11. Hukuk Dairesi 2018/4833 E. , 2019/8233 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 27/04/2018 tarih ve 2018/90 E- 2018/267 K. sayılı kararın davacı ... tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi"nce verilen 21/06/2018 tarih ve 2018/1106 E- 2018/691 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı ... tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar; davacı ... adına Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 14.06.2017 tarihli 2017/269 Esas 2017/494 Karar sayılı ilamı ile genel kurul yapma yetkisi alındığını, bu yetki gereğince 09.09.2017 tarihinde genel kurul toplantısı yapıldığını ve gerekli çoğunluğun sağlanamaması nedeniyle erteleme tutanağı düzenlendiğini, çoğunluk aranmayan ikinci toplantı için ilan verildiğini, 26.10.2017 tarihli ikinci toplantıda çıkan kargaşa nedeniyle hükümet komiseri tarafından toplantının ertelendiğini, 29.11.2017 tarihli Olağanüstü Genel Kurul ikinci toplantısı için ilan verildiğini ve bu tarihte toplantının yapıldığını, 01.12.2017 tarihinde anılan genel kurul kararının tescili için davalıya başvurulduğunu ancak red tarihine kadar geçen yaklaşık 2 aylık süreçte eksikliğini belirttiği evraklar hakkında herhangi bir talebinin bulunmadığını, hissedarların tespiti için davalıya başvurulduğunu, davalıdan son tescil edilen genel kurul hazirun listelerinin alındığını ve bu hissedarların hepsinin toplantılara davet edildiğini, davalının 2005 yılından bu yana yapılmayan genel kurulların yapılmasını istemesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, imtiyazlı hisse sahiplerinin B tipi hisse sahipleri olduğunu, olağanüstü genel kurulun yapılması aşamasında başvurulan mahkemeler ile hisselerin tespit ettirildiğini, Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/1372 D.İş sayılı dosyası ile yapılan başvuruda netice itibariyle hisseyi elinde bulunduran ortağın hissesinin tespiti ile kayıt altına alınmasının belirtildiğini, hisseyi elinde bulunduran ortakların toplantıya alındığını, bulunamayan hisselerin genel kurul yapanlar tarafından bulunmasının istenemeyeceğini, son genel kurulun 2005 yılında yapıldığını, mahkeme kararı ile noterden tasdik ettirilen şirket karar ve pay defteri ile son tescil edilen 2005 yılı genel kurulu arasında 8 aylık bir boşluk olduğunu ve bu boşlukta hisseler üzerinde yapılan değişikliklerin bilinmediğini, kayıtların eksik olduğunu, arada başka defterler çıkarıldığını ancak bu defterlerin de kayıp olduğunu ileri sürerek davalı tarafından, Mobella Holding A.Ş."nin 29.11.2017 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısının tescil talebinin reddine dair kararın iptali ile anılan toplantının sicile tescilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; 6102 sayılı TTK"nın 32. maddesi ve Ticaret Sicil Yönetmeliğinin 34.maddesi gereğince yapılan inceleme neticesinde 29.11.2017 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında alınan yönetim kurulu seçimine ilişkin kararın şirket esas sözleşmesinin 6 ve 7. maddelerine aykırı olduğunu, anılan genel kurul toplantı tutanağında yazılı olduğu şekilde B grubu nama yazılı 300.878 adet hisse sahibine mektup gönderilmediğini, bu durumun toplantı kararlarının sonucunu etkileyebilecek bir mahiyette olduğunu, tescil edilecek hususun 3. kişilerce yanlış izlenim doğuracak nitelik taşıdığını, gerçeği yansıtmadığını, kamu düzenine ve TTK"nın 414. maddesine aykırı olduğunun tespit edildiğinden Müdürlüklerinin 22.01.2018 tarih 2018/2150 sayılı ret kararı ile reddedildiğini, ret kararına esas teşkil eden aykırılıkların düzeltilebilecek ya da sonradan giderilebilecek türden olmayan hususlar olduğunu, hissedarların tespiti için Ticaret Sicil Müdürlüğüne başvurulamayacağını, ret kararında aslı bulunmayan hisselerin genel kurul yapanlar tarafından bulunmasının istenmediğini ve müdürlüğün böyle bir yetkisinin de olmadığını, davacıların ret kararına itirazlarında Müdürlüklerince verilen kararın gerekçelerine herhangi bir itirazda bulunmadıklarını savunarak davanın reddini istemiştir.
Müdahil ...; davacıların hak kaybının söz konusu olmadığını, hamiline yazılı B grubu hisseleri nama yazılıymış gibi kaydettirmeye çalıştığını, kötü niyetle davanın ikame edildiğini ileri sürerek asli müdahil olarak katılma talebinde bulunmuştur.
Müdahil ...; Ticaret Sicil Müdürlüğünden alınan 05.10.2005 tarihli olağanüstü genel toplantısının holdingin unvan değişikliği için toplandığını ve yönetim kurulu seçildiğini, 05.10.2005 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısı hazirun listesinde bulunan hisselerin ilk kullanıldığı yerin 07.05.2005 tarihli genel kurul toplantısı olduğunu ve anılan toplantının Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/108 Esas 2010/228 Karar sayılı kararı ile yok hükmünde sayılıp iptal edildiğini, kararın kesinleştiğini ileri sürerek ana sözleşmenin 7, 8 ve 9. maddelerine aykırı sahte geçersiz B tipi hamiline yazılı hisselerle düzenlenen 09.09.2017, 26.10.2017 ve 29.11.2017 tarihli Mobella Holding A.Ş."nin toplantılarının tescil talebini içerir davanın reddini ve Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/790 Esas sayılı dosyasındaki davanın sonuçlanmasının beklenmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; esas sözleşme ile tescili istenen olağanüstü genel kurul ve alınan kararlar karşılaştırıldığında 29.11.2017 tarihli genel kurul toplantısında yönetim kurulu oluşturulurken açıkça şirketin esas sözleşmesinin 6 ve 7. maddelerine aykırı işlem yapıldığından alınan kararların da TTK"nın 32. maddesine açıkça aykırılık teşkil ettiği, davalının TTK"nın 32. maddesine ve Ticaret Sicil Yönetmeliğinin 34/ç maddelerine uygun olarak işlem yaptığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı ... tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre; davacı ...’in istinaf başvurusunun, dava dışı şirketin esas sözleşmesi ile tescili istenen 29.11.2017 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında alınan kararların karşılaştırılması sonucunda genel kurulda yönetim kurulu oluşturulurken açıkça şirketin esas sözleşmesinin 6, 7 ve 16. maddelerine aykırı işlem yapıldığı, bu nedenle davalı ... Sicil Müdürlüğünün ret işleminin 6102 sayılı TTK"nın 32.maddesi ile Ticaret Sicil Yönetmeliğinin34/1-ç maddesine uygun olduğu, dava konusu tescili istenen olağanüstü toplantının geçici tescil işleminin TTK"nın 32/1-4.maddesi gereğince ilgililerin istemi üzerine Sicil Müdürlüğünce geçici olarak tescil edileceği, davacı tarafın bu yönde Sicil Müdürlüğüne herhangi bir müracaatının bulunmadığından geçici tescil isteminin reddinin gerektiği, ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve esas yönünden kanuna uygun olduğu gerekçesiyle esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı ..."in temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacı ..."den alınmasına, 16/12/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.