'nun 16'ncı ve 17'nci maddeleri ile bu Kanunun mülga 16'ncı ve 17'nci maddeleri uyarınca kesinleşmiş mahkeme kararlarına istinaden idareler adına tescil edilen taşınmazların eski malikleri adına kamu bankalarına yatırılan ancak hak sahiplerine ödenmediği tespit edilen kamulaştırma bedelleri nedeniyle idareler aleyhine açılacak her türlü davada değer; taşınmazın idare adına tescil edildiği tarih, değerleme tarihi olarak esas alınmak ve o tarihteki nitelikleri gözetilmek suretiyle tespit edilir. Tespit edilen bu bedel, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) tablosundaki aylık değişim oranları esas alınmak suretiyle dava tarihi itibarıyla güncellenir ve ortaya çıkan bedel hak sahibine ödenir." hükmü getirilmiştir.
Yine 09.06.2021 tarihinde kabul edilerek 19.06.2021 gün ve 31516 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 7327 sayılı Kanunun 20. maddesi ile 2942 sayılı Yasa'nın ek 3. maddesine "Bu hüküm, tebliği dâhil eksik veya hatalı kamulaştırma işlemleri bulunmasına rağmen idare adına tescil edilmiş olan taşınmazlar hakkında da uygulanır." cümlesi eklenmiştir.
Aynı Kanunun 22. maddesi ile eklenen geçici 17. maddesi ile de;
"-Bu maddeyi ihdas eden Kanunla bu Kanunun ek 3'üncü maddesine eklenen cümle, bu cümleyi ihdas eden Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte kanun yolu incelemesindekiler dâhil görülmekte olan davalarda da uygulanır." hükmü getirilmiştir.
Bu durumda yukarıda açıklanan yasa hükmüne uygun rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gibi,
2-Murisler adına bloke edilen bedellerin murisler Yorgi Papa ve Tomaido Liço aleyhine yürütüldüğü iddia edilen İstanbul 3.İcra Müdürlüğü'nün 1973/7096 Esas sayılı dosyasının borçlularının adı geçen murisler olup olmadığı, murisler ise; icra dosyalarına kendilerinin verdikleri beyan ve dilekçeler gönderilip gönderilmediği, İstanbul 3. İcra Müdürlüğü'nün devredildiği belirtilen Bakırköy 13. İcra Müdürlüğü'nden araştırılması gerektiğinden,
Davalı Karayolları Genel Müdürlüğü vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 26/04/2022 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
- MUHALEFET ŞERHİ -
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne dair verilen kararın Dairenin çoğunluk görüşü doğrultusunda 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun Ek-Madde 3 gereğinin yerine getirilmesi yönünden hükmün bozulmasına karar verilmiş ise de, bu görüşe katılmamaktayım.Şöyle ki;
Dairenin yerleşmiş uygulamalarına göre 6450 Sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önce 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu’na göre yapılan kamulaştırmalarda malikin kamulaştırma tebliğinden veya ferağdan itibaren 30 günlük süre içerisinde bedele karşı dava açabilmesi mümkün iken (AYM’nin E. 2002/112, K. 2003/3-KT 10/04-2003) (AYM 2019/3667 E. 10.06.2015 tarihli kararlarında) kesinleşmiş kamulaştırma işleminde hak düşürücü sürelerin geçmesiyle malikin her türlü dava açma hakkının engellenmesi ve taşınmazın hiçbir karşılık ödenmeden idareye geçmesi mülkiyeti hakkının sınırlarını aşan, hakkın özünü zedeleyen ve Anayasanın 35. maddesinin ihlali niteliğinde bir durum olduğunun kabulü ile bankaya bloke edilen ihtilafsız kamulaştırma bedelinin ödenmesi yönünden açılan davalarda da kamulaştırmasız el atma olgusunun kabul edildiği gözetildiğinde 21.12.2019 tarihinde kabul edilerek 24.12.2019 gün 30988 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7201 sayılı Kanun'un 6. ve 7. maddesi ve 09.06.2021 tarihinde kabul edilerek 19.06.2021 gün 31516 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7327 sayılı Kanunun 20. ve 27. maddeleri ile 2942 sayılı Yasaya eklenen Ek-3 ve Geçici 15. maddeleri ile getirilen düzenlemenin;
Mülga 31.08.1956 tarihli 6830 sayılı İstimlâk Kanununun 16. ve 17. maddeleri ile 2942 sayılı Kanun'un Mülga 16. ve 17. maddeleri uyarınca kesinleşmiş mahkeme kararlarına istinaden idareler adına tescil edilen taşınmazların, eski malikleri tarafından; idareler aleyhine kamu bankalarına bloke edilen ancak kendilerine ödenmediği tespit edilen kamulaştırma bedellerinin ödenmesi talebi ile açacakları davalarda uygulanması gereken hesaplama yöntemine ilişkin olduğunu kabulü gerekir.
Aynı maddenin sonuna 09.06.2021 tarih ve 7327 sayılı Yasanın 20. maddesi ile getirilen ek cümle de “Bu hüküm” sözcükleri ile başlamakta olup ilk fıkrasına atıfta bulunarak kamu bankalarına bloke edilen ancak malike ödenmeyen ihtilafsız kamulaştırma bedeline ilişkin olduğu açıktır.
Bu durumda sözü edilen ek maddenin 16. ve 17. maddelere istinaden tescil edilen taşınmazlara ait ihtilafsız kamulaştırma bedeline ilişkin olduğunda şüphe yoktur. Bundan ayrı malike yapılan tebliğatın usulsüz olması gibi malikten kaynaklanmayan ve malike kusur izafe edilmesi de mümkün olmayan sebeplerle malikin kamulaştırma işlemlerinden haberdar olmaması mümkündür. (Eldeki davada olduğu gibi). Usulsüz tebligatlar geçerli kabul edilerek Kamulaştırma Kanunu'nun 16. ve 17. maddeleri uyarınca taşınmazın idare adına tescil edilmesi yolsuz tescil niteliğindedir ve malik her her zaman tapu kaydının iptali ile adına tescil isteme hakkına sahiptir. Kaldı ki eldeki dosyada Kamulaştırma Kanunu'nun 17. maddesine dayalı olarak açılan tescil dosyasında verilen kararın usul ve yasaya uygun olarak kesinleştiği saptanmamış olup bu hususun araştırılması gerekir.
Bu durumda idare adına Kamulaştırma Kanunu'nun 17. maddesi uyarınca tescil edilen taşınmazla ilgili olarak açılan ve ihtilafsız kamulaştırma bedelinin tahsiline ilişkin olmayan, kaldı ki verilen tescil dosyası getirtilip, kararın usul ve yasaya uygun şekilde kesinleştiği tespit edilmeden Kamulaştırma Kanunu'na eklenen Ek-3 maddesinin uygulanması yönündeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.