Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/9947
Karar No: 2018/1874
Karar Tarihi: 13.03.2018

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/9947 Esas 2018/1874 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, kaynak suyuna kadim hak iddiasıyla yapılan suya elatmanın önlenmesi istemiyle ilgilidir. Davacılar, davalının suya müdahalesinden ve boru döşemesinden dolayı suya ihtiyaç duyamadıklarını iddia etmiştir. Ancak Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, davacıların ihtiyaçlarının belirlenerek, dava konusu suyun debisinin ölçülmesi sonucunda karar verilmesi gerektiği yönünde görüş bildirmiştir. Mahkemece yapılan incelemede ise dava, davacıların ihtiyaçlarının belirlenmemesi ve tarafların yararlandıkları başka suların dikkate alınmaması sebebiyle reddedilmiştir. Davacılar ve asli müdahiller bu kararı temyiz etmiştir. Ancak HMK'nın 27. maddesi gereğince davanın taraflarının hukuki dinlenme hakkı bulunmaktadır. Davacıların, 1 yıl veya daha uzun süreli özgürlüğü bağlayıcı bir cezaya mahkum olup olmadığı, hükümlüyse hakkında vesayet kararı bulunup bulunmadığı tespit edilmediğinden işin esasının incelenmemesi, hukuki dinlenme hakkının ihlali anlamına gelir. Bu sebeple kararın bozulması gerekmektedir.
Kanun Maddeleri:
- Türk Medeni Kanunu'nun 14. maddesi
- Türk Medeni Kanunu'nun 407. maddesi
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 27. madd
14. Hukuk Dairesi         2015/9947 E.  ,  2018/1874 K.

    "İçtihat Metni"

    ....

    Davacılar tarafından, davalı aleyhine 26.09.2008 gününde verilen dilekçe ile suya elatmanın önlenmesi talebi üzerine Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 20.12.2012 tarih, 2012/18114 Esas - 23910 Karar sayılı bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 12.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar ve asli müdahiller tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne, duruşma talebinin değer azlığından reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, suya elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir.
    Davacılar, ..... ilçesi,.... mevkiinde bulunan kaynak suyunda kadim haklarının olduğunu, davalının kendileri tarafından yaptırılmış olan rögarları kırıp hortumları parçaladığını ve boru döşeyerek suya müdahalede bulunduğunu ileri sürerek davalı tarafından yapılan elatmanın önlenmesini talep etmişlerdir.
    Davalı, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 20.12.2012 tarih, 2012/18114 Esas - 23910 Karar sayılı ilamı ile "...bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli değildir. O halde; daha sağlıklı bir sonuca ulaşabilmek için suların en az olduğu bir sulama döneminde su işlerinden anlayan uzman bilirkişiler seçilerek, mahkemece yeniden keşif yapılmak suretiyle; sadece davacıların, dava konusu suya ihtiyaçlarının belirlenip, dava konusu suyun debisinin ölçülmesi, tarafların yararlandıkları başka sular varsa bunlarda dikkate alınması, davalının içme suyuna ihtiyacı olup olmadığının da araştırılıp, davalının suya müdahalesinin saptanması durumunda, tarafların varsa kadim kullanım hakları da gözetilerek, dava konusu suya olan ihtiyaçlarını belirten ayrıntılı rapor sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, davacılar dışındaki altı hanenin de suya ihtiyaçları dikkate alınarak, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir." şeklindeki gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucu davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacılar ve asli müdahiller temyiz etmiştir.
    4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 14. maddesinde, ayırt etme gücü bulunmayanların, küçüklerin ve kısıtlıların fiil ehliyetlerinin bulunmadığı belirtilmiştir. Kısıtlıyı vesayet dairelerinin yetkilerine ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla vasisi temsil eder.
    Öte yandan, TMK’nın 407. maddesi gereğince, 1 yıl veya daha uzun süreli özgürlüğü bağlayıcı bir cezaya mahkum olan kişilerin kısıtlanarak kendilerine vasi tayini gerekir.
    6100 sayılı HMK"nın 27. maddesine göre davanın taraflarının hukuki dinlenme hakkı bulunmaktadır. Bu hak ile davanın taraflarına, yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olma, açıklama ve ispat hakkı tanınmıştır.
    Somut olayda; Davacı ..."ın en son 06.10.2011 tarihli celsede hazır bulunduğu, davacı ..."ın .... Kurumu aracılığı ile hükmü temyiz ettiği, kurumun üst yazısında "davacının .... 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 12.05.2014 tarih ve 2014/105 Esas, 2014/154 Karar sayılı ilamı ile 4 yıl, 4 ay ve 15 gün hapis cezasından hükümlü olduğu"nun belirtildiği anlaşılmış, mahkemece, davasını takip etmemesi ve duruşmalara ceza infaz kurumu aracılığı ile dilekçe sunmasına rağmen davacının, hükümlü olup olmadığı, hükümlü ise hakkında vesayet kararı bulunup bulunmadığı, hükümlüye vasi atanmaması halinde hükümlünün vesayet altına alınması için ihbarda bulunarak atanacak olan vasinin davacıyı temsilen davada yer alması gerektiği düşünülmeksizin HMK’nın 27. maddesinde belirtilen hukuki dinlenilme hakkı ihlal edilerek işin esasının incelenmesi doğru görülmemiş, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
    13.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi