Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün 03.01.2018 tarih ve 2017/8517 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 11.01.2018 tarih ve KYB-2018/2431 sayılı ihbarname ile;
Özel belgede sahtecilik suçundan sanık ..."nin, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 207/1, 43/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 1 yıl 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Kadıköy 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 11/12/2012 tarihli ve 2011/785 esas, 2012/1539 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip sanığın vaki hükümden sonra yürürlüğe giren lehe kanun hükümlerinin hakkında uygulanması talebinin reddine ilişkin İstanbul 21. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/02/2017 tarihli ve 2011/785 esas, 2012/1539 sayılı ek kararına yönelik itirazın reddine dair merci İstanbul Anadolu 21. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/03/2017 tarihli ve 2011/785 sayılı kararının "Dosya kapsamına göre, adı geçen sanığın müştekinin kimlik bilgilerini kullanarak Telekom Müdürlüğüne müracaat edip, sabit telefon aboneliği ve ADSL internet sözleşmesi tesis etmesi eyleminin suç tarihinden sonra yürürlüğe giren ve özel düzenleme olan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 63/10. maddesinde düzenlenen suçu oluşturacağı gözetilmeden, itirazın bu yönden kabulü yerine yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden” bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla,
Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
İncelenen dosya içeriğine göre; sanığın katılana ait nüfus cüzdanına fotoğrafını yapıştırmak suretiyle kız arkadaşına ait ikamete sabit telefon hattı ve ADLS aboneliği tesisi amacıyla başvuruda bulunduğunun anlaşılması nedeniyle, incelemeye konu suçun ve hüküm tarihinden önce 10.11.2008 tarih ve 27050 (Mükerrer) sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile 56/2. fıkrasındaki "İşletmeci veya adına iş yapan temsilcisine abonelik kaydı sırasında abonelik bilgileri konusunda gerçek dışı belge ve bilgi verilemez" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmüne uyduğu ve TCK"nın 7. maddesi uyarınca, özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nun 56. maddesindeki düzenleme de gözetilip, sanığa usulüne uygun şekilde ön ödeme ihtarı yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulduğu, talebin bu haliyle uyarlama yargılamasına konu edilemeyeceği, öncelikle Kadıköy 3. Asliye Ceza Mahkemesi‘nin 11.12.2012 tarih ve 2011/785 Esas-2012/1539 Karar sayılı sanığın özel belgede sahtecilik suçundan cezalandırılmasına dair mahkumiyet hükmünde mevcut olan hukuka aykırılık nedeniyle de kanun yararına bozma yoluna gidilip gidilmeyeceği hususunda gereğinin takdir ve ifası için dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.